• BIST 9915.62
  • Altın 2440.177
  • Dolar 32.4575
  • Euro 34.7559
  • İstanbul 16 °C
  • Ankara 19 °C
  • İzmir 18 °C

"Esad'dan daha iyi muhalefet yok"

CHP'li Haluk Koç, Suriye'deki katliam fotoğraflarını yorumladı. Koç, Esad ile ilgili yaptığı değerlendirmede: 'Esad'dan daha iyi bir geleceği Suriye'ye vaad eden bir muhalefet maalesef göremedik.' ifadelerini kullandı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, "Sayın Başbakan ve işlediği her suça iştirakten sorumlu olan tüm bakanlar, tüm zevat; sizler, sizler için kurulacak özel yetkili mahkemelerde değil, standart hukuk ile yargılanacak ve hesaplarınızı bu millete bağımsız yargı önünde vereceksiniz. Bunu geciktirmeye çalışıyorsunuz. Korkunun ecele faydası yok" dedi.
 
Koç, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında dün Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında yapılan Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısında ele alınan konular hakkında bilgi verdi.
 
Suriye'de yaşanan gelişmelere ve Anadolu Ajansı tarafından yayımlanan Suriye'de Esed rejimi tarafından işlenen savaş suçlarını belgeleyen rapor ve fotoğraflara değinen Koç, bu sistematik işkence görüntülerinin insanlığın donduğu, ağır bir vahşet tablosu olduğunu söyledi.
 
ESAD'DAN DAHA İYİ MUHALEFET YOK
 
CHP'nin savaşlarda bir taraftaki vahşete ağlayıp, diğer taraftaki vahşete alkış tutanlardan olmadıklarını ifade eden Koç, "Bütün bu vahşetleri kınıyor, insanlık adına reddediyoruz" dedi. Koç, CHP olarak olayların bu noktaya gelmemesi için uyarı ve önerilerini ortaya koyduklarını, ancak para ve siyasi güce dayalı propagandanın karşısında etkili olamadıklarını belirtti. Koç, "Esad'dan daha iyi bir geleceği Suriye'ye vaad eden bir muhalefet maalesef göremedik. Ilımlı adıyla başlayan protestolar insan kalbi yiyen, kafa kesen bir cihad davasına ne yazık ki döndü. Suriye'de kimsenin kazanamayacağı bir savaş sürüyor. Türkiye Hükümeti herkesin kaybedeceği bir savaşın en günahkar ortaklarından bir tanesi" diye konuştu.
 
Irak savaşında dünya kamuoyunun sahte belge ve bilgilerle savaşa ikna edildiğini hatırlatan Koç, Suriye konusunda da ülke içine kalacak sanılan gelişmelerin Ortadoğu'daki fay hatlarını tetiklediğini savundu. "AKP Hükümeti, Başbakan ve Dışişleri Bakanı Suriye'deki şiddetin ortağı ve baş aktörlerindendir" diyen Koç, herkesin tarih önünde bu sorumluluktan payını alacağını dile getirdi.
 
Suriye'deki işkence fotoğraflarının "Sezar" kod adlı bir kişi tarafından Katar kaynaklı ama Londra'daki bir hukuk bürosu tarafından dünyaya duyurulduğunu söyleyen Koç, şöyle konuştu:
 
"Bu hukuk bürosu ile Carter-Ruck firmasıyla, Sayın Başbakan'ın bir ilişkisi var mı acaba? Sayın Başbakan Londra merkezli bu hukuk bürosu ile daha önce bir alışverişe girdi mi? Müşteri-hukuk bürosu bağlamında. 15 Eylül 2010 İngiltere'de The Daily Telegraph gazetesinde bir haber çıkıyor; 'İran AKP'ye 25 milyon dolar verdi' diye. Başbakan Türkiye'den çok sert cevaplar veriyor. Erdoğan adına haberin kaldırılması ve özür dilenmesi için bu gazetenin editörüne bir mektup gönderildiğine dair, işte bu fotoğrafları çıkartan Carter-Ruck firmasının sayfasında, avukat Cameron Doley'in kısa bir açıklaması bulunuyor. Gazete 2011'de 'yanlış bilgilendirildik' diye bir açıklama yapıyor. Bakıyorsunuz bu büroya kimler müşteri olarak başvurmuşlar? Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Yasin El Kadı, Yusuf El Karadavi ve El Kaide ile bağlantılı başka kişiler.
 
Katliamlar kim tarafından yapılırsa yapılsın kuşkusuz kı. Ama birşeyler nasıl tezgahlanıyor bazı görüşmeler öncesinde ve siyasete nasıl taşınıyor, nasıl neler ne şekilde mahkum ediliyor, bunların bağlantıları da oldukça ilginç ilişkiler karşımıza çıkarıyor. Sayın Başbakan ve herşeye maydanoz olmayı bilen basındaki AKP sözcüleri, Yasin El Kadı, Recep Tayyip Erdoğan, El Karadavi gibi El Kaide bağlantılı diğer isimlerinde müşteri olarak bulundukları bu firma hakkında kamuoyunu bir aydınlatın bakalım."
 
