Veteriner Hekimler Odası Başkanı Hacı İbrahim Maşalacı, sağlıklı nesillerin teminatı ve ekonominin lokomotifi olan hayvancılık sektörünü ayağa kaldırmak için zaman kaybetmeden uzun vadeli ulusal bir hayvancılık politikasının oluşturulmasının zorunlu olduğunu söyledi.
Maşalacı, et fiyatlarındaki belirsizliğin sürdüğünü ifade ederek, "Bir yandan tavan fiyat açıklanırken, bir yandan da sıfır gümrük vergili et ithalatının hazırlıklarını tamamlanıyor.12 Şubat 2016 tarihli Resmi Gazete'de, bununla ilgili Bakanlar Kurulu Kararı yayımlanarak yürürlüğe girdi. Canlı hayvan ithalatıyla et ithalatıyla spekülasyonlara açık olan et fiyatları düzelmeyeceği gibi, uzun vadede hayvan yetiştiricilerimizin zarar etmesine ve de işletmelerin kapanmasına yol açacaktır. Bir an önce girdi maliyetlerinin yem KDV'si gibi pasif tedbirler haricinde düşürülmesi yönünde çalışmalara ağırlık verilmesi gerekmektedir. Daha radikal kararlarla ithalata gerek kalmadan üreticiyi koruyucu tedbirler alınmalıdır. Bunun için hayvansal üretimimizi arttırmaktan başka çaremiz yoktur. Uygulamaya çalışılan tavan fiyat uygulamasının ömrü uzun olmayacaktır. Çünkü maliyetleri düşürmek için hiçbir ek tedbir almadan, desteklemeleri arttırmak için yeni politikalar üretmeden, bu uygulama sürdürülemez. Bunun sonucu fatura yine üreticiye çıkacak ve yerli üretici açısından büyük bir haksız rekabet ortamı oluşturan, sıfır vergili et ithalatı devreye sokulacaktır" dedi.
Her ithalat döneminde olduğu gibi yine birçok üreticinin büyük zararlarla üretimi bırakmak zorunda kalacağına dikkat çeken Veteriner Hekimler Odası Başkanı Maşalacı, "Yıllardır büyük çabalar sonucu sahip olduğumuz kaliteli damızlık sığırlarımız düşen süt fiyatları, artan et fiyatları sebebiyle maalesef kesime gidecektir. Buda uzun vadede damızlık hayvan varlığımızın azalması demektir. Ülkemizde hayvansal üretim için şartlar uygundur. Ancak, hayvansal üretim, bitkisel üretim gibi yıllık olarak gelişimi mümkün olan bir üretim şekli değildir. Değişim ve gelişim için en az 5 yıllık süre gerekir. Et ve süt üretimi birlikte ele alınmalıdır. Bu süre içerisinde üretici hiçbir şekilde, yapılan canlı hayvan ve hayvansal ürün ithalatıyla, haksız rekabete maruz bırakılmamalıdır. Yapılan ithalatlar nedeniyle, maliyetler açısından oluşan fiyat farkları üreticiye destek olarak mutlaka geri ödenmelidir. Üretici dünya fiyatlarıyla rekabet edebilir pozisyonuna getirilmelidir. Bu bağlamda tekrar etmek gerekirse, yem KDV oranı düşürülmesi gibi cılız tedbirler yerine, uzun vadede küçük aile işletmeleri desteklenmeli, yem ve yem bitkileri üretimi artırılmalı, tohum, gübre, mazot gibi üretimi doğrudan etkileyen girdilerin de ÖTV ve KDV oranları düşürülmeli ve bu girdilerde de tavan fiyat uygulamasına gidilmelidir" diye konuştu.
Sağlıklı nesillerin teminatı ve ekonominin lokomotifi olan hayvancılık sektörünü ayağa kaldırmak için zaman kaybetmeden uzun vadeli ulusal bir hayvancılık politikasının oluşturulmasının zorunlu olduğunu söyleyen Maşalacı, "Bu bizim gelecek nesillerimiz için en önemli görevimiz olmalıdır. Gelecekte güçlü uluslar, tarım ve gıda varlığı kendine yetebilen uluslar olacaktır. Bu vesile ile yetiştiricilerimize bereketli bir yıl diliyor, biz Veteriner Hekimler camiası olarak onların her türlü problemleri karşısında yanlarında olduğumuzu belirtmek istiyorum" dedi.
