TEB KOBİ Akademi programında konuşan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, "KOBİ'lerin kurumsallaşmasını, KOBİ'lerin geleceğe güvenle taşınmasını sağlamak bizim hükümet olarak en önemli önceliğimiz. KOBİ'lerdeki kurumsallaşma, ekonomideki kalıcı büyüme demektir" dedi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Türkiye Ekonomi Bankası(TEB) tarafından düzenlenen TEB KOBİ Akademi programına katıldı. Programda Bakan Işık ile birlikte Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloğlu ve TEB personeli de hazır bulundu. Açılış konuşmalarının ardından kürsüye gelen Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, "Kısa bir zaman dilimi olan 10 yılda çok büyük kazanımlar sağlandığını, ülkemizin ekonomisine çok büyük finansal, aynı zamanda düşünsel katkılar sağlandığını görmekten dolayı ayrıca mutluluk duyuyorum. Bilgi çağının temel gücü ve belirleyen etkeni bilginin, hem elde edilmesi hem de kullanılmasına dönük perspektifinde KOBİ ölçeğinde bu aktarma işleminin de çok önemli bir sosyal sorumluluk olduğunun altını çizmek istiyorum" dedi.
"ŞİRKETLER BÜYÜDÜKÇE HAREKET KABİLİYETLERİ AZALIYOR"
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, programda yaptığı konuşmada,"Bugün, sadece Türkiye ekonomisi için söylemiyorum, bütün dünyada ekonomilerin lokomotifi, itici gücü KOBİ'lerdir. Bu Türkiye'ye ait bir gerçek değil. Bu bütün dünya ekonomilerinde, serbest piyasa ekonomilerinde çok tartışmasız, net bir gerçek. Bunun temel sebebi KOBİ'lerin esnek bir yapıya sahip olması. KOBİ'ler esnek yapıya sahip oldukları için çok hızlı karar alma ve çok hızlı adım atma yeteneğine sahip. Diğer yandan, gelişen olaylara en hızlı adapte olma yeteneğine sahip ölçek, KOBİ ölçeği. Şirketler büyüdükçe hareket kabiliyetleri azalıyor. Ölçeği büyüyen şirketler sürekli hareket kabiliyetlerini azaltıyor. Ama dünya o kadar dinamik bir dünya ki, bu dünyada çok atik, çevik, hızlı karar alan ve uygulamaya çok çabuk geçen şirketlere ihtiyacımız var. Bakın bu söylediğim özellik son 10 yılda, dünyanın en büyük 10 şirketinin 7 tanesini şu anda ilk 10'un dışına itti. 10 yıl önce dünyanın en büyük 10 şirketi listesinde olan şirketlerden şu anda sadece 3 tanesi bu listenin içerisinde. 1970'lerde kurulan, 80'lerde kurulan bazı şirketler, 100-150 yıllık şirketleri adeta sıralamanın dışına ittiler. Bunun iki temel sebebi var. Birincisi, girişimciliği teknoloji ile birleştirmeleri, ikincisi çok esnek bir yapıda çok hızlı karar alma ve uygulama yeteneğine sahip olmaları. Bu açıdan baktığımızda KOBİ'ler özellikle, ülkemiz ekonomisi için de, tartışılması hiç mümkün olmayan bir ağırlığa sahip" diye konuştu.
"KOBİ'LERE SADECE DESTEK VERMEK, TEK BAŞINA YETERLİ DEĞİL"
KOBİ'lerin Türkiye'deki önemine de vurgu yapan Bakan Işık, "Şu anda Türkiye'deki işletmelerimizin yüzde 99,7'si KOBİ'lerden oluşuyor. İhracatımızın yüzde 56,5'ini KOBİ'ler yapıyor. İstihdamımızın da yüzde 76'sını KOBİ'ler sağlıyor. İşte burada KOBİ'lerin ekonomiye daha fazla katkı vermesi, aslında hem Türkiye'nin hem de Kocaeli'nin daha hızlı kalkınması anlamına geliyor. KOBİ'lerin bu noktada karşı karşıya kaldığı tehditler ve fırsatlar konusunda da çok dikkatli olmak durumundayız. Birinci kuşaktan ikinci kuşağa geçerken KOBİ'lerde fazla sorun olmuyor. İkinci kuşaktan üçüncü kuşağa geçerken KOBİ'lerde bir azalma var. Ama üçüncü kuşaktan dördüncü kuşağa geçerken, KOBİ'lerde yüzde 90'ların üzerinde bir kayıp var. KOBİ'ler ya el değiştiriyor ya da kapanıyor. Bu durum dünya genelinde böyle. İşte burada, bu kaybı azaltmak, KOBİ'lerin kurumsallaşmasını, KOBİ'lerin geleceğe güvenle taşınmasını sağlamak bizim hükümet olarak en önemli önceliğimiz. Zira KOBİ'lerdeki kurumsallaşma, ekonomideki kalıcı büyüme demektir. İnanın KOBİ'lere sadece destek vermek, tek başına yeterli değil. KOBİ'lerin kurumsallaşması, bu desteklerin yerinde ve etkin kullanımı açısından da son derece önemli. İşte burada sadece para vermek, "KOBİ'lere kredimin şu kadarını kullandırıyorum" demek, tek başına yeterli değil. O verilen kaynağın, KOBİ'ye katma değere dönüştürecek şekilde fayda sağlamasını temin etmek de en az bu kadar önemli" ifadelerini kullandı.
Bakan Işık, konuşmasının ardından 2016 Bütçe Görüşmeleri'ne katılmak üzere Ankara'ya hareket etti.
