Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Sekreteri Gürsel Tekin, İzmir'de yaptığı dernek ziyaretinde, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'a yönelik eleştirilerini yüzüne gözüne bulaştırdı. Tekin, elindeki simit ve yanındaki kadınlara aldırmadan, "Yalakalığın bu kadarına pes. Bürokrasi yüzde 25 zam getiriyormuş. Binali Yıldırım kızmış, yüzde 16 yapmış. Sı.mamış, karnını yırtmış" dedi.
CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, CHP İzmir İl Başkanı Alaattin Yüksel ile İzmir Eğitim Doğa ve Sanat Derneğini ziyaret etti. Ziyarette Tekin, Yüksel ile konuşurken, köprü ve otoyol zammında bürokratların talep ettiği yüzde 25'lik zammı çok bulan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ile ilgili büyük bir gaf yaptı. Tekin, "Yalakalığın bu kadarına pes. Bürokrasi yüzde 25 zam getiriyormuş. Binali Yıldırım kızmış, yüzde 16 yapmış. Sı.mamış karnını yırtmış. Tövbe estağfurullah" diye konuştu.
"MİLLİ GELİRİN EN DÜŞÜK OLDUĞU DÖNEM MUTLULUĞUN EN YÜKSEK OLDUĞU DÖNEMDİ"
Tekin, İzmir ziyaretinde, kadınları, çocukları, madde bağımlısı kişileri topluma kazandırmayı hedefleyen ve onları sanatla buluşturan derneğe, faaliyetlerinden dolayı teşekkür etti.
Türkiye'nin dünyada en hızlı değişkenlik sağlayan ülkelerden biri olduğunu anlatan Tekin, şunları söyledi: "Bu kadar hızlı değişim görülür değildir, mümkün de değildir. İstanbul, geldiğimde iki milyonken şimdi 17 milyon. Herkesin kendi yurdunda gelenek, görenekleri var. Sosyal yaşam maalesef bir günde değişiyor ve insanlar şehirlerde tutunmaya çalışıyor. Büyük şehirlerin emniyet mensuplarına sorduğunuzda kentlerdeki suç oranlarının ne kadar büyüdüğünü öğreneceğinizi biliyorum. Bunun çok nedeni var. Bizim çok önemli değerlerimiz var. Köyünde, kasabasında, hiç fark etmez paranın bu kadar değerli olmadığı dönemlerde insanların dayanışması, kolektif bir yaşam biçimi toplumu önemli şekilde ayakta tutuyor. 30 yıl önce çok zengin değildik. Milli gelirimizin en düşük olduğu dönem mutluluğun en yüksek olduğu dönemdi. Şu an her gün ortalama kaç kişinin intihar ettiğini bileniniz var mı?"
"PLAZALARIN ETRAFINA DEVASA DUVAR ÖRÜLDÜ"
İstanbul'un göbeğinde çile çeken insanların olduğunu, çocukların kartonlarda yattığını söyleyen Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Oradan hemen çıktığınızda devasa plazalar da bir başka dünya görüyorsunuz. Bizim geldiğimiz kasabamızda, köyümüzde yanı başımızdaki komşumuzun derdini kendimize dert edinirdik. Şimdi başka bir şey oldu. "Kömür verdik" diyorlar. Sen kimsin? Topladığın vergiden ona pay vereceksin, lütfeder gibi "kömür verdik" diyorsunuz. Sosyal devlet olsa bunların hiçbirini konuşur muyuz? Sosyal devlet olsa o çocuklar kartonun içinde yatar mıydı? Şehirlerde devasa plazalar var ve o plazaların etrafına da devasa duvar örüldü. Ey oralarda oturan kardeşlerimiz; duvarla korunabilecek bir Türkiye oluşturmaya kalkıştığımızda işte o zaman sosyal barışımızın ne kadar tehlikede olduğunu göreceksiniz."
"MADDE BAĞIMLILIĞI DOKUZ YAŞINA KADAR İNDİ"
Derneğin faaliyetleri hakkında konuşan dernek başkanı Burcu Bostancıoğlu da başlattıkları yeni projeyle ilgili şunları söyledi: "Bugün dünyanın en büyük sorunlarından biri madde bağımlılığı. Madde bağımlılığı 9 yaşına inmiş durumda. Bugün kalem kutularından, çantalarından maddeler çıkıyor. Biz bugün İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ile gönüllü olarak resim, sanat ve tiyatro terapisi için derse giriyoruz. Sanatın gerçekten önemli bir ihtiyaç olduğunu görüyoruz."
Konuşmaların ardından derneği gezen Tekin ve Yüksel, dernek üyeleri ile sohbet etti, özçekim yaptı.