BAŞBAKAN ARTIK AVRUPA SAHNESİNDE
 
Konuşmasında Başbakan Erdoğan'ın Brüksel temaslarını da değerlendiren Koç, Türkiye'de son günlerde yaşananları ve AK Parti iktidarının bu olaylara yaklaşımının Avrupa'ya nasıl anlatıldığını merak ettiklerini söyledi. Koç, "Fezleke düzenlenen 4 bakanın fezlekelerinde nelerle suçlandığından bahsedebildin mi? Yargıyı AKP-iktidar yargısı haline dönüştürme gayretlerinden bahsedebildin mi? Başbakan artık Avrupa sahnesinde, yüzündeki demokrasi maskesi düşmüş bir siyasi kimlik olarak bulunuyor" dedi.
 
KORKUNUN ECELE FAYDASI YOK
 
Koç, TBMM Genel Kurulu'nda görüşülen HSYK ile ilgili yasa teklifine ilişkin ise "HSYK yasa teklifi ne pahasına olursa olsun Başbakan'ın ve AKP elitinin karşı karşıya olduğu yolsuzluk ve hırsızlık iddialarının örtülmesi, demokrasi ve hukuk devletini yok etme girişimidir" değerlendirmesinde bulundu.
 
Başbakan'ın ortaya koyduğu "paralel devlet" ve benzeri gerekçelerin kendilerini bekleyen kaçınılmaz sona engel olamayacağını iddia eden Koç, "Sayın Başbakan ve iş her suça iştirakten sorumlu olan tüm bakanlar, tüm zevat; sizler, sizler için kurulacak özel yetkili mahkemelerde değil, standart hukuk ile yargılanacak ve hesaplarınızı bu millete bağımsız yargı önünde vereceksiniz. Bunu geciktirmeye çalışıyorsunuz. Korkunun ecele faydası yok" şeklinde konuştu.
 
MİT'TE İSİM DEĞİŞİKLİĞİNE Mİ GİDİLDİ?
 
Adana ve Hatay'da durdurularak aranan TIR'lara da değinen Koç, "Acaba MİT Müsteşarlığı'nda bir isim değişikliğine mi gidildi? TIR Müsteşarlığı mı oldu burası? MİT Müsteşarlığı mı, TIR Müsteşarlığı mı?" diye sordu.
 
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'in geçmişte savcıların Genelkurmay Başkanlığı'nın kozmik odasında arama yapılmasının önünde bir engel olmadığını, bugün ise MİT'e ait söz konusu TIR'ların ise aranamayacağını söylediğini aktaran Koç, "Sefalet siyaseti bu. 2010 model AKP söylemleri, paralelle iç içe. Sene 2014, 'sen kimsin?'. Ne oldu Sayın Çelik? Ucu dokundu mu? Acı var mı acı? Dilin yanmıyor mu senin? İkiyüzlü siyaset. Kumpas çevrilirken savcı her yere girer, savcı sizi teşhir etmeye çalıştığı zaman, 'sen kimsin?' Böyle demokrasi, hükümet anlayışı olur mu?" ifadelerini kullandı.
 
Koç, istifa eden dört bakanın fezlekelerinin TBMM gündemine gelmemesini de eleştirdi. "Gırtlaklarına kadar rüşvetin içine boğulanların fezlekelerini Meclis'e getirmiyorlar" diyen Koç, hırsızlığın, yolsuzluğun örtülmeye çalışıldığını iddia etti.
 
Milletvekilleri ile bakanların fezleke işlemlerinin farklı olduğuna işaret eden Koç, "Fezlekeyi 30 Mart öncesi getirseler, fezlekenin içi dökülecek ortaya. Örtülmeye çalışılanlar tekrar didiklenecek. Çok manidar bir zamanlama. Zamanlaması mı var kardeşim? Hırsızlığın, ahlaksızlığın zamanlaması, manidarlığı, manidarsızlığı olur mu?" dedi. Ülkede herşeyin tersine döndürüldüğünü, şu anda hırsızların polisleri, savcıları kovalar hale geldiğini ileri süren Koç, yolsuzluk, rüşvet iddiası altında olanların doğrudan Başbakan Erdoğan tarafından korunduğunu iddia etti.
 
CHP olarak olayların üzerine gitmeyi sürdüreceklerini belirten Koç, vatandaşların da demokratik sınırlar içinde sesini yükseltmesi gerektiğini söyledi.
 
Bu arada Meclis yönetimi, basın toplantısı yapılan salonun arka fonunu değiştirdi.
 
 
Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İstanbul Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim