• BIST 9548.09
  • Altın 2492.789
  • Dolar 32.5097
  • Euro 34.5396
  • İstanbul 19 °C
  • Ankara 20 °C
  • İzmir 21 °C

Yarım kalan hayalleri gerçek olacak

Yarım kalan hayalleri gerçek olacak
Eskişehir'de yaşayan, doğuştan hidrosefali hastası olan genç kız, Adana'da Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi'nde nöroendoskopi sistemiyle...

Eskişehir'de yaşayan, doğuştan hidrosefali hastası olan genç kız, Adana'da Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi'nde nöroendoskopi sistemiyle yapılan ameliyat sayesinde sağlığına kavuştu.

Eskişehir'de dünyaya gelen Esma Nur Hıncal, doğuştan hidrosefali hastalığı olduğu için 23 yıllık ömrünü hastanelerde geçirdi. Daha önce bu rahatsızlıktan kafasına şant takılarak tedavi olmaya çalıştı. Ancak genç kız sürekli baş ağrısı, halsizlik, yüzünden normal hayatını idame ettiremedi. Hatta genç kız güçlükle liseyi bitirerek çok istediği üniversiteye de hastalığı nedeniyle gidemedi. Bu nedenle hastalığın başka türlü tedavisi için araştırma yapan aile Adana'da Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahi Anabilim Dalı Başkanlığında nöroendoskopi yöntemiyle hidrosefali hastalarının tedavi edildiğini öğrendi.

Genç kız, annesi Aysel Hıncal (49) ile birlikte hastaneye geldi. Genç kızı Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Derviş Mansuri Yılmaz muayene etti. Yılmaz, Hıncal'a nöroendoskopi uygulanabileceğine karar verdi. Bir süre sonra da genç kızın şantı çıkartılarak onun yerine nöroendoskopi yöntemiyle hastalığına müdahale edildi. Genç kız kısa sürede sağlığına kavuşurken şiddetli baş ağrıları ve halsizlik şikayetleri de geride kaldı. Hıncal, artık yarım kalan hayallerini gerçekleştirmek istediğini, liseyi bitirdikten sonra üniversiteye gidemediğini en büyük hayalinin üniversitede güzel bir bölüm kazanarak geleceğe ilk adımını atmak istediğini belirterek doktoruna sarılıp ona teşekkür etti.

Yılmaz ise endoskopik sistemlerinin, ufak kamera sistemleri ile ameliyat yapılması hali olduğunu bu sistemlerin öncelikli olarak genel cerrahi, kulak, burun, boğaz gibi branşlarda başladığını belirterek, "Tabii ki teknolojinin ilerlemesiyle beyin cerrahisinde de son on beş, yirmi yıl içinde nöroendoskopi hayli kullanım imkanı bulmuştur. İki grup rahatsızlıkta endoskopi kullanılmaktadır. Birincisi beynimizin içinde bulunan sıvı, dolu boşluklara yönelik ameliyatlar. Örneğin hidrosefali denilen aşırı sıvı birikmesinin tedavisinde günümüzde ilk seçilen yöntem nöroendoskopik girişimdir. Bir şant takılması yerine endoskopla kanal açılmaktadır. Yine beyin dokusu içinde sıvı barındıran kistlerin tedavisinde, artık kafatasının açılması ameliyatları tarihte kalmış ve endoskopi ile tedavi uygulanmaktadır. Hidrosefali, beyin dokusu içinde sıvı birikmesi ve bunun beyin dokusu üzerine baskı yapması ile kendini göstermektedir. Baskı altında kalan beyin dokusu zarar göreceği için, bu basıncın düşürülmesi ve sıvı devir daiminin sağlanması gerekir. İşte bu yolda endoskopi, uygun bir cerrahi tedavi yöntemidir. Nöroendoskopinin birincil yararı hastanın vücudunda, oldukça ufak bir giriş noktasından girdikleri için, yara ve kemik iyileşmesi çok süratli olmaktadır. İkincisi hastayı sarsmayan bir cerrahi girişimi olduğundan hastanede kalış süresi ve hastanın tekrar günlük hayatına uyum sağlayabilme süresi son derece kısa olmaktadır. Bu nedenle de nöroendoskopik girişimler gittikçe artan oranda tercih edilmektedir. Genç kızımıza da bu sistem uygulanmıştır" dedi.

Kaynak: Haber Kaynağı
Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İstanbul Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim