• BIST 10244.77
  • Altın 4293.967
  • Dolar 40.2839
  • Euro 46.8008
  • İstanbul 31 °C
  • Ankara 35 °C
  • İzmir 36 °C

Japonlar bunu da yaptı: Nedir bu yapay kan?

Japonlar bunu da yaptı: Nedir bu yapay kan?
Japonya'da Bilim İnsanları, tüm kan gruplarıyla uyumlu olan yapay kan geliştirdi. Bu gelişme tartışma konusu olurken kimine göre mucize, kimine göre ise 'Ahlaki' açıdan kabul görmedi.

Japonya’da bilim insanları, tüm kan gruplarıyla uyumlu, uzun süre saklanabilen ve acil durumlarda hayat kurtarabilecek bir yapay kan geliştirdi. Nara Tıp Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hiromi Sakai ve ekibinin üzerinde çalıştığı bu yeni nesil yapay kan, hemoglobin vezikülleri (HbV) adı verilen mikro kapsüllerden oluşuyor. Bu kapsüller, süresi dolmuş bağışçı kanlarından elde edilen saflaştırılmış hemoglobini içeriyor ve kırmızı kan hücrelerinin oksijen taşıma görevini üstleniyor. En dikkat çekici özelliği ise, HbV’lerin tüm kan gruplarıyla uyumlu olması. Bu sayede acil durumlarda ya da savaş alanlarında kan grubu eşleştirmesi beklenmeden anında nakil yapılabilecek.

Ayrıca oda sıcaklığında iki yıla kadar bozulmadan saklanabiliyor, bu da soğuk zincir ihtiyacını ortadan kaldırarak özellikle afet bölgelerinde büyük avantaj sağlıyor. Yapay kan üzerine çalışmalar devam ederken, bazı riskleri ise hala tartışma konusu. Yapay kanın insan vücuduna ne derece uyumlu olacağı merak ediliyor. Öte yandan, laboratuvarda üretilen kan nedeniyle yapılan kan bağışlarında da azalma söz konusu olabileceği düşünülüyor.

BAŞARILI DENEYLER

Japonya Tıp Koleji’ndeki bir ekip, tavşanlar yapay kan ile tedavi etmiş, bu deneyde tavşanların 10’da 6’sı sağ kalmış, hiçbir pıhtılaşma veya ciddi yan etki gözlenmemiştir Nara Tıp Üniversitesi’nde yapılan deneyde ise hayvanların kan hacminin yüzde 90’ı yapay kan ile değiştirildiğinde zararlı olaylar görülmemiştir. İnsanlarda yapılan Faz 1 denemede sağlıklı gönüllülere 100 ml’lik dozlar verildiğinde ateş ve konjonktivit gibi hafif yan etkiler rapor edilmiştir. Bütün bu çalışmalar, yapay kanın uygun formda oksijen taşıyabildiğini ve kısa süreli kullanımda güvenli olduğunu göstermiştir. Ancak riski azaltmak için uzun dönemde etkileri dikkatle takip etmek gerekecektir.

ETİK VE TOPLUMSAL TARTIŞMALAR

Yapay kan, insan vücudu dışında üretilen biyolojik bir madde olması nedeniyle çeşitli etik ve toplumsal tartışmaları beraberinde getiriyor. Bu tür tedaviler yaşam kurtarıcı özellikleriyle ön planda olduğu görülüyor ve kan naklinin mümkün olmadığı acil durumlarda insan yaşamına öncelik verilmelidir. Öte yandan diğer bir görüşe göre bu teknolojiyi doğal olmayan bir müdahale olarak değerlendirerek “aşırı tıp” eleştirisi yöneltebilir. Örneğin ABD’de yapılan bir kamuoyu araştırmasında katılımcıların önemli bir kısmı sentetik kanı “ahlaki olarak kabul edilemez” bulduklarını belirtti. Bireylerin bir kısmı yapay kanı doğal kan naklinin yerine geçmeyecek tamamlayıcı bir araç olarak görmüştür. Japonya’da ise henüz geniş çaplı bir etik tartışma medyada yer almamıştır, büyük ölçüde bilimsel öncelikler ve hasta yararı vurgulanmaktadır.

TOPLUMDAKİ ENDİŞELER

Yapay kan, kan bağışı kültürünü nasıl etkileyecek sorusu öne çıkıyor. Bir yandan bağış ihtiyacını azaltacağı düşünülse de, Japon araştırmacılar bu yeni ürünü mevcut nakil tedavisinin “tamamlayıcısı” olarak görülüyor. Yapay kan hâlâ insan kanından elde edilen malzeme (hemoglobin) içerdiği ve tüm ihtiyaçları tek başına karşılamadığı için kısa vadede bağışa hâlâ ihtiyaç olacağı belirtiliyor. Ancak uzun vadede bazıları “kamusal sağlık kaygısı” taşıyabilmekte.

