• BIST 9693.46
  • Altın 2511.683
  • Dolar 32.5751
  • Euro 34.7761
  • İstanbul 15 °C
  • Ankara 22 °C
  • İzmir 21 °C

Uzmanından tüp mide operasyonu tavsiyeleri

Uzmanından tüp mide operasyonu tavsiyeleri
Operatör Doktor Erol Vural, vücut kitle indeksi (VKİ), 35'ten fazla olan ve tip 2 diabet, hipertansiyon, karaciğer yağlanması ve uyku apnesi gibi rahatsızlıkları...

Operatör Doktor Erol Vural, vücut kitle indeksi (VKİ), 35'ten fazla olan ve tip 2 diabet, hipertansiyon, karaciğer yağlanması ve uyku apnesi gibi rahatsızlıkları olanlar için tüp mide operasyonu önerildiğini söyledi. Tüp mide operasyonunun söz konusu rahatsızlıklar olmadan, vücüt kitle indeksi 40 ve üzeri olan bireyler, miktar olarak çok ve katı besinlerle ve özellikle ağırlıklı olarak hamur işi ve et ile beslenenler için de uygun bir operasyon olduğunu aktaran Vural, "Bunun haricinde süper obez denilen (VKİ> 55) kişiler için de ilk aşama ameliyatı olarak uygulanır." dedi.

Tüp mide ameliyatı hakkında bilgi veren Op. Dr. Erol Vural, söz konusu operasyonda, mideninin büyük kenarının boydan boya kesilip çıkarıldığını belirterek, "Yani mide hacmi yaklaşık olarak yüzde 70-80 oranında küçültülür. Boydan boya küçültülerek çıkarılan mide uzunlamasına tüp şeklinde bir görünüm aldığından operasyona tüp mide ameliyatı denmektedir." diye konuştu.

Tüp mide ameliyatının obez ve morbid obez bireylerde günümüzde uygulamasının ve tolere edilebilirliğinin yanısıra fizyolojiyi (doğal mide-barsak yapısını) çok bozmadığından ilk tercih edilen operasyon olduğunu aktaran Vural, şöyle devam etti:

"Özellikle superobez bireylerde bilinen gastrik by-pass ve biliopankreatik diversiyon gibi operasyonlarının uygulanması mümkün olmayan durumlarda operasyon öncesi belli bir miktarda kilo verdirmek hedefiyle iki aşamalı bir operasyonunun ilk aşama olarak da uygulanır. Tüp mide ameliyatında, iki sistem ile kilo kaybı yaşanır, bunlar; mide hacminin küçültülmesi ile mekanik bir sınırlandırma ve midenin başlangıc kısmındaki Ghrelin şeklinde ifade edilen ve iştahımızı kontrol edem bir hormonu üreten mide dokusunun alınmasıdır. Böylece hormonsal bir değişiklik meydana gelir. İştahımız azalır. Bu durumda da kilo kaybı yaşanır."

Vural, tüp mide operasyonları kapalı yani laparoskopik yöntemle yapıldığını ifade ederek, operasyonun ayrıntıları ile ilgili olarak da "Ortalama olarak yarım santimlik, 5 tane küçük delikten girilerek uygulanmaktadır. Bu sebeple de hasta hem ameliyat sonrası çok daha çabuk toparlar hemde ameliyat sonrası vücüdünda ameliyat izi yok denecek kadar azdır. Dikiş sırasında olabilecek bir kaçağı tespit etmek için mide özel bir boya ve hava ile şişirilir. Bu sayede olabilecek kaçakları engellemek mümkündür." şeklinde konuştu.

Op. Dr. Vural, tüp mide ameliyatının avantajlarını da şöyle sıraladı:

• Kapalı yöntemle yapılması sayesinde iyileşme süreci kısalır,

• Hasta kapalı yöntemle ameliyat olduğundan ağrı ve acı hissi azalır, hastanede yatış süresi kısalır.

• Mide hacmi küçültülür ancak işlevi değiştirilmez. Bu sayede her besin grubundan az oranlarda tüketilmesi sağlanır.

• Ghrelin yani açlık hormonu üretilen midenin fundus bölgesi kesilip çıkartıldığı için doğal olarak iştah da azalmış olur ve kilo kaybı yaşanır.

• Pilor (mide kapakçığı) muhafaza edildiği için, dumping sendromu engellenir. Besinler mideyi daha geç terk eder. Bu sayede de daha uzun süre tokluk hissinin yaşanması sağlanır.

• Ülser riski minimumdur.

• İkili operasyonlar için uygun çok yüksek VKİ ne sahip kişilerde (VKİ> 55 kg/m2) ilk aşama operas-yon için oldukça etkili neticeler sağlar.

• Tüp mide operasyonu daha sonra ikinci bir operasyon ile bypassa ve doudenal switche dönüştü-rülebilir. (Ayrıntılı bilgi için http://drobezite.com/tup-mide-ameliyati/)

TÜP MİDE AMELİYATINDA KAÇ KİLO VERİLİR?

Operasyondan sonra hastanın 1-2 senelik dönem içerisinde fazla kilolarının yüzde 70 ile yüzde 90 oranı kaybettiğini aktaran Vural, "Kilo