Kırşehir'de 4 Ocak sabahı Kırşehir-Ankara karayolunun Özbağ ilçesi Çuğun köyü Şoförler Federasyonu mevkiinde üç otobüsün kaza yapması ile ilgili otobüs firması işletme sahipleri ve otobüs şoförleri, dikkatleri kazaların olduğu bölgeye çekti. İşletme sahipleri ve şoförler, kazaların bu bölgede sürekli tekrarlandığını, ne hikmetse kazalar olduktan sonra tedbir alınma yoluna gidildiğini söyledi.
Kırşehirli otobüs firması işletme sahipleri ve otobüs şoförleri, Karayolları yetkililerinin kaza olmadan önce gerekli tedbirleri alması, rüzgar akımının kuvvetli olduğu karayolları noktalarında rüzgar önleyici set ve ağaçlandırma çalışması yapması gerektiğini vurguladı.
"KAMAN KARAYOLU BÖLGESİ AÇIK ALAN, ÇOK RÜZGAR ALIYOR, ŞOFÖR HATASI YOK"
Bir otobüs firmasında otobüs şoförlüğü yapan Zeki Karabudak, Kırşehir-Kırıkkale karayolu Kaman mevkii hakkında şunları ifade etti: "Orası açık alan olduğu için çok rüzgar alıyor. Tipi oluyor, bundan kaynaklanıyor. Başka bir şey yok."
4 Ocak'ta meydana gelen kazalarla ilgili "Muhtemelen tipiden kaynaklanan buzlanmadan oldu. Orası aşırı hız yapılacak bir yol değil" diyen Zeki Karabudak, "Kaza şoför hatasından kaynaklanmıyor. Hızlı giden bir araba yavaş da gitse orada mutlaka kayar, rüzgar çok, tipi çok. Kazanın tek sebebi oranın çok rüzgar alması, tipi oluşması dolayısı ile buz oluyor, o zaman kayıyor. Şoför hatası diye bir şey yok orada. Rüzgar alıyor orası, açık alan." diye vurguladı. Karabudak, karayolunda rüzgar kesici çitler ile tedbir alınması gerektiğini, geçmiş yıllarda başka illerde meydana gelen buna benzer kazalardan örnekler verdi.
Aynı firmanın başka bir çalışanı da "Yol, tabiri caizse balık sırtı dediğimiz yerdir. Ondan dolayı rüzgarı direkt alıyor." dedi.
"BU BÖLGEDE KAZALAR SÜREKLİ TEKRARLANIYOR"
Başka bir otobüs firmasının Kırşehir İşletme Müdürü Ufuk Baş ise şunları söyledi: "İlk kaza olan yerde bizim arabamız da sağa doğru savurdu. Çok ağır bir süratle gittiğimiz için yani biraz daha bilinçli hareket ettiğimizden toparladık devam ettik. Bu tarz yolların örneği de pek çok. Kayseri-Sivas arası geçitlerde de mesela bu tarz kazalar çok sık meydana geliyordu. Onun çözümünü nasıl buldular? Set oluşturdular, hem rüzgarı hem de yığılan karı engelleme maksatlı. Çok da faydalı oldu. Kaza olaylarını da bayağı bir engelledi. Bir şekilde durduruldu. Ama burada da tabii aynı şeyler yapılabilir. Bugün bununla ilgili çalışma da yapılıyor, Bölge Trafik, Jandarma Trafik kendi mesuliyet bölgelerinde yol kenarlarında özellikle tarla sahiplerine, arazi sahiplerine söylüyor yani buraları ağaçlandırma yapalım vesaire diye. Fakat kimse kimseye yardımcı olmuyor bu konuda. Bugün devletin elinden gelen imkanları doğrultusunda bir şey yapılabilirse tabii ki faydası olur. İnsanların canı ortada sonuçta. Mal bir şekilde geliyor ama canın geri dönüşü yok." şeklinde konuştu.
Ufuk Baş, geçen sene buna benzer kazalar yaşanıp yaşanmadığı sorusu üzerine şunları söyledi: "Yaşandı. Bu defa da Kırşehir'in çıkış istikametinde, İnanç adında bir kazamız var. Orda yaşandı. Orada da aynı şekilde yani, 3 tane otobüs aynı kaza noktasında birbirlerine vurarak kaza yaptılar. Bölgede bu var yani. Mucur ile Kaman-Akpınar arasında sürekli tekrarlanıyor."
Bir otobüs firmasının şoförü Burhan Yıldırımer, 29 yıllık şoför olduğunu hatırlatarak, kış şartlarının oluşması ve zeminin kaygan olmasına bağlı olarak kazanın meydana geldiğini belirterek şunları ifade etti: "Orada rüzgarın çok sert şekilde olması diğer arabaları da yatırmış zaten, otobüsleri de. Daha önceki yıllarda da Mucur yolunda olmuştu. 3 -4 vites falan rüzgar vurdu mu arabanın altında buz da oldu mu arabayı devirir. Aynı o şekilde olduğunu zannediyorum. Büyük bir ihtimalle de çok ağır değildi, normal süratindeydi demek ki. Karayollarının, Ulaştırma Bakanlığının vermiş olduğu normal süratle giderken rüzgarın birden vurması, çok sert bir şekilde vurması, altının buz olması ve tipi arabayı kaydırmış. Kaydırdıktan sonra da yatırmış. Bu benim kendi düşüncem. Daha sonra yeni gelen otobüslerde de kayanlar olmuş. Yani bu da onu destekliyor büyük bir ihtimalle yani orada rüzgarın ve tipinin yerinde buz olması araçları kaydırmış yatırmış."
"KAZA OLDUKTAN SONRA TEDBİR ALINIYOR"
Karayollarında benzer kazalara da örnekler veren Burhan Yıldırımer, asıl sorumluluğun Karayolları yetkililerinde olduğunu öne sürerek, "Karayolları diğer illerde daha yol buza çekmeden elek altı tuz atıyor. Keskin'de bir kaza olmuştu, orada da otobüs, TIR işte araçlar devrilmiş, 4 ölü vardı. Kazadan sonra Karayolları tuzlamaya çıktı. Yani bizde öyle bir şey var ki önce bir kaza olacak, insanlar ölecek, ondan sonra tedbir almaya başlayacağız. Halbuki gece kış mevsimi eksiye düştüğü zaman en ufak bir şeyde, özellikle gizli buz. Bizlerin korktuğu tek şey gizli buzdur. Kar yağsın karın üstünde gidilir ama gizli buzda normal yolda gidiyor gibi gidiyorsun. Hiç farkında bile olamıyorsun. Bunun da sebebi Karayolları'nın daha önceden tedbir amaçlı gidip tuzlamaması. Eğer tuzlama olsaydı bu kazaların çoğunun olacağını zannetmiyorum." görüşlerini dile getirdi.
KAZADA HAYATINI KAYBEDENLER TOPRAĞA VERİLDİ, YARALILARIN TEDAVİSİ SÜRÜYOR
İki gün önce yaşanan 3 ayrı yolcu otobüsü devrilmesi sonucu, bu kazalarda 8 kişi ölmüş ve 84 kişi yaralanmıştı. Kazada hayatını kaybeden 8 kişiden 4'ünün cenazesi dün Kırşehir merkez ve köylerde, diğer 3 kişi de Aksaray'da toprağa verildi.
Bu kazalarda yaralanan ve Kırşehir'de çeşitli hastanelere kaldırılan 84 kişiden 64'ünün taburcu edildiği ve 8'i ağır olmak üzere toplam 20 yaralının tedavilerinin devam ettiği öğrenildi.
