Usta sanatçı, Teşvikiye Camii'nde kılanan cenaze namazının ardından defnedilmek üzere Kanlıca Mezarlığı'na götürüldü. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'da cenazeye katılan isimler arasında yer aldı.
Usta sanatçı için ilk tören Cemal Reşit Rey'de düzenleniyor. Kayahan için 1 dakikalık saygı duruşu ile başlayan tören'in sunuculuğunu Suat Suna üstlendi.
Eşi İpek Açar, kızları Aslı Gönül ve Beste'nin yanı sıra Nilüfer, Sezen Aksu, İskender Paydaş, Mirkelam, İzzet Öz, Betül Demir, Arif Sağ, Hakan Peker tören alanındaki yerlerini aldılar.
Törenin ardında Kayahan'ın cenazesi, Teşvikiye Camisi'ne gönderildi.
‘Babam bana hakkını helal etsin’
Cemal Reşit Rey'deki törende canlı yayına katılan kızı Beste Açar kendisi için yazılan "E bebeğim" şarkısının hikayesini anlattı:
"Bir gün işten gelmiş. Her gün beni öperdi gelir gelmez. Bana 'E bebeğim' şarkısını yazmış. Onu çok sevdiğimi, her şey için teşekkür ettiğimi söylemek istiyorum. Babam bana hakkını helal etsin. Çok iyi kalpli, herkesin muhteşem bir ders aldığı insandı. Büyük oğlu 17 yaşında. Keşke küçük oğlum da onunla uzun vakit geçirebilseydi.
‘İpek Hanım'a çok teşekkür ediyorum’
Yarım kaldı bazı şeyler. Ama Allah'ın takdiri. İnşallah şimdi mutludur ve huzurludur. Onu çok seveceğiz. Eşi İpek (Açar) Hanım'a, sevenlerine, hastaneye, doktorlarına onu seven herkese çok teşekkür ediyorum."
Askerlerin omzunda çıkarıldı
Okunan duaların ardından Kayahan’ın cenazesi askerlerin omuzunda tören salonundan çıkarıldı.
Kayahan'ın Türk bayrağına sarılı tabutu, sahnede hazırlanan platforma konuldu. Üstü çiçeklerle süslenen tabutun önünde sanatçının yakınları, sevenleri dua etti.
Tören sırasında sanatçının seslendirdiği şarkılar eşliğinde Kayahan ile ilgili slayt gösterisi sunuldu.
Tören öncesi basın mensuplarının soruları üzerine sanatçının eşi İpek Açar, konuşamayacak kazar üzgün olduğunu söylerken, sanatçı Nilüfer de çok üzgün olduğunu belirtti.
Nilüfer, Kayahan ile 14 Şubat'ta birlikte sahneye çıktıklarının hatırlatılması üzerine, "İyi ki yaptık o konseri" dedi.
Sanatçı Arif Sağ, "Adına lanet diyebileceğimiz bu hastalığa 20 yıl dayandı. Acılarımızı tazelemekten, üzüntülerimizi anlatmaktan başka bir şey diyemiyoruz. Kayahan pop müziği sanatçısı falan değildi. Anadolu topraklarındaki genel anlamda hem edebiyat hem de müzik açısından Türkiye'nin tümünü keşfetmiş bir sanatçıydı" diye konuştu.
