• BIST 9915.62
  • Altın 2435.681
  • Dolar 32.5203
  • Euro 34.8906
  • İstanbul 19 °C
  • Ankara 26 °C
  • İzmir 24 °C

‘Makara’ karşısında ne kadar da İslâmîsiniz!

Servet Avcı

Ne memleket be... ‘Arapça böğüren Alman’ taklidi yapan şebek gazeteci... İnsan taklidi yapan siyasetçi kurbağa... Ve ‘koyun’ taklidi yaparak, popülasyonumuza renk katan milyonlar... Bayramda kasabaya kurulmuş panayır yeri gibi maşallah!.. 
Yolsuzluğa fetva veren ‘sakalından sevilesi’ ilâhiyatçı hoca nerede şimdi? Neden hâlâ sesi çıkmıyor? Bu rezaleti de onaylamak için (hâşâ) ‘Makara’suresinden uygun ayet arıyor olabilir mi acaba? Bulunca ‘çakacak’ herhalde!.. Ya din işlerinin plastik sırıtışlı ‘proje ortağı’ başkanı? Sahi o nerede? Yoksa bu işlerle ilgilenmeyi Çankaya Mal Müdürü’ne mi devretti?
Ya çoğu çifte standart sahibi sözüm ona ‘İslâmî’ sivil toplum örgütleri? Ayetleriyle dalga geçilen Allah, bunların da Allah’ı değil miydi? Bunların nezdinde kimin, hangi iktidarın, hangi partinin hatırı Hakk’ın hatırından yüksek ki, çıtları çıkmıyor? Ellerinde hoyratça kullandıkları ‘tekfir kılıcı’nı nerelerinde sakladılar şimdi?
Riyakârlık, yalan ve ‘siyasî münafıklık’ bir akımın ‘resmî ideolojisi’ hâline gelirse, ona tâbi olanların sanatı ‘cehenneme odun taşımak’tır elbette... Başkası yaptığında haklı olarak tepki gösterenlerin, şimdiki bu alçaklık karşısındaki sükûtlarını, normal insan refleksiyle açıklamak mümkün mü?  
Salman Rüşdî’nin ‘Şeytan Ayetleri’nden sonra sokaklara dökülenler... O kitabı Türkçeye çevirip yayınlayacağını söylediği için Aziz Nesin’e yapılan protestolar ve Sivas’ı yakanlar... Peygamber Efendimize hakaret eden Danimarkalı karikatüristi protesto için hemen her vilayette eylem yapanlar... Ve daha niceleri... Neredeler şimdi? Yakıp yıkma dışında o protestoların hepsi haklı protestolardı... Ama şimdi anlıyoruz ki, adamına göre muameleymiş maalesef!.. Bunların hepsi Allah rızası ve onun resulünün hatırı için olsaydı, bugün yapılan ‘ağır alçaklık’ karşısında da ortaya çıkması gerekmez miydi? 
Kimseden herhangi bir hukuksuzluk, yakma yıkma beklentimiz yok, olamaz da... Ama ‘kalemler’ ve ‘diller’ nereye kaçtı, onu sorguluyoruz... Bir vakit Önder Sav, Kırıkkale’de bir vatandaşa ‘Hac’ca gidip de Araplara para kazandırma’ türünden bir şeyler zırvalamıştı da, o günün ‘İslâmcı’ basını bunu ne allayıp pullayıp gündemde tutmuştu... Ya şimdi? Hırsızlığı ve yolsuzluğu savunmakta pek de mahir olan diller düğümlenmiş durumda!.. Önder Sav, bunu söylemek yerine, ayet uydurup, üzerine numara kondurup bir de dalga geçseydi, bu ‘iki yüzlüler taburu’nun koparacağı kıyameti düşünebiliyor musunuz? Geçelim bunları, Nusret Demiral’ın 1995’teki teklifi dinen bundan daha ağır bir suç muydu?
Montaj kıvırmaları, milyonlarca koyunun seyircilik yaptığı beşerî tiyatroda ‘kısmen’ faydalı olabilir... Ama ‘Makara’ suresini biliyor olmak, cehennemin Gayya kuyusunda ‘kısmen’ serinlemeye yarar mı, işte o imkânsız!.. Şüphesiz Ebu Leheb, Allah’ın ayetleriyle dalga geçenlere gittikleri yerde hakkıyla kılavuzluk yapacaktır!.. 
Bu meselede iğrenç siyasî hesaplar yüzünden tavır koymayan veya ‘yukarı’dan korkarak görmezden gelen İslâmcı medya bu ‘küfür’ün açık ortağıdır... Aynı şekilde tavır koymayan ve ilminin gereğini yerine getirmeyen ‘din âlimi’, siyasete uşaklık eden ‘kin âlimi’dir artık... Sahi İmam-ı Azam yaşasaydı şimdi ne yapardı acaba? Memleket soyulurken, bölünürken, il ve töre göz göre göre çürütülür, din şebeklerin elinde alay malzemesi olurken, Cuma hutbesinde kuşlardan, böceklerden, ağaç yapraklarından mı söz ederdi? Yoksa her şeyi o gün göze aldığı gibi, Emevî ve Abbasî zorbalığına direndiği gibi, karşılığı zindanlar da olsa Hakk’ı mı dillendirirdi? 
Bugün Cuma, hangi sahtekâr google’dan bulacağı hangi ayeti çakacak bilmiyoruz... Fakat dindarlığa çakılan ve dindarların önemli bir kısmının kemal-i afiyetle benimsediği kazığın sosyal maliyetinin çok daha ağır olduğunu biliyoruz...
İnsanı yüceltirken ona Allah’ın sıfatlarını layık görenler... Son peygamber ilan edenler... Dokunmayı ibadet sayanlar... Arapça konuşan Alman taklidiyle ayet uydurup, kahkahalarla gülenler... Bakara’yla makara yapanlar... Ve bunlara onay veren dindar ‘aydınlar’ ve onların yönlendirdiği kitleler!..
Ne diyelim; böyle dindarlığı Ebu Leheb sevsin!..  Cumamız mübarek olsun!..

Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İstanbul Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim