CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Rum Ortodoks Patriği Bartholomeos, Ermeni Patrik Genel Vekili Başepiskopos Aram Ateşyan, Süryani Katolik Patrikvekili Yusuf Sağ, Süryani Ortodoks Kilisesi Mor Filiksinosu Metropolit Yusuf Çetin ve Türkiye Museviler Hahambaşı İzak Haleva ile Sait Halim Paşa Yalısı’nda öğle yemeğinde bir araya geldi.

Yemek sonrasında Kılıçdaroğlu basın mensuplarının sorularını cevapladı.

İşte Kılıçdaroğlu’nun sözlerindne satır başları:

“Ruhani liderlerle bir araya geldik. Büyük ölçüde onların sorunlarını dinledik. Sorunların bir kısmının yasalardan bir kısmının uygulamalardan kaynaklandığını ifade ettiler. CHP olarak hiç kimsenin yaşam tarzına müdahale etmemeyi, etnik kimliği inancıyla sorgulamamayı temel ilke edindiğimizi, huzur ve barış içinde yaşamak istediğimizi ifade ettik. Aktardığımız sorunların bazıları önümüzdeki günlerde milletvekili arkadaşlarımız tarafından parlamentoda gündeme getirilecek. 

"PERiNÇEK’İN YARGILANMASI DOĞRU DEĞİL"

Sayın Perinçek’in açıkladığı bir düşünce dolayısıyla yargılanmasını doğru bulmuyoruz. Düşünce özgürlüğünün arkasında durmak zorundayız. Bu bağlamda görüşülecek olan davanın da olumlu sonuçlanacağı kanısındayım. 

Pek çok sorun var aslında dile getirilen. Günlük yaşamda karşılaşılan sorunlar, kullanılan dilde yaşanan sorunlar var. Aslında baktığınız zaman aydın olan insanların, yüreğinde insan sevgisi olan insanların duyarlı olması gerekiyor. Aslında medyanın da bu konuda duyarlılığı var. Toplumun değişik kesimlerince sergilenmesi gerekiyor. 

Yunanistan’daki seçimler bize göre son derece güzel. Aynı dünya görüşünü paylaşan iki siyasal parti olarak ifade edeyim, Yunanistan’da başarı kazanması elbette ki güzel.

KADIKÖY'DEKİ UYGULAMA

Kadıköy belediyesinin uygulamasından herhangi bir bilgim yok. Onu gidince bende merak ediyorum, hangi gerekçeyle yayınlanmış bakmamız gerekiyor.

7 Haziran’dan sonra umuyorum demokrasimizi güçlendirecek önümüzdeki sorunları aşabilecek yeni bir yönetim gelir. CHP olarak bu konuda kararlılıkla çalışıyoruz. Dün pazardı. Biz MYK üyeleri olarak çalışmalarımızı sürdürdük. Güzel projelerimizle halkın önüne çıkacağız. Tek istediğimiz şu, bizi kutuplaştıran, ötekileştiren, birilerinin yaşam tarzına müdahale eden, sorgulayan yargılayan bir siyaset anlayışına yer vermeyelim. 77 milyon yurttaşın asıl üzerinde durması gereken nokta bu. İşsizlik sorunu var, ne söyleyeceklerse onu masaya yatırsınlar. Kimsenin inancını kimsenin etnikkimliğini siyasete malzeme etmesinler. Buradan seslenmek istiyorum, sizin inancınızı kimliğinizi siyasete malzeme eden siyasi parti bilin ki bu ülkeye ihanet eden partidir. 

Kutuplaştırıcı siyaset toplumu geriyor. Birbirimizi düşman olarak görmeye başladık. Bunu yapan siyasetçiye güven vermeyin, oy vermeyin, cezalandırın oylarınızla. Beraber yaşamak istiyorsanız, işsizliği defetmek istiyorsanız yeni bir siyaset anlayışına ihtiyacımız var. sosyal demokrasidir, halkın partisidir. Biz toplumun her kesimini kucaklamak istiyoruz. Hiçbir kesime sert bir üslup kullanmamaya özen gösteriyoruz. Siyaset kişisel çıkar alanı olmamalı.”