Saygı duruşunun ardından törenin sunuculuğunu yapan Suat Suna, Kayahan'ı 19 yaşından beri tanıdığını belirterek, şunları söyledi:
"Benin için sanatçılığının ve yazdığı eserlerin ötesinde bir çok konuda fikir veren, yol gösteren biri olmuştu. Hep de öyle olacak. Hayranlık beslediğim çok tarafı vardı. En önemli özellikleri arasında doğruluğunu ve dürüstlüğünü söyleyebiliriz. Artık eskisi gibi bir bütün olamayan, temel değerlerimizi sarsmaya çalıştıkları bugünlerde çok birleştirici bir insanı kaybettiğimiz için üzgünüm. 'Yolu sevgiden geçen herkesle bir yerde buluşuruz' sözünde sadece sevgiyi görmemek lazım. Buluşmak da çok önemli. Bizim böyle buluşturmayı hedefleyen sanatçılara daha çok ihtiyacımız var. Şarkılarında sadece aşkı değil, başka şeyleri de görmek lazım. Bugün onun için yazdığım yazıda, 'Popüler müziğin son delikanlısı' diye başlık koydum. Gerçekten de öyleydi. Benim için babamın vefatından sonra ikinci bir babaydı. Benim için milletimiz için çok büyük bir kayıp. Çok daha uzun yaşamalıydı. Muhteşem şarkıları hayatlarımızın içinde hep yer alacak. Biz o şarkılarla yine sevmeye devam edeceğiz."
Müzisyen İskender Paydaş, Kayahan'ın vefatını kabullenmekte zorlandığını ifade ederek, sanatçıyla ilgili anısını anlattı.
Paydaş, duygularını şöyle dile getirdi:
"Sanatla ilgili yolculuğumda önemli kilometre taşı oldu. Hep ona bağımlı kalarak ne yaptıysan yaptım. Bana 'Notalarını dinleyenler, bu iskeleyi , vapuru, notalarını görmeden, müziğinde bunu hissedecek' dedi. Ben bunun nasıl bir şey olduğunu yıllarca anlayamadım. Yavaş yavaş bunu anladım ki gerçekten sanatın farklı çağrışımlar, birbirinden farklı yorumlarla aynı şey olduğunu anlattı. Bu evrensel sanatçıların yoludur. Onun üzerinden gitmeye çalışıyorum. İlk günden beri nasıl ahlaklı dürüst bir insan olduğunu gördüm ve iyi sanatın yüksek ahlak ve insanlık değerleriyle yapılabildiğini gördüm. Aramızdan erken ayrıldı ama çok büyük bir sanat bıraktı. Onu taşımak İpek Açar'ın, biz öğrencilerinin yükümlüğünde. Büyük bir sanatçıyı yitirdik."
Müzik yapımcısı İzzet Öz, "Ah Kayahan. Kayahan gerçekten çok önemli bir dostumdu. Gençlik yıllarımda tanışma olanağı buldum" diyerek sanatçıyla ilgili anılarını anlattı.
Kayahan'ın, her şeyiyle iyi bir yorumcu, müzisyen ve iyi bir dost olduğunu vurgulayan Öz, "Onunla pek çok çalışmaya imza attım. Bestelerin efendisini ne yazık ki bugün yitirdik. O daima bizlerle birlikte olacak. Onun eserleri ömür boyu sürecek. Biz ve daha sonraki nesillerce dinlenecek. Onun yaptıklarını uzun yıllar takip edeceğiz, izleyeceğiz. Gönül adamımız bizim gönlümüzde" dedi.
Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar, 14 Şubat'ta Nilüfer ile Kayahan'ın bir araya gelişine tanıklık edildiğini belirterek, sanatçının kısa süre önce operasyon geçirmesine rağmen "Dinleyicilerimle helalleşeceğim" diyerek sahneye çıktığını anlattı.
Hazinedar, 14 Şubat Sevgililer Günü'nde, insanların son kez Kayahan'ı dinlediğini belirtti.
Konuşmaların ardından dua edildi. Bu sırada sanatçının eşi İpek Açar ve Nilüfer'in gözyaşlarını tutamadığı görüldü.
Törene, Kayahan'ın eşi İpek Açar, kızı Aslı Gönül, Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Haluk Dursun, Arif Sağ, Hakan Peker, Suat Suna, Erol Köse, Nilüfer, Sezen Aksu, İskender Paydaş, Hakan Aysev'in de aralarında bulunduğu sanatçılar ile sevenleri katıldı.
Törenin ardında Kayahan'ın cenazesi, Teşvikiye Camisi'ne gönderildi.
