Op. Dr. Ali Osman Koyuncuoğlu kadınların özel günleriyle ilgili soruları cevaplarken adet takvimi hakkında da bilgi verdi.
Kadınların özel günleriyle ilgili bilinmeyenleri anlatan ve hormonlar ile yumurtalıklar arasındaki sistemin düzenli işlemesi için her kadının kullanması gereken adet takvimi hakkında bilgi veren Op. Dr. Ali Osman Koyuncuoğlu, "Kadınlar her ay düzenli olarak hormonlar vasıtası ile adet görürler. Hormonlar ve yumurtalıklar arasındaki bu sistematik düzen, vücudun gebelik için uygun şartları hazırlama çalışmalarıdır. Bu nedenle adet kanamaları, bu sistemin sağlıklı bir şekilde devam ettiğinin göstergesidir" dedi.
İki adet dönemi arasındaki sürenin 21-35 gün arasında ve adet kanamalarının 2-7 gün arasında olmasının normal kabul edildiğini söyleyen Op. Dr. Ali Osman Koyuncuoğlu, "Kişinin genetik özellikleri doğrultusunda ve yaşam tarzına bağlı olarak bu sürelerde değişiklik olabilir. Ancak kadınların normal adet düzeni dışındaki anormal davranışları bazı sağlık sorunlarının habercisi olabilir. Bu gibi durumlarda mutlaka uzman bir doktora başvurulması gerekir" diye konuştu.
Adet takvimi hakkında da bilgi veren Op. Dr. Koyuncuoğlu, "Adet takvimi, adet kanamalarının süresinin, miktarının ve normalin dışındaki davranışlarının belirlenmesi ve takip edilmesini sağlayan, kontrol etme yöntemidir. Kısacası adet kanamasının miktarı, süresi, günü, belirtileri ve şikayetleri hakkında genel bilgilerin yer aldığı not etme sistemidir" dedi. Kadınların düzenli olarak yaşadığı bu döngüdeki özellikleri not ederek pelvik ağrı, ruh hali, kanamanın yoğunluğu, akıntıda farklılık, adet günü, süresi ve vücut ısı değişimlerini kontrol edebileceklerini vurgulayan Koyuncuoğlu, "Bu sayede normalin dışındaki anormal semptomlar kolayca teşhis edilebilir ve tedavi edilebilir. Kadınların doğurganlık sistemi hormon mekanizmasının sağlıklı bir şekilde devamlılığını koruması ile sağlanmaktadır. Bu nedenle hormonal sistemde yaşanan bazı aksamalar öncelikle adet kanamalarında yaşanan değişikliklerle ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle yaşanan sağlık sorunlarının erken dönemde teşhis ve tedavi edilmesini sağlayan adet takvimi, oldukça önemli bir yöntemdir" açıklamalarında bulundu.
ADET DÖNEMİ TAKİBİ
Adet takvimi kullanımına değinen Op. Dr. Koyuncuoğlu, açıklamalarına şöyle devam etti: "Adet takvimi yöntemi ile adetin başladığı ilk gün, ağrı, halsizlik, ruh hali, akıntı durumu, adet süresi, miktarı, ağrı ve ağrı şiddeti gibi döneme ait tüm semptomların derecelendirme sistemi ile not edilmesi gerekir. Bu bilgiler her ay yaşanan adet kanaması ile kıyaslanarak, o dönemdeki değişen belirtiler ile birlikte düzenli bir şekilde not edilmesi ve takip edilmesi gerekir. Böylece adet kanamalarının genel özellikleri dışındaki anormal değişimler kolayca saptanarak, adet takibi yapılmış olur. Ayrıca yumurtlama dönemlerinde artan bazal vücut ısısının ölçülmesi ile hamilik elde etme ya da hamilelikten korunma yöntemlerine başvurulmasını sağlar. Yumurtalama dönemleri genellikle adet döneminden 10-14 gün öncedir ve vücut ısısı bu dönemlerde 2-3 derece artış gösterir. Ölçümlerin adet takviminde yer alması ile hamilelik için en uygun günler belirlenebilir."
DOKTORA BAŞVURULMASI GEREKEN DURUMLAR
Doktora başvurulması gereken durumlara da değinen Op. Dr. Koyuncuoğlu, "Adet kanamalarının düzensiz olması, adet dönemleri dışındaki ara günlerde lekelenme tarzında kanama, adet süresinin 21 günden daha kısa sürmesi ve 35 günden uzun sürmesi, adet miktarında azalma ya da artma, şiddetli pelvik ağrı, alt karın bölgesinde şişlik, adet dönemleri dışında kasık ağrısı, anormal akıntı (renk, koku, yoğunluk ve kaşıntı) ayrıca PMS döneminde yaşanan belirtilerin şiddetli olması halinde mutlaka uzman bir doktora başvurmanız önerilmektedir" diye konuştu.
