• BIST 9891.08
  • Altın 2435.681
  • Dolar 32.5203
  • Euro 34.8906
  • İstanbul 18 °C
  • Ankara 28 °C
  • İzmir 25 °C

Metabolizmayı hızlandırmanın en kolay yolu

Metabolizmayı hızlandırmanın en kolay yolu
Oruç nedeniyle yavaşlayan metabolizmayı ramazan ayından sonra tekrar hızlandırmak için ilk 10 gün beslenmeye dikkat edilmesi ve asansör kullanmak yerine daha sık merdiven çıkılması önerildi.

Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülay Koçoğlu, yaptığı açıklamada, ramazanda oruç tutanların metabolizmalarında, öğün sayılarını azaltmaları ve uyku düzenlerinin değişmesi nedeniyle bazı değişiklikler olduğunu anlattı.

Metabolizmaların tekrar düzene girmesi için ramazan sonrası beslenmeye dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Koçoğlu, "Uzun süren açlıktan sonra kişinin metabolizması yavaşlıyor ve bağırsak fonksiyonları azalıyor. Ayrıca bireyler uzun süren açlık sonrasında psikolojik olarak daha fazla yemek tüketiyor" diye konuştu.

HAFTADA EN AZ 5 GÜN 30-60 DAKİKALIK TEMPOLU YÜRÜYÜŞ

Özellikle bayramda fazla yemek ve tatlı tüketilmemesi gerektiğine işaret eden Koçoğlu, şunları kaydetti: "Şeker, çikolata, hamur işleri, dolma gibi yağı ve şekeri fazla besinlerin aşırı miktarda tüketilmesi başta hazımsızlık, şişkinlik, kilo artışı, tansiyon olmak üzere pek çok sağlık sorununa yol açacaktır. Aynı miktarda yense bile metabolizma yavaşladığı için kilo alımı olabilecektir. Ayrıca metabolizmanın tekrar eski düzenine kavuşabilmesi için ramazanı izleyen ilk 7-10 gün beslenme daha önemlidir. Metabolizmayı tekrar hızlandırmak için öğünlerin az ve sık aralıklarla olması gerekir. Haftada en az 5 gün 30-60 dakikalık tempolu yürüyüş, yüzme, bahçe işiyle uğraşma, araba yıkama, bisiklete binme, asansör kullanma yerine merdiven çıkmak gibi aktiviteler yapılmalı."

Koçoğlu, et, süt, bakla ve sebze grubunda yer alan besinlerin en az 3 ana ve 2 ara öğünde yeterli miktarlarda alınması gerektiğine işaret etti.

Yatmadan en az 3-4 saat önce yemeğe son verilmesinin önemini vurgulayan Koçoğlu, "Sindirim açısından haşlama, fırında pişirme, buğulama gibi yöntemlerle hazırlanan yemekler daha uygundur. Kızartmalardan, açık alevde pişirilen besinlerden kaçınılmalı, aşırı tuzlanmış, işlenmiş veya rafine edilmiş ürünler de tüketilmemelidir" ifadelerini kullandı.

BİTKİ ÇAYLARI VE TÜRK KAHVESİ SİNDİRİMDE YARDIMCI OLABİLİR

Prof. Dr. Gülay Koçoğlu, sindirim sitemini rahatlatmada bitki çaylarının yararlı olacağına dikkati çekerek, "Bitki çaylarının genellikle olumlu etkileri vardır. Sağlıklı bireyler için günlük 3-4 fincan bitki çayı önerilebilir. Kahve de bayramda sık ikram edilen bir içecektir. İçerdiği özel bileşikler antioksidan etki yapmakta, metabolizmayı hızlandırmakta, sindirimi kolaylaştırmaktadır. Günlük 1-2 fincan Türk kahvesinin, diğerlerini çok almamak koşuluyla, sağlığa olumlu etkisi olabilir. Bir de çay, kahve gibi içeceklerin ana öğünlerden bir saat sonra alınması mineral emilimini engellememesi açısından önerilmektedir" diye konuştu.

Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İstanbul Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim