Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu’nun (TÜRKONFED) "Bölgesel Kalkınmada Yerel Dinamikler: Tunceli Modeli ve 2023 Senaryoları" raporu, Tunceli’de düzenlenen toplantıyla tanıtıldı.
TÜRKONFED'den yapılan açıklamaya göre, toplantıda konuşan TÜRKONFED Başkanı Süleyman Onatça, Türkiye’nin doğusu kalkındıkça batı bölgesindeki illerin ekonomilerinin de büyüdüğünü belirtti. Bölgelerin gelişmişlik düzeyinin birbirine etkisine dikkati çeken Onatça, çözüm süreciyle doğuda kalkınmanın hızlanmasının batıda da ekonomik büyümeyi hızlandırdığını ifade etti.
Onatça, "Bölgesel Kalkınma" kavramının aslında ulusal bir mesele olduğunu vurgulayarak, bölgedeki gelişme ve kalkınmadan diğer bölgelerin de kazançlı çıktığının altını çizdi.
Doğuda oluşan pazar hacminin batıda üretim yapan girişimci için de gelişme imkanı sağladığını söyleyen Onatça, bölgesel kalkınmayı hızlandırarak, bölgeler arası gelir farklılıklarını azaltarak, Türkiye'nin sadece yüksek büyüme hızlarına değil, dengeli ve sürdürülebilir bir büyüme çizgisine de ulaşacağını aktardı.
TÜRKONFED olarak "Bölgesel Kalkınmada Yerel Dinamikler" rapor serisiyle illerin ve bölgelerin ekonomik görünümlerinin haritasını çıkarıp bölgesel kalkınma politikalarına katkı sağlamayı hedeflediklerini anlatan Onatça, Çorum’un ardından yaptıkları Tunceli çalışmasının bu haritanın çıkması aşamasında kendileri için önemli bir yer tuttuğunu dile getirdi.
Onatça, Tunceli'nin şimdiye kadar yapılan çalışmalarda esas olarak siyasi bağlam içerisinde ele alındığını ve ekonomisinin ikinci planda kaldığını belirterek, bu nedenle Tunceli'nin bölgesel kalkınma araştırmaları alanında ayrı bir yerde tutularak incelenmesi gereken özel bir il olduğunu vurguladı.
Tunceli modelinin hayata geçmesinin ve başarılı olmasının bazı koşullara bağlı olduğuna işaret eden Onatça, bu koşulların başında ise yerel aktörlerin kendi içlerindeki uyumun sağlanmasının ve ardından yerelin tercihleri ile ulusal politikaların uyumlulaştırılmasının geldiğini belirtti.
Onatça, bu koşullar yerine geldikten sonra ilin kültürel ortamının, kentsel altyapısının ve beşeri sermayenin uygun niteliklere kavuşturulmasının sağlanması gerektiğine dikkati çekti.
Tunceli’nin ekonomik imkanları ile doğal ve beşeri kaynaklarının başka illerin farklı bir kalkınma modeline işaret ettiğini söyleyen Onatça, çalışmaları için gerçekleştirdikleri çalıştay, yürüttükleri anketler ve birebir görüşmeler doğrultusunda ortaya çıkan sonuçları "Yeşil Ekonomi" modeli olarak adlandırabildiklerini kaydetti.
Bu modelin gerçekleştirilebilmesi için "Yeşil" olarak adlandırabilecekleri sektörlerin Tunceli'de desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Onatça, Tunceli’nin ekonomik kalkınması açısından organik tarım ve hayvancılık, kültür, doğa, inanç, sağlık gibi farklı turizm türleri ve çevre turizmi gibi sektörlerin ön plana çıktığını dile getirdi.
Onatça, Tunceli’de kalkınmanın hızlanabilmesi için teşvik sistemindeki konumunun da tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.