Örneğin, insanların kan bağışına katılımını azaltıp azaltmayacağı tartışılırken, bu noktada ulusal sağlık otoriteleri, bağışçıların motivasyonunu koruyarak yapay kan teknolojisini desteklemenin yollarını araştırıyor. Kısacası, Japonya’da bilim insanları yapay kanı kan bağışının yerine değil, kritik durumlarda yetersiz kalan kan stokunu güçlendirecek bir çözüm olarak konumlandırıyor.

KLİNİK DENEMELERİ

Japon araştırma ekipleri yapay kan ürünlerini insan çalışmaları için hızlıca teste sokmakta. 2022 yılında Nara Tıp Üniversitesi’nde yapay hemoglobin vezikülleri (HbV) ile Faz I çalışma tamamlandı. Sağlıklı gönüllülerde 100 ml’lik dozlarda test edilen bu Faz I çalışmasında hafif ateş ve konjonktivit gibi yan etkiler gözlemlendi, tüm vakalar tamamen iyileşti. Deneme sonucunda ciddi yan etki görülmemesi üzerine, Nara ekibi 2024 Ağustos itibariyle daha geniş bir Faz II çalışmasına hazırlandığını duyurdu. 2025 yılında başlayacak yeni klinik çalışmada sağlıklı gönüllülere 100 ml’den 400 ml’ye kadar farklı dozlar uygulanacak, güvenlik ve etkinlik verileri toplandıktan sonra 2030’a kadar ticarileştirme hedefleniyor.

'UYUMLULUK KONUSUNDA ENDİŞELENMENİZE GEREK KALMAZ'

İngiltere'deki Bristol Üniversitesi Biyokimya Fakültesi'nde hücre biyolojisi profesörü olan Ash Toye, şunları söyledi:

"İnsan hemoglobininden türetilen yapay kan ürünü kullanılarak Japonya'da yeni bir klinik denemenin başlatılması, transfüzyon (nakil) tıbbında potansiyel olarak heyecan verici bir adım anlamına geliyor. Bu alan uzun zamandır umut vadetse de, önceki çabalar özellikle güvenlik, istikrar ve oksijen iletimi etkinliği konusunda önemli zorluklarla karşı karşıya kaldı. Bu denemenin, yapay kanın sadece insanlarda güvenli olduğunu değil, aynı zamanda bir dizi klinik koşulda donör kanı kadar güvenilir bir şekilde performans gösterebileceğini de kanıtlaması gerekecek. Yapay kan ürününün avantajları var. Çünkü uyumluluk konusunda endişelenmenize gerek kalmaz ve genellikle daha küçük olduğundan, örneğin felç veya pıhtı nedeniyle tıkanmış bölgelere nüfuz edebilir".

'ENFEKSİYON RİSKİ'

"Ancak, başlangıç ​​materyali olarak kan bağışçılarından elde edilen insan hemoglobini kullandığı için, insan kanıyla aynı enfeksiyon riski zorluklarıyla karşı karşıyadır. Ancak normal bağışçı insan kanında olduğu gibi, bunu test ederek muhtemelen azaltacaklardır. İnsan kanına güvenmek, burada elde edilebilecek ölçeği de kısıtlıyor. Ancak bir noktada rekombinant insan kanı kaynaklarına geçeceklerini varsayıyorum. Yapay ürün ve deneme hakkında daha fazla şey duymayı dört gözle bekliyorum".

JAPONYA'DA TEST EDİLİYOR

Yapay kanın güvenliği ve etkinliği şu anda Japonya’da yürütülen klinik çalışmalarla test ediliyor. Sağlıklı gönüllülere 100 ila 400 mililitre arasında dozlar uygulanarak sonuçlar takip ediliyor. Eğer her şey planlandığı gibi ilerlerse, ürünün 2030 yılına kadar yaygın kullanıma sunulması hedefleniyor. Öte yandan, Chuo Üniversitesi’nden Prof. Dr. Teruyuki Komatsu da benzer bir çalışma yürütüyor. Komatsu’nun ekibi, hemoglobini albümin proteinleriyle kaplayarak geliştirdiği alternatif yapay kanla hayvan deneylerinde kan basıncını dengeleme ve iç kanamaları durdurma gibi olumlu sonuçlar elde etti.

NASIL YAPILIYOR?

Yapay kan, son kullanma tarihi geçmiş donör kanından hemoglobinin (kırmızı kan hücrelerinde oksijen taşınmasını kolaylaştıran demir içeren bir protein) çıkarılmasıyla oluşturuluyor. Daha sonra stabil, virüssüz yapay kırmızı kan hücreleri oluşturmak için koruyucu bir kabukla kaplanyor. Bu yapay hücrelerin kan grubu olmadığından uyumluluk testine gerek yok. Sentetik kanın oda sıcaklığında iki yıla kadar ve buzdolabında beş yıla kadar saklanabileceği bildiriliyor. Bu, buzdolabında en fazla 42 gün saklanabilen bağışlanmış kırmızı kan hücrelerine göre önemli bir gelişme olarak görülüyor.

Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İstanbul Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim