Emekli Orgeneral İlker Başbuğ, kendisine mahkemede yöneltilen ilk sorunun Ağlama Duvarı'nda çekilen fotoğrafla ilgili olmasına, adına kurulan internet sitesinden tepki gösterdi. Başbuğ, "O soru insanlık suçudur" dedi.
Bu konunun yargılama konusu iddialarla ne gibi bir irtibatının olduğunu anlayamadığını belirten İlker Başbuğ , “Bana göre insanların inançlarının ve etnik kökenlerinin diğerleri tarafından sorgulanması, her şeyden evvel bir insanlık suçudur” dedi.
Hürriyet gazetesinde yer alan habere göre, Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “İslam dinini en son ve en mükemmel din haline getiren en önemli nedenlerden birisi, kutsal dinimizin, dini Allah ile kul arasında olan bir konu olarak kabul etmesidir. Bu nedenle, Allah ile onun kulu arasına girmeye cesaret edenler, bu yetkiyi nereden almaktadır? Musevilik semavi dinlerden birisi olup Kudüs'teki ağlama duvarı da kutsal bir yerdir. Bu kutsal yeri ziyaret eden herkesin Musevi olabileceklerini ileri süren cahiller, herhalde İstanbul'da Sultanahmet Camisi'ni ziyaret edip, orada dua eden herkesin de Müslüman olduğunu mu düşünüyorlar?"
"TÜRKLÜĞÜM VE MÜSLÜMAN OLMAKLA İFTİHAR EDERİM"
"Bugün ben Türklüğümle ve elbette Müslüman olmamla da iftihar ederim. Aynı gezi esnasında dinimizde özel bir yeri ve anlamı olan Mescid-i Aksa'yı da ziyaret etmiş olmaktan mutluluk ve huzur duydum. Ancak, benim Türklüğümle ve Müslüman olmamla iftihar etmem, bu ülkenin vatandaşı olsun olmasın farklı etnik köken veya dini inanca sahip olan kimseleri küçümseme ve onların bu durumlarını sorgulama hakkını da bana vermez. Herkes Türk Milletinin bir bireyi olmaktan ve kendi etnik kökeni, dini inancıyla gurur duymalı ve övünebilmelidir.”
Vakit Gazetesi 2008'de “Ağlama duvarında bir bürokrat” başlığıyla İlker Başbuğ'un Kudüs'te ağlama duvarının önünde dua ederken çekilen fotoğrafını sürmanşetten vermişti. Fotoğraflar daha sonra Başbuğ'un yargılandığı İnternet Andıcı davasında kendisine soru olarak yöneltilmişti.
Türkiye'nin Saraybosna Büyükelçiliği yetkililerinden alınan bilgiye göre, Dışişleri Bakanı Davutoğlu, 3 Mayıs'ta akşam saatlerinde Saraybosna'ya gelecek ve 4 Mayıs'ta çeşitli görüşmelerde bulunacak.
Davuotğlu'nun 4 Mayıs'ta ayrıca üyelerinin çoğu Boşnak, Sırp ve Hırvat entelektüellerden oluşan merkezi Saraybosna'da bulunan Uluslararası Hümanistler Ligi (Internatıonal League of Humanists) tarafından Davutoğlu'na "21. yüzyılın lideri" ödülü takdim edilecek.
Uluslararası Hümanistler Ligi Genel Sekreteri Zdravko Şurlan, Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun Balkan bölgesinde ülkelerin arasındaki ilişkilerin iyileştirilmesine yönelik gösterdiği çabalardan dolayı bu önemli ödülü hak ettiğini ifade etti.
Şurlan, Davutoğlu'na verecekleri ödülün, bölgede diyalog kültürü, barış ve istikrarın gelişmesine verdiği katkılardan dolayı bir nevi "teşekkür" anlamı taşıdığını vurguladı.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun dünya devlet adamları arasında en eğitimli ve en başarılı bir diplomat olduğunu vurgulayan Şurlan, "Yaklaşık 3 yıl devam eden görev süresi boyunca kendisi, güvenilen bir politikacı ve etrafına nasihat ve ders verebilecek bir devlet adamı olduğunu gösterdi" dedi.
"21. yüzyılın lideri" ödülü bugüne kadar Saraybosna'yı savaştan sonra ziyaret eden Papa 2. Jean Paul ile 2010'da yaşamını yitiren Uluslararası Olimpiyatlar Komitesi Başkanı Juan Antonio Samaranch'a verilmişti.
İSTANBUL HABER AJANSI
















































