Suudi Arabistan uçaklarının Suriyeli sığınmacılara insani yardım taşıdığını bildiren Davutoğlu, Türkiye’nin Suriyeli muhalefete verdiği desteğin temelinde “yeni bir Suriye kurulması iradesi” bulunduğunu vurguladı.
BEŞ AY SONRA İKİ CÜMLE
Kart’ın şubat sonunda Meclis gündemine getirerek Başbakan Tayyip Erdoğan’a yönelttiği soruları beş ay sonra Dışişleri Bakanı Davutoğlu kısa bir metinle yanıtladı. Davutoğlu, Suudi C-130 hareketliliğini şöyle açıkladı:
“Muhtelif ülkeler ülkemizde bulunan Suriyeli sığınmacılara insani yardım taşımak amacıyla ülkemiz havalimanlarına iniş/kalkış izin başvurularında bulunmakta olup, Suudi Arabistan da bu ülkeler arasında yer almaktadır. Türkiye’nin Suriye halkına ve muhalefetine olan desteğinin temelinde demokrasinin, barışın ve huzurun egemen olduğu yeni bir Suriye’nin kurulmasına katkıda bulunma iradesi ve sorumluluğu yatmaktadır. Suriye’nin yeniden istikrara kavuşması, dost ve kardeş Suriye halkının barış ve huzur içerisinde bir arada yaşayabilmesi asıl temennimizdir.”
ÇOKTAN TARAF OLDUK
Kart ise kendisine ulaşan duyumlara göre 18 Nisan itibariyle bu tür 16 uçuş yapıldığını ileri sürdü. Kart şunları söyledi:
“Benzeri uçuşlar 15-17 Ağustos tarihlerinde de gerçekleştirilmiştir. Bilgi ve görüntüler elimizde mevcut. Anayasa ihlallerinin mütemadi bir hal aldığı görülmektedir. Esenboğa Havaalanı’ndaki gelişmeler son derece önemlidir. Esenboğa Havaalanı’nın Suriye’deki çatışmalar ya da Suriye’ye yapılacak müdahale için lojistik üs olarak kullanıldığı görülmektedir. Türkiye çoktan savaşın tarafı konumuna getirilmiştir. Fiili durum budur. Anayasanın 92’nci maddesi ihlal edilmektedir. Yeni bir Suriye inşa etmekten söz eden hükümet aslında Suriye olayına nasıl taraf ve müdahil olduğunu açıklamaktadır. Yeni Bir Suriye inşa etme yetkisinin Anayasa’da ve uluslararası hukukta karşılığı var mıdır? Bir ülkenin komşu ülkeye yönelik böyle hedefler içinde olmasının uluslararası hukukta yeri olabilir mi?”
