CHP Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu, beyaz et sektöründe bilinçsiz politikaların devam etmesi halinde kırmızı ette olduğu gibi yakında ithal beyaz etin de gündeme getirebileceğini söyledi.
Sağlıklı ve dengeli beslenme için ucuz bir hayvansal protein kaynağı olan tavuk etinin fiyatlarının artmasının yoksul aileleri de olumsuz yönde etkileyeceğini kaydeden Gaytancıoğlu, "Beyaz et sektörü ülkemizin mısır üretiminin tamamını neredeyse kullanan bir sektördür. Sektörün kötü gidişi mısır üretimi yapan çiftçiler de olumsuz etkilenecektir. Sektör tüm boyutları ile dikkate alınmalı, ülke ekonomisine ve toplum beslenmesine ciddi katkılar sağlayan beyaz et sektörünün sorunları çözüme kavuşturulmalı ve mutlaka ciddi destekler yapılmalıdır." diye konuştu.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Milletvekili Doç.Dr.Okan Gaytancıoğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) basın toplantısı düzenledi.
Tavukçuluk sektörünün, emek yoğun bir sektör olduğunu ve istihdamda önemli bir yeri bulunduğunu anlatan Gaytancıoğlu, "Sektörde doğrudan çalışan 200 bin civarında olup, yan sanayici ve tedarikçileri ile birlikte bu rakam daha da artmakta, kümesleri işleten aileler ile birlikte düşünüldüğünde yaklaşık 1 milyonu aşkın kişi beyaz et sektöründen geçimini sağlamakta." dedi.
Sektörle ilgili yaptıkları çalışma sonucunda 5 sorunu tespit ettiklerini belirten Gaytancıoğlu "Bilimsel Temele Bağlı Olmayan Kampanyalar ilk sırada. Sağlıklı beslenmenin vazgeçilmez unsuru olan hayvansal gıdalar, son günlerde doğrudan ve dolaylı olarak medyanın eleştiri odağı haline gelmiş, konu uzmanı olan, olmayan onlarca insanın beyanlarıyla ülkemizde tüketilmesi uygun olmayan gıdalar olarak algılanmaya başlanmıştır. Sebze üretiminde hormon kullanımı konusuyla başlayan tartışmalar, bal, süt ve kaşar peynirinden sonra tavukçulukta hormon ve arsenik kullanımı konusuyla doruğa ulaşmıştır. Bilgisiz ve ilgisiz kişilerce verilen beyanatlar ve köşe yazıları sayesinde ülkemiz hayvancılığının gözbebeği olan tavukçuluk sektörümüze son günlerde ciddi zararlar verilmiş ve verilmeye de devam etmektedir." açıklamasında bulundu.
Sektörün ikinci sorununun Hammaddede Dışa Bağımlılık olduğunu vurgulayan Gaytancıoğlu, şöyle konuştu: "Yaklaşık olarak 1 kg tavuk eti yetiştirmek için kullanılan girdilerin yüzde 50-60'a yakın kısmı yem hammaddesi, aşı, ilaç, ambalaj malzemesi ithal edilmektedir. Döviz kurundaki artışlar sektörün üretim maliyetlerini artırmıştır. Dışa bağımlılık sorunu AKP hükümetlerinin uyguladığı bilinçsiz ve tutarsız tarım politikalarıyla çözülemez. Bu kalemlerden en önemlisi olan soyada Türkiye tamamen dışa bağımlıdır. Soya üretimini arttırma yolunda ciddi bir politika izlenmemektedir. CHP, başta soya olmak üzere, Türkiye'nin tarımda yeniden üretici ülke olması yönünde politikalar geliştirmektedir. Beyaz et sektöründe faaliyet gösteren bir çok firma batma tehlikesi ile karşı karşıya. Türkiye'nin birçok bölgesinde faaliyet gösteren firmalar ciddi finansman sorunları ile karşı karşıya olup, iflas erteleme ya da iflas talep etmişlerdir. Yine üretim kapasitesi ilk sıralarda olup büyük çaplı üretim yapan birçok şirket ekonomik krizle boğuşmakta ve borçlarını ödeyemez duruma gelmiştir. Hiper ve süpermarketlerin uzun vadelerle ve ciddi fiyat kırımları ile sektördeki firmaları karşı karşıya getirmeleri sektördeki kar marjlarını azaltmış hatta zararına satışlar söz konusu olmuştur. Diğer bir sorun plansız yatırımlardır. 2016 yılında sektörü bekleyen büyük problemlerin başında, 2011 yılında çıkmış ve 2016 yılında uygulamaya girecek olan "hayvansal yan ürün" olan tavuk kesim atıklarının iç organ, tüy, baş gibi yüksek basınçlı sterilize kaplarda pişirilerek elde ettiği "tavuk ununun" kanatlı yemlerinde kullanımının yasaklanmasıdır."
Beyaz et sektöründe faaliyet gösteren kuruluşlar darboğaza girerse, piyasalar düzenli bir şekilde pazara ürün arz etmeyip, iflaslarını açıklayıp piyasadan çekilirlerse sektörden geçimini sağlayan birçok insan işsiz kalacağını vurgulayan Gaytancıoğlu şunları ekledi: "Ciddi yatırımların yapıldığı, modern tesisler için kaynakların harcandığı sektör korkarız ki böyle giderse dışa bağımlı bir hale bile gelebilir. Bu bilinçsiz politikalar devam ederse kırmızı ette olduğu gibi yakında ithal beyaz ette gündeme gelebilecektir. Sağlıklı ve dengeli beslenme için ucuz bir hayvansal protein kaynağı olan tavuk etinin fiyatlarının artması yoksul aileleri de olumsuz yönde etkileyecektir. Beyaz et sektörü ülkemizin mısır üretiminin tamamını neredeyse kullanan bir sektördür. Sektörün kötü gidişi mısır üretimi yapan çiftçiler de olumsuz etkilenecektir. Sektör tüm boyutları ile dikkate alınmalı, ülke ekonomisine ve toplum beslenmesine ciddi katkılar sağlayan beyaz et sektörünün sorunları çözüme kavuşturulmalı ve mutlaka ciddi destekler yapılmalıdır. Verilen bu desteklerin bir kısmı bu çiftlikleri çalıştıracak olan entegre kuruluşlara direkt olarak yapılmalıdır."
