Başbakan Erdoğan’ın cemaat mensuplarını ‘Haşhaşi’ye benzetmesi üzerine işadamlarının açtığı tazminat davasına savunma gönderen Başbakan Erdoğan’ın avukatları, “Önce cemaate üye olduklarını gösteren belgeyi sunsunlar.” dedi.
Avukatlar, “Cemaat, görünür ve şeffaf olmayan, gizliliğe önem veren bir yapıdır.” diyerek, davacıların cemaat üyesi olduklarını ispatlamasını istedi. Davacı avukatı Adnan Şeker ise, “Usul yönüyle davadan kurtulmaya çalışıyorlar.” şeklinde konuştu.
"SAMİMİ İNSANLARLA ÖRGÜTÜN ÜST YAPISINI AYIRMIŞTIR"
Zaman gazetesinin haberine göre, kamuoyunda ‘Hizmet Hareketi’ olarak bilinen bazı kurumların yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 24 kişi, 20 Ocak günü ‘Haşhaşi’ sözü üzerine Başbakan Erdoğan aleyhine 1000’er liralık manevi tazminat davası açtı. Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan dava kapsamında beyanları istenen Başbakan’ın avukatları, davacılardan ‘cemaate üyelik belgelerini’ göstermelerini istedi. Dava konusu konuşmalarda, davacının kişilik haklarını ihlal eden bir söz kullanılmadığını iddia eden avukatlar, bu sözlerin davacıyı muhatap almadığını öne sürdü. 15 sayfalık savunmada Başbakan’ın sözlerine yer verilirken, “Müvekkilimiz, bu yapıya mensup samimi insanlarla ‘paralel devlet’ olarak nitelediği örgütün üst yapısını ayırmıştır.” denildi.
Başbakan’ın, “Samimi kardeşlerimi ayırıyorum.” şeklindeki sözleri, davadan kurtulmak için savunma olarak sunuldu.
BAŞBAKAN HAŞHAŞİ DERKEN KİMİ KASTETTİ?
Savunmada Başbakan’ın cemaate yönelik sözlerinden çok 17 Aralık soruşturmasına yer verilmesi dikkat çekti. Zaman ve Today’s Zaman yazarlarının köşe yazıları ve twitleri, Fethullah Gülen’in konuşmaları aktarıldı. Başbakan’ın ‘Haşhaşi ve örgüt’ şeklideki hakaretlerinin bu yazılara verilmiş sert bir tepki olduğu iddia edildi.
SAVUNMADA SAVCILAR ÖRGÜT ÜYESİ İLAN EDİLDİ
Savunmada ayrıca yargının Başbakan’a komplo kurduğu, yakın zamanda yürütülen soruşturmaların hükümeti yıpratma girişimi olduğu öne sürüldü. Haklarındaki soruşturma henüz tamamlanmamış olan 17 ve 25 Aralık savcıları, Adana TIR soruşturması savcıları ile daha soruşturma bile açılmayan İzmir Yolsuzluk ve Van El Kaide soruşturması savcıları bu örgütün üyesi ilan edildi.
İSPAT İSTEMEK ABESLE İŞTİGALDIR
Davacı avukatı Adnan Şeker, savunmanın usul tartışmasıyla davadan kurtulmaya çalıştığını belirtti. Şeker, “Her şeyden önce kişi ‘gönül verdim’ diyorsa ‘ispatla’ demek abesle iştigaldir.” ifadelerini kullandı. Şeker, “Sadece usul yönüyle davadan kurtulmaya çalışıyorlar. Güya tavan-taban ayrımı yaptıklarını söylüyorlar. Savunma vermek yerine konuyu saptırmaya yönelik beyanlarda bulunuyorlar.” dedi. Mahkemenin önümüzdeki günlerde hazırlıklarını tamamlaması ve ilk duruşmanın görülmesine başlanması bekleniyor.