Büyükşehirler başta olmak üzere pek çok kentte açılan organik pazarlar, köydeki üreticiyi şehirdeki tüketiciyle buluşturuyor.
Köyünde ürettiği meyve ve sebzeyi pazarlama imkanı bulamayan çiftçiler, organik pazarlar sayesinde ürünlerini satarak kazanç sağlıyor.
Kapadokya Organik Tarım Üreticileri Derneği Başkanı Oluş Molu, 6 yıl önce kurdukları dernek sayesinde yöre çiftçilerini organik üretime yönlendirmeye çalıştıklarını söyledi.
İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün desteğiyle organik tarımın kentte yayılmaya başladığını anlatan Molu, "Geçen yıl 700 dekarlık alanda 25 üreticiyle üretim yapıyorduk, bu yıl bin 500 dekar alanda 65 köylümüzle üretime devam ediyoruz. Gittikçe artan bir ilgi var" dedi.
Organik pazarların yılın yaklaşık 4 ayı açık olduğunu belirten Molu, şöyle devam etti:
"Köylüler organik tarımı çok sevdi. Bu konuda eğitimler aldılar ve kendilerini geliştirdiler. Hedefimiz ürün sayısını ve çeşitliliğini artırmak. Organik tarım da sadece üreticinin bilinçli olması yetmiyor, tüketici de bilinçli olmalı. Halkımız yeni yeni organik ürünlerin farkına varıyor ve bunlara yöneliyor. Ürünlerimizde tarım ilaçlarını değil, organik sertifikasyonların önerdiği iyileştiricileri kullanıyoruz."
- Sıfır kimyasalla üretim
Kayseri'de Organik Tarımı Yaygınlaştırma ve Geliştirme Projesinin Koordinatörü Ziraat Mühendisi Yeşim Beykürek ise İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği ve Kapadokya Organik Tarım Üreticileri Derneği'nin ortaklaşa hazırladığı projeyle 10 ilçede 65 üreticiyle bin 500 dekar alanda organik tarım yapıldığını kaydetti.
Projenin Bakanlık tarafından desteklendiğini anlatan Beykürek, amaçlarının yerel ürünleri en kısa ve en ucuz yoldan tüketiciye ulaştırmak olduğunu söyledi.
Beykürek, proje kapsamında yöresel ürünleriyle ön plana çıkan ilçe ve köylerde üreticilere ulaştıklarını anlatarak, "Köydeki üreticiye organik tarımı anlattık. Onlar zaten bahçelerinde üretim yapıyorlardı. Ancak bu üretim bilinçli değildi. Eğitimler sayesinde hangi bölgenin hangi ürüne uygun olduğunu, tarım ilacı kullanmadan zararlılarla nasıl mücadele edileceğini, hangi gübrelerin kullanılması gerektiğini öğrendiler. Artık sıfır kimyasalla bölgenin aromasına, iklim şartlarına uygun üretim yapıyorlar" diye konuştu.
Beykürek, kentte iki yıl içinde Kocasinan ve Talas'ta organik pazar açıldığını, bu pazarların denetimlerini İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ile Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği'nin yaptığını dile getirdi.
- Köylüler organik tarımı sevdi
Organik tarım üretiminin bir yılda ikiye katlandığına dikkati çeken Beykürek, şunları kaydetti:
"Köylüler eskiden sadece mahalle aralarında satış yapabiliyorlardı. Çoğu zaman da yetiştirdikleri meyve ve sebzeyi satamıyorlardı. Köylülerle görüştüğümüz de ortak şikayetleri ellerindeki ürünleri pazarlayamamaktı. Şu an sattıkları ürünler hem sertifikalı hem de bir markaya dönüşmüş durumda. Organik pazar sayesinde ürünleri kentteki tüketiciye ulaşıyor. Kazanç elde ettikleri sürece her şey yolunda gidiyor. Ayrıca fiyatlarımız büyük şehirlerdeki organik pazarlar gibi yüksek değil çünkü proje kapsamındaki üreticinin giderleri il müdürlüğümüzce karşılanıyor."
Bünyan ilçesine bağlı Karahıdır köyünden gelerek pazarda tezgah açan Ali Aydemir de 2 yıldır organik tarım yaptıklarını, her türlü sebzeyi bahçesinde ürettiğini anlattı.
Aydemir, "Mahalle aralarında satış yapıyor, pazarlara giremiyorduk. Organik üretim sayesinde pazarlara giriyoruz, kazancımız da iyi. Bizim köyde bu işle uğraşan 7 kişiydik, 17 kişi olduk" dedi.
Yahyalı'dan meyve satmak için gelen Hülya Sarıkaya ise organik tarım sayesinde ürünlerini daha iyi şartlarda satma imkanı bulduğunu ve evinin geçimine katkı sağladığın ifade etti.
