Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Her gün binlerce tehdit alıyoruz, Allah'tan başka da kimseden korkumuz yok, bunu böyle bilsinler." dedi. Demirtaş, hakkında soruşturma açılmasıyla ilgili, "Hakkımızda soruşturma, halk korkusu nedeniyledir. Halktan korkuyorlar. Biz halkı hükümete protestoya çağırdığımızda tüyleri diken diken oluyor, kabus görüyorlar." dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, DTK Eş Başkanı Hatip Dicle, Selma Irmak, DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek ve HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit ile birlikte Diyarbakır'da basın toplantısı düzenledi. Demirtaş, dün Diyarbakır'da düzenlenen ve polisin müdahale ettiği Sur yürüyüşü için Diyarbakır halkına teşekkür etti. Demirtaş, "Diyarbakır halkına teşekkür ediyoruz. Dün 50'ye yakın yerde yürüyüş yapıldı. Onbinlerce insan anayasal hakkını, özgürlük talebini dile getirdi. Çağrıda, halkın, provokasyona karşı duyarlı olmalarını istemiştik. Çok güçlü kararlı duruş ortaya koydu. Polisin AKP eliyle yaptığı müdahale dışında da Diyarbakır'da herhangi bir olay yaşanmadı. Nerede gaz, cop varsa orada olay vardı. Dün gerçek provokatör kimdir net olarak ortaya çıktı." diye konuştu. Sur için yaptıkları çağrının süreklilik arz ettiğini belirten Demirtaş, "Ve halen bunun arkasındayız. Her gün saat 16.00'da herkes bulunduğu sokakta demokratik hakkını ortaya koymaya devam etmeli. Çünkü Sur'da vahşet bitmiş değildir. Sur'da insanlık dışı uygulamalar bitmiş değil. Bir insanlık suçu işlenmeye devam ediliyor." diye konuştu.
Bir yerde barikat kazıldı, hendek kazıldı diye sivil yerleşim birimlerini ve sivil halkın tamamının hedef gözetilerek tankla, topla ateş edilmesi ve şehrin yakılıp yıkılmasının savaş suçu olduğunu belirten Demirtaş, şöyle devam etti: "Biz Sur'daki durum netleşene kadar, Diyarbakır halkının demokratik tepkilerini göstermesi gerektiğine inanıyoruz. Sessiz kalmayacağız. Tehdit edebilir, çarpıtabilirler, her türlü çılgınlığı yapabilirler ama biz geri adım atmayacağız. Bizim ve halkımızın sizin gibi çakallardan korkacak durumumuz yok. Her gün binlerce tehdit alıyoruz, Allah'tan başka da kimseden korkumuz yok, bunu böyle bilsinler. Biz halkımızla birlikte meydanlarda olacağız. Bu savaş ve katliam politikalarına karşı halkın iradesini kırıp, AKP'ye biat ettirme politikasına karşı sonuna kadar direneceğiz. Biz ve halkımız sizin gibi çakallardan korkumuz yoktur. Biz halkımız ile birlikte meydanlarda, alanlarda olacağız. Halkımız her yerde bu savaş politikalarına karşı "dur" demenin, bu yol olduğunu görmüştür. Tek bir insanın canına, malına zarar vermeden bulunduğumuz sokak ve mahallede demokratik tepkimizi göstermeye devam edeceğiz."
"CUMA NAMAZINI HALKIMIZLA BİRLİKTE KILACAĞIZ"
Yarın cuma namazını halkla birlikte kılacaklarını belirten Demirtaş, "Halkımız bugün de mezarlıkları ziyaret ederek manevi görevini yerine getirmeye devam ediyor. Cuma namazını halkımızla birlikte Sümerpark'ta kılacağız. Binlerce kişi ile barış için dua edeceğiz. Orada gerekli mesajlarımızı halkımızla paylaşacağız." ifadelerini kullandı.
"SUR'DAN ÇIKMAK İÇİN BEKLENEN SİVİLLER OLDUĞU SÖYLENİYOR"
Sur'daki sivil vatandaşların tahliyesi için valilikle görüşme olup olmadığına yönelik bir soru üzerine Demirtaş, "Dünkü temaslar çerçevesinde sivil insanların bir kısmı tahliye edildi. Rakamlar ve bilgiler çelişkili. Birkaç kişi gruplar halinde çıkarıldı. Hastaneye sevk edilenler ve gözaltına alınanlar oldu. Daha sonra biri bebek olan toplam 12 kişinin çıkabildiği bilgisini aldık. Bugün de çıkmak için bekleyen siviller olduğu söyleniyor. Bu çaba, tahliye için, valilik işbirliğine devam ederse bütün sivil ve yaralıları tahliye etmek istiyoruz." şeklinde konuştu.
"BAŞBAKAN DAVUTOĞLU VE İÇİŞLERİ BAKANI'NIN HAYATLARI YALAN"
Başbakan Davutoğlu ve İçişleri Bakanı'nın hayatlarında tek doğru söylemediğini, hayatlarının yalan olduğunu savunan Demirtaş, sözlerini şöyle tamamladı: "Cizre'de yüzlerce sivil bodrumlarda katledildi. Halen bodrumlarda bir şey çıkmadı diyor. Sur'dan çıkan siviller bunların yalanını ortaya çıkardı. Avrupa da mülteci krizini çözme adı altında AKP'nin bütün günahlarını temizliyor ve üstünü örtüyor. Halkımız, AİHM, Avrupa hükümetlerinden beklenti içinde olmamalıdır. Hakkımızda soruşturma, halk korkusu nedeniyledir. Halktan korkuyorlar. Biz halkı hükümete protestoya çağırdığımızda tüyleri diken diken oluyor, kabus görüyorlar. Halk protesto edecek diye kabus görüyorlar. Biri dünyanın öbür ucunda biri Ankara'da, savcı buradan soruşturma.. Bin tane aktrolü çakalıyla bize saldırıyorlar. İnsan bu kadar halktan korkar mı? Demek ki suç işliyorsunuz. Haklıdırlar, çünkü çok günahları var, çok suçları var ve halk hesap soracak diye korkuyorlar. Bir gün kötü soracaklar diye korkuyorlar. Yakın siyasi geçmiş içerisinde halk dediğiniz zaman panikleyen ve ödü kopan başka bir iktidar görmedik."
