Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, yatırım artışının ekonomi adına önemli olduğunu vurguladı.
Şimşek, "Yabancı yatırımcının yanında yerli yatırımcıyı da ikna etmek için ülkenin öngörülebilirliğini arttırmalıyız, daha çok reform yapmalıyız." dedi.
Şimşek, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Genişletilmiş Başkanlar Kurulu toplantısına konuk oldu. Toplantıda ilk olarak ihracatçıların taleplerine değinen Şimşek, şunları kaydetti:
" Irak ve Rusya gibi bölgelere ihracat yapan firmalara Eximbank teşviklerinin ötelenmesi konusu var. Eximbank'a "bu konuda her kolaylığı tanıyalım" diyorum. Bu sorunların nedeni ihracatçının, sanayicinin, yatırımcının basiretsizliği değil, jeo siyasi gerilimlerdir. İhracatçının yanındayız. İhracatçılar için alacağımız tedbir ve teşvikleri tartışacağız. Benim için büyük ölçekli firma konusu da önemli. Ben de ölçek büyüdü diye firmalara ilave yükler getirilmesini, birtakım teşviklerin verilmemesini uygun bulmuyorum. Biz büyük ölçeği de teşvik etmeliyiz. Küçüğü büyütmeli, büyüğü de dünya rekabetine açık konuma getirmeliyiz.
İhracatta büyük başarıların olduğuna işaret eden Şimşek, şu açıklamalarda bulundu:
"Yani Euro türünden ihracat artmış. Dünya ticaretinden aldığımız pay artmış. Tabii parite ve emtianın durumda rolü görülüyor, bu faktörleri bir yana bırakırsak ihracatta başarı öyküsü var. Bu öykünün kahramanları firmalarımız. Böyle güç dönemde dahi dünya ticaretinden daha büyük pay almak kolay değil.
Dolara da gelelim. Dolar türünden hem dünya ticareti hem dünya ekonomisi daraldı. Burada bizim için önemli olan paritedir, diğer faktörlerdir; bunlar da çok kalıcı değil. Önemli olan bizim temelleri güçlü şekilde yürüyüşümüze devam etmemizdir. Jeo siyasi gerilimlerin had safhada olduğu, dünya ekonomisinin sorunlu olduğu dönemde Türkiye talihli. Neden? Türkiye'de güçlü iktidar var. İktidar reformlara odaklanıyor. Dün gece Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) yaptık. Mülki, sınaî hakları ele aldık. Patent Kanunu denilen reform tasarısını görüştük. Birkaç hafta evvel de Ar-Ge Reform Paketi'ni ele aldık. Ardından parlamentoya gönderdik, kanunlaştı. Yani reforma odaklıyız."
Mehmet Şimşek, Avrupa'nın ekonomik durgunluğa girdiğinden, bölge ülkelerin siyasi sorunlar ile karşı karşıya kaldığından yakındı. İhracatçılara "Asya'yı uzun süre ihmal ettik. Amerika da önemli bölge. Orayı da ihmal ettik. Yeni dönemde bizim bütün dünyaya yönelik ilave çaba içinde olmamız gerekiyor. Bu konuda önünüzü açmak için gerekeni yapacağız." diye seslendi.
Türkiye'nin reform yapması gerektiğini anlatan Başbakan Yardımcısı, şu ifadeleri kullandı:
"Güvenli liman arayan sermaye Türkiye'yi tercih edebilir. 2015 itibari ile 10 milyar doları aşkın sermaye çıkışı oldu ülkemizden. Bir de tabii eskisi gibi değil. Türkiye'den şirketler de dışarı yatırım yapıyor. 2015 itibari ile kendi şirketlerimizin ülke dışına yatırım olarak çıkardıkları 6,5 milyar dolar var. Biz bu ortamda yabancı yatırımcının yanında yerli yatırımcıyı da ikna etmek için Türkiye'nin öngörülebilirliğini arttırmalıyız, daha çok reform yapmalıyız. Yapıyoruz da. "
Reformlara eğildiklerini dile getiren Şimşek, bu anlamda Ar-Ge'nin ticarileşmesi adına teşvikler açıkladıklarını; üretim ile ilgili bir pakete odaklandıklarını bildirdi.
TİM Başkanı Büyükekşi ise Türkiye'nin ihracatının yüzde 8,7 gerilediğinden söz ederken, "2014 ve 2015'i karşılaştıralım. 12,5 milyar dolar pariteden, 11 milyar dolar emtia fiyatlarının inişinden gelen bir erime oldu. Bunlar Türkiye ile ilgili değil. Buna mukabil AB ithalatından aldığımız pay yüzde 2,21'e çıktı. Tarihin en iyi seviyesinde." yorumunu yaptı.
Büyükekşi, Başbakan Yardımcısı Şimşek'e talepler ile ilgili bir 150 maddeli dosya sunduklarını belirtti. Taleplerin bir bölümünü şöyle sıraladı:
"İhracat için kritik önemde olan konulardan biri Eximbank kredileri. Rusya ve Irak'tan ötürü sorun ile karşı karşıya kalan firmaların taahhüt ve kredi ödemesinde 1 sene daha müddet verilmesi faydalı olacaktır. Özel bankalara başvuran firmalara da Eximbank'ın köprü kredi firmaları rahatlatacaktır.
KOSGEB ile ilgili talebimiz var. Bu teşviklerden daha çok firmamız yararlanmalı. Tavan limit 40 milyon liradan 100 milyon liraya çıkarılmalı.
Ölçek büyüklüğü de önemli. Türkiye'de büyümeye yaptırım getiren bir anlayış var. Büyüdükçe firmaların yükünü hafifleten bir anlayış ile vergi mantalitesi ele alınmalı."
