Bakanlar Kurulu sona erdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında, Başbakanlık Merkez Bina'da yapılan toplantı 4 saat 10 dakika sürdü. Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç açıklama yaptı.
İşte Arınç'ın konuşmasından satırbaşları:
- Cumhurbaşkanlığı seçimi gündemimizde yoktu. Seçim sistemi üzerindeki çalışmalar da gündemimizde yoktu.
- Bakanlar kurulu gündemimizde Cumhurbaşkanlığı seçimleri yok. Sayın Mehmet Ali Şahin'in programını ben de izledim. Sayın Şahin kendi fikirlerini aktarmıştır.
- Bildiğiniz gibi Demokratikleşme Paketi’ni açıklarken Sayın Başbakan muhalefetle birlikte bir öneri getirmişti. AİHM de yüzde 10’luk baraj bütün siyasi partiler için olduğundan hak ihlali olmadığını söylemişti. Üç seçeneğin olduğunu söylemişti sayın Başbakan. Bunlardan biri şu anki sistem. Diğeri daraltılmış sistem. Bir de bazı ülkelerde dar bölge sistemi vardır. Yani milletvekili sayısı kadar seçim bölgesi. Ne gariptir ki baraj üzerinde konuşanlar bu sistemler üzerinde hiç söz etmediler. Şu anda teşkilatımızda bu sistemlerden ikisi, daraltılmış bölge ve dar bölge, üzerinde çalışma yapılıyor. Bu çalışma bittiğinde karar verilecektir. Bugünkü seçim sistemi değişecekse bunun mutlaka haziran ayına kadar kanunlaşması gerekir. Çünkü Anayasa değişikliğin yapılacak seçimden bir yıl önce kanunlaşması gerektiğini belirtiyor. Bugün Nisan’ın 21’i ise önümüzde topu topu bir aylık bir süre var.
1 MAYIS KUTLAMALARI
- Kurul'da konuşulmadı. İçişleri Bakanımıza sordum. Sendikalar 1 Mayıs'ta Taksim'de gösteri yapmak istiyor sözü eksik. Türk-İş Kadıköy'de yapmayı kabul etti. Bir tattışma ortamı çıksın ve Taksim geçmişte yaşanan olayları yine acı yönleriyle hatırlatan olaylara sahne olsun diye bir çaba var. Bir defa Taksim'de yayalaştırma projesi gerçekleştriilmiştir orası miting alanı değildir. Hükümetimiz 1 Mayıs'ı bayram olarak kabul eden yıllar sonra ilk hükümettir. Bu da düşünce ve fikir özgürlüğüne, toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanunu kurallarına uygun her toplantıya sıcak baktığımızın göstergesidir.
Sendikları temsilen bir küçük topluluğun orada çelenk bırakmak veya bir basit bildiriyi okumak gibi anlamlı bir jest gösterilerine bir şey olabilirse Valilik buna izin verecektir ancak sabahtan akşama kadar orada büyük toplıulukların gösteri yapması şeklinde izin verilmeyecek ve ne olursa olsun emniyet güçleri olaya müdahale edeceklerdir.
YALOVA'DA SEÇİMİN İPTALİ
-Bu, normal prosedürdür. Şüphesiz bu seçimlere AK Parti çok güçlü şekilde hazırlanacak ve katılacak, iptal edilen bu seçimlerde belediye başkanlıklarını kazanabilmek için bütün gücüyle gayret edecektir
- (Dar bölge sistemi) olacaksa bir yasal düzenlemeyle yapılacaktır. 83 seçimlerinde de 87 seçimlerinde de 97 seçimlerinde de birden fazla seçimi bölgeleri vardı. Oralarda farklı seçim barajları vardı. Çok şükür bunlar terk edildi. Barajlı don sistemi dediğimiz sistem.
DİCLE ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ
- Ayşegül Jale Saraç'la ilgili özel şahsi fikirlerimi belirtmek isterim. Kendisi iyi bir bilim kadını. Bildiğimiz kadarıyla çok mazbut çok dindar çevresinde de sevilen bir insan. 30 Eylül demokratikleşme paketinden sonra Bildiğiniz gibi biz kamuda başörtüsünün biri silahlı kuyvvetler biri yargı biri emniyet olmak üzere kurumlarda serbest bıraktık. Bunun sonucu olarak çalışan arkadaşlarımız kendi iradelerince başını örterek işlerine devam ediyorlar.
Dolayısıyla rektör arkadaşımızın başını örtmesi beni şahsen çok sevindirmiştir. Bir insanın kalbini yarıp bakamayız. Ama şuna dikkat etmemiz lazım. Bu hanım çevresinde de bilindiği kadarıyla dindar ve dini görevlerini yerine getirmeye çalışan bir arkadaşmız. Bu bakımdan bir suistimal bir dışarıdan farklı görünmek başka bir amaç için başını örttmek gibi bir yakıştırmayı bu hanımefendi için söylemnek çok çirkin ve yakışıksız olur. Fakat malesef bir millevekili arkadaşımız Sayın İçten bu başı örtme meselesinin ardından yıllar öncesine dayanan bazı yolsuzluk konularını yüksek sesle dile getirmeye başlamıştır.
Şuna dikkat edilmesi lazım yolsuzluk ne zaman kim tarafından yapılırsa yapılsın büyük bir suçtur. bunun üzerine gidilmesi gerekir bunun için bir bayan rektörün başını örtmesini beklemek de doğru değil. Dolayısıyla üç yıl öncesine beş yıl öncesine ait bazı deliller varsa niçin bugünü beklemiştir o kişiye sormakta fayda var. Sırf bu yolsuzluk iddiaları yüzünden başını örttüğü söyleniyorsa bu çok çirkin bir ifadedir.
YÖK'e bunlar bildirilmeden şimdi günü geldi denmesini samimiyetsizlik duyuyorum. Yolsuzluk iddiası varsa ve gerçekse niçin soruşturma başlatılmamıştır. Bu arkadaşımız ayrıca hanımefendiyi paralel yapının elamanı olmakla suçluyor. Bir rektörü bu açıdan suçlamak vicdani değildir. Ben rektörü bu iddialar karşısındaki vakur duruşundan dolayı kutluyorum."
