Ankara'daki evinin önünde 1999 yılında uğradığı bombalı saldırı sonucu yaşamını yitiren gazeteci Ahmet Taner Kışlalı'nın kızı Dolunay Kışlalı, tutuklu gazetecilerin serbest bırakılması için Silivri Cezaevi önünde umut nöbeti tuttu. Kışlalı, "Özgürlüğü elinden alınan dostlarımız, aynı fikirden olsun olmasın herkes istediği gibi özgürce konuşabilmeli." dedi.

Silivri Cezaevi önündeki umut nöbetini bugün CHP Milletvekili Zeynep Altıok ile suikaste kurban giden gazeteci Ahmet Taner Kışlalı'nın kızı Dolunay Kışlalı devraldı.

Daima özgürlüklerin yanında olacağını anlatan Kışlalı, "Her şeyden önce benim için özgürlük… Yarım özgürlük ve çeyrek özgürlük diye bir şey yoktur. Özgürlük özgürlüktür, ya vardır ya da yoktur. Ülkemizde özgürlük yok. Bir şekilde özgürlüğü elinden alınmış insanların yanında olmak gerek. Evet aydınlarımız öldürüldü, onlar için bir şey yapamayız. Ama aynı şey, yazı yama özgürlüğü elinden alınan dostlarımız, aynı fikirden olsun olmasın herkes istediği gibi özgürce konuşabilmeli. Babamın hayalini kurduğu Türkiye böyle bir Türkiye'ydi. Eline silah almayan herkes her türlü fikri sonuna kadar savunabilir. Dolayısıyla ben bunun arkasındayım. Tamamen fikir düşmanım da olsa ben buradayım. Onun haklarını sonuna kadar da savunurum." diye konuştu.

Zeynep Altıok da şu ifadeleri kullandı: "Biz bugün umut nöbetini tuttuk. Türkiye ne yazık ki geçmişte de gerçekleri yazan, toplumu aydınlatan insanların hedefe koyulduğu, susturulduğu acı günleri çok yaşadı. Can Dündar ve Erdem Gül'e yapılan haksızlığı dile getirmek için burada bulunuyoruz. Ocak ayı gazetecilerimizin öldürüldüğü bir aydır."

Öte yandan, Cumhuriyet okurları da umut nöbetine destek vermek için Silivri Cezaevi önünde bir eylem gerçekleştirdi.