Çin’de Vuhan kentinde ortaya çıkan ve hızla yayılan yeni tip koronavirüs (2019-nCoV) salgınında can kaybı 213, virüsten etkilenen kişi sayısı 9 bin 692’ye çıktı.
Ulusal Sağlık Komisyonu’ndan yapılan açıklamaya göre, ülke genelinde etkili olan 2019-nCoV salgını nedeniyle 213 kişi yaşamını yitirdi.
Virüs bulaşan kişilerin sayısı 1527’sinin durumu ağır olmak üzere, 9 bin 692’ye çıktı. Virüsten etkilenme durumu şüpheli olanların sayısı ise 15 bin 238’e ulaştı. Bugüne kadar toplam 171 kişi de iyileşerek taburcu edildi.
Bununla birlikte müşahede altına alınanların sayısı 102 bin 427’e çıktı. Ayrıca ülkenin Hong Kong Özerk Bölgesi’nde tespit edilen vakası sayısı 10, Makau Özerk Bölgesi’nde ise 9’a yükseldi.
Son 24 saatte 43 can kaybı yaşandı
Ülkede 20 Ocak’tan bu yana hızla artan ve bir hafta içinde zirveye ulaşması beklenen koronavirüs nedeniyle son 24 saatte 43 kişi daha yaşamını yitirdi, 1982 yeni vaka tespit edildi.
Çin dışında 18 ülkeye yayıldı.
Bu arada "Ülke Geneli Yeni Tip Koronavirüs Salgını Anlık Gelişmeler" platformunun verilerine göre, dünya genelinde bugüne kadar Tayland’da 14, Japonya’da 11, Singapur’da 10, Avustralya’da 9 Malezya’da 8, ABD’de 6, Fansa ve Almanya’da 5’er, Güney Kore ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde 4, Kanada’da 3, Vietnam’da ve İtalya’da 2’şer, Nepal, Kamboçya, Sri Lanka, Finlandiya ve Hindistan’da birer vaka tespit edildi.
"Aşı geliştiren kurumlar zamana karşı yarışmalı"
Çin Başbakanı Li Kıçiang dün yaptığı bir açıklamada, koronavirüsün neden olduğu salgın durumun çetin ve karmaşık olduğunu belirtmiş, salgına karşı aşı geliştiren kurumların zamana karşı yarışması gerektiğini vurgulamıştı.
DSÖ'den acil durum ilanı
Dünya Sağlık Örgütü, Çin'de ortaya çıkan koronavirüs salgınıyla ilgili, "uluslararası kamu sağlığı acil durumu" ilan etti.
Küresel acil durum ilan edilmesinin nedeninin Çin'in salgına karşı verdiği mücadeleden kaynaklanmadığının altını çizen DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, kararın ardındaki ana sebebin salgına ilişkin başka ülkelerdeki zayıf sağlık durumu olduğunu söyledi.
Karar için, "Temel sebep Çin'de olup bitenler değil, diğer ülkelerde olanlar" ifadesini kullanan Ghebreyesus, karara rağmen Çin ile ticari aktiviteleri ve ülkeye yapılan seyahatleri kısıtlamaya yönelik önlemler için hiçbir gerekçe olmadığını savundu.
