Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin, 136 yıllık odanın Antalya'nın dünyaya açılan penceresi olduğunu söyledi.
ATSO'nun Ekim ayı meclis toplantısı Meclis Başkanı Süleyman Özer başkanlığında gerçekleştirildi. Toplantıda bazı meclis üyeleri kriz döneminde yönetim kurulu başkanın makam odasının yenilenmesini doğru bulamazken, bazıları ise bu konunun konuşulmasının bile yersiz olduğunu dile getirdi.
Çetin: "Giderken götürecek değilim"
Konun üzerine Çetin, "Bu oda 136 yıllık odadır. Neyin harcanıp neyin harcanmayacağını herkesten daha iyi bilirim. Burası Antalya'nın dünyaya açılan penceresidir. Şu anda ödenmiş avanslardır. O odanın ne halde olduğunu daha önceki arkadaşlar çok daha iyi bilir. Yakışmayan bir odaydı. Biz mümkün olduğu kadar iktisatlı olmaya çalışıyoruz. Bu odayı kendime yapmadım. Ticaret Sanayi odasınındır. Türkiye'ye heyet geldiği sizin kurumunuzdur. Hepsi 218 bin liradır. Burası Türkiye'de en çok ziyaret edilen bir odadır. Bu ihtiyaç olmasa ben zaten yapmazdım. Bunu da giderken götürecek değilim" dedi.
"Beni yıpratmaz, ama 136 yıllık odamızı yıpratır"
Davut Çetin, "ATSO'da makam odası gerginliği" temalı haberlerin kendisini çok üzdüğünü ifade ederek, "Bu odayı yıpratmak için basına nasıl verildi? Herkesin bunu çok iyi bilmesi lazım. Bu oda Nefes Kredisi'ne 300 milyon lira para ayırdı. 2 milyon lira varlığımız vardı. Bu oda Nefes Kredisi'ne en çok çalışan odadır. Biz bunları yaparken hiç kusura bakmayın en ince detayına kadar düşünüyoruz. Bu kara leke olarak kalacak. Bunu daha fazla konuşarak birbirimizi yaralamayalım. Ben 20 yıldır buradayım. Makam arabası olmuş olmamış, gelen yönetimde bana makam arabasını değiştir diyen arkadaşlar vardır. Beni hiç yıpratmaz. Ama 136 yıllık kuruma böyle haksızlık yapmayın." Mecliste, makam odası konuşmalarının ardından ise odanın yapmış olduğu çalışmalar konuşuldu. İnovasyon merkezinde hızlı bir şekilde ilerlediklerini belirten ATSO Başkanı Çetin, bir milyon liraya yakın yatırım yaptıklarını söyledi. Elektrik-elektronik, mekanik, yazılım ve tasarım merkezi olmasını hedeflediklerini söyleyen Çetin, inovasyon merkezinin ayrıca kuluçka merkezi gibi de hizmet vereceğini kaydetti.
"Hanover'de üst düzey bir katılım olacak"
Şuanda üzerinde çalıştıkları konudan bahseden Çetin, "Önümüzdeki ay Almanya'da Hanover Ticaret Odası ile ortak toplantı yapmaktır. Bu toplantı için Valimizin desteğini aldık. Hanover'de üst düzey bir katılım olacak. Almanya ile ilişkilerimizin iyileşmesi özel sektör temaslarına yansımaktadır. Yarın bir Alman Ekonomi bakanı işadamı heyetiyle Türkiye'ye geliyor. Biz de orada Alman iş dünyasının Türkiye'ye bakışını göreceğiz ve Antalya'ya yatırım için davette bulunacağız" dedi.
Dünya rekabet gücü endeksi 2018 raporunun yeni açıklandığını bildiren Çetin, Türkiye'nin rekabet gücünde 61'inci ülke olduğunu kaydetti. Çetin, "Türkiye'ye 61'inci ülke olmak yakışmaz. 30 ve 40 arasında Şili, Slovenya, Portekiz, Polonya gibi ülkeler bulunuyor. 40'larda Suudi arabistan, Rusya, Endonezya gibi ülkeler var. Beş yıl içinde 61'inci sıradan hiç olmazsa 30'lu sıralara gelmeliyiz" dedi.
"Akıllı ve yeşil bina hedefleri olmalıdır"
Antalya Dijital Veri Yönetim Merkezi kurulması gerektiğini dile getiren Çetin şu ifadeleri kullandı:
"Turizmde akıllı destinasyon stratejisi, yapay zeka ile küresel tanıtım, akıllı kart ve mobil uygulamalar ile dijital turizme hazırlanmalıyız. Tarımda akıllı seracılık, akıllı örgütlenme modelleri, dijital tarım birimiyle büyük veri analizi altyapısını kurmalıyız. Ticarette dijital cadde, akıllı alışveriş kartı, akıllı kiosklar gibi projelere başlamalıyız. Teknoloji sektörlerinde kümelenme modellerine geçmeliyiz. Antalya'da bilişim ve tasarım gibi yüksek katma değer alanlarına yönelmelidir. 2023'te Antalya toplu taşıma sistemi değişmiş olmalı, metro ağı yapılmalıdır. Antalya'nın yeşil alan hedefleri revize edilmelidir. Antalya'nın karbon emisyon azaltımı, akıllı ve yeşil bina hedefleri olmalıdır"
"Ekonominin toparlanması zaman alacaktır"
Piyasada sorunların arttığına dikkat çeken Çetin, dövizde hareket azaldığını söyledi. Çetin, "Tüketici güveni azaldığı için birçok sektörde ciddi durgunluk başladı İçeride halen güven kaybı devam etmektedir. Fiyat artışları halkı ürkütmüştür. Döviz düşünce döviz alımları artmaktadır. . Ekonominin toparlanması zaman alacaktır. Şu anda en önemli konu ertelenen kredilerin, geri dönmeyen döviz kredilerinin yaratacağı yüktür" şeklinde konuştu.
