Gaziantep Bakırcılar ve Sedefçiler Odası'nın desteğiyle İŞKUR'un kurslarına katılan kadınlar, meslek sahibi olup, evlerine hem maddi hem de manevi anlamda katkıda bulunacak.
Gaziantep'te İŞKUR'un desteğiyle bir araya gelen kadınlar, hem iş sahibi oluyor hem de evlerine maddi destek sağlıyor. Kursa gelen kadınlar bakırı işlemek için burada nakış çizme yöntemlerini öğreniyor. Daha sonraki aşamalarda ise uygulamalı olarak bakır üzerinde çizimler yapılıyor. Ayrıca İŞKUR tarafından yapılan bu proje kapsamında Almanya İstatistik Kurumu da proje yapmak istiyor.
Defterlere farklı nakışlar çizen kursiyer kadınlar, "Meslek edinmek istiyorum. Boş durmak iyi değildir. Evde duran bütün kadınlara söylüyorum. Herkes gelsin, ailesine katkıda bulunsun. Torunlarım var, torunlarımı okutuyorum. 59 yaşındayım, bu yaşıma kadar çalıştığım için evde durmayı sevmiyorum. Kabul gezmelerini, kadın dedikodularını sevmiyorum. Bu yaştan sonra bir şeyler yapabilirsem ne mutlu bana" dedi.
Gaziantep Sedefçiler ve Bakırcılar Odası Başkanı Celal Açık, İŞKUR projelerinin verimliliği hakkında sürekli bilgi verdiklerini söyledi. Celal Açık, "Dünyada yüzde 5'in üstünde istihdam sağlayan odalar ödüllendiriliyor. Biz yüzde 50 yapıyoruz. Ne demek bu yüzde 50, iki kişiden bir kişiyi işe yerleştiriyoruz. Bu da bakın Almanya'dan, Almanya istihdam kurumundan bizi arayıp buluyorlar. Tabi bunun sırrını öğrenmek için bizden Almanya istihdam kurumu proje yapmak istiyor. Bu ikili ilişkilerdir. Yüzde 50 istihdam sağlamak çok zor. Onun için biz 3 yıldır biliyorsunuz en çok istihdama katkı sağlayan oda seçiliyoruz, ödüllendiriliyoruz. Şimdi yine bayana yönelik bayanlar bu bakırcılıkta maya tuttu. Çünkü bizleri çok mahcup ettiler, bizlerin yılda ilerleyebileceği şeyleri 1 yılda 2 yılda ilerlemeye başladılar. Onun için bayanlara yönelik kurslarımız devam ediyor" ifadelerini kullandı.
"KADIN DEDİKODULARINI SEVMİYORUM"
Daha önce başka yerlerde çalıştığını dile getiren bir kursiyer, evde durmayı sevmediğini ve sürekli çalışmak istediğini ifade ederek, "Ben başka yerlerde de çalıştım, çalışmaya alıştığım için evde oturmak istemiyorum. Torunlarım var, torunlarımı okutuyorum. 59 yaşındayım, bu yaşıma kadar çalıştığım için evde durmayı sevmiyorum. Kabul gezmelerini, kadın dedikodularını sevmiyorum. Bu yaştan sonra bir şeyler yapabilirsem ne mutlu bana. Bunu da televizyonda izledim, dinledim, dedim ben niye yapamayayım? Geldim yazıldım kursumuza. Şimdi inşallah öğrenirsek, hem maddi açıdan da destekleyeceğim. Torunlarımı okutabilirsem, onlara bir faydam dokunursa ne mutlu bana. Ben İŞKUR'da kayıtlıyım, kursu da televizyondan baya dinledim, izledim dedim bende gidip kaydolayım. Tabi tabi çizimlerimiz dünden bugüne değişti. Bunları bundan sonra bakırın üzerinde işleyeceğiz. İnşallah buradan da devam ettirebiliriz yoksa da bunu evimizde de devam ettirebiliriz" şeklinde konuştu.
"HERKES GELSİN AİLESİNE KATKIDA BULUNSUN"
Buraya ilk önce tedirginlikle geldiğini dile getiren kursiyer Ayşe Patlı ise amacının çocuklarına iyi bir anne olmak, sonra da eve katkıda bulunmak olduğunu belirtti. Patlı, "Çocuklarımın okuyup bir yerlere gelmesini istiyorum. Daha çok çocuklarımın ihtiyacı için geldim. Meslek edinmek istiyorum. Boş durmak iyi değildir. Evde duran bütün kadınlara söylüyorum. Herkes gelsin, ailesine katkıda bulunsun. Burası sanat yeri, işten çok bir sanattır, sanatı işlemektir" diye konuştu.
