Gümüşhane Valisi Yücel Yavuz, 10 Şubat'ta Milli Eğitim Bakanlığı tarafından atamaları yapılan ve aday öğretmenlik eğitimi için Gümüşhane'ye gelen 47 genç öğretmenle buluştu.
Keyvenim Restoran'da gerçekleştirilen toplantıya, Vali Yardımcıları İsmail Özkan, Şenol Turan, Milli Eğitim Müdürü Muhammet Şahinkaya, müdür yardımcıları, şube müdürleri ve il merkezinde aday öğretmenlik eğitimine devam eden yeni öğretmenler katıldı.
Genç öğretmenlerle tanışan ve asıl görev yerlerini öğrenen Vali Yavuz, son dönemde yaşanan terör olaylarına dikkat çekerek, özellikle mesleğini Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde icra edecek öğretmenlere ciddi sorumluluklar düştüğünü belirtti.
Milletin bütün fertlerinin güvenlik güçlerine ve bu mücadeleye destek vermesi, moral ve motivasyonun sürekli zinde tutulması gerektiğini dile getiren Vali Yavuz, "Bunu da sağlayacak olan, bizim milli ve manevi değerlerimizi en iyi öğreten ve yaşanması noktasında en iyi destekleyen kurum yetkilileri olan sizler ve Diyanet camiasıdır. Çünkü manevi anlamda eksiği olan kişi ne kadar başarılı olursa olsun, belirli noktalarda tereddütler yaşamaktadır. Herkesin işini tam tekmil yapması için öncelikle haram, helal ve kul hakkının ne olduğunun iyi bilinmesi gerekiyor" dedi.
Türk milletinin adaleti, hukuku ve gerçek anlamda nizamı yaşatan bir millet olduğunu ve bu sebeple tüm şer odaklarının hedefinde olduğunu ifade eden Vali Yavuz, Türkiye Cumhuriyeti'nin güçlü olmasının, vatandaşlarının eğitim ve kültür seviyesinin her geçen yıl biraz daha artıyor olmasının bu odakların işlerine gelmediğini belirterek, genç öğretmenlerin yeni görev yerlerinde üzerlerine büyük sorumluluklar düştüğünü dile getirdi.
"Sizin ihmalinizden, bu ülke yarın çok büyük felaketler yaşayabilir. Bunun vebali ve kul hakkı var" diyerek genç öğretmenlerin sorumluluklarına dikkat çeken Vali Yavuz, kendilerini hem ailelerine hem de ülkelerine adamalarını istediği öğretmenlere şu tavsiyelerde bulundu: "Çağımızda hala vahşice işler oluyor. Olmasın diye herkes üzerine düşeni yapacak, başka çaremiz yok. Önce kendimiz, sonra en yakınımız, sonra çevremiz, sonra milletimiz, sonra ülkemiz ve nihayetinde dünya insanlığı için çalışacağız. Temel hedef budur. Bunu hallederken de en büyük güvencemiz, eğitim kadrosudur. Çünkü okullar bir nevi atölye gibidir. Ustalar eğer işini dört dörtlük yaparlarsa oradan mezun olanlar da hem ülkesine hem milletine hem de insanlığa hizmet etmek için ideal insanlar olurlar. Bu kadar açık ve net."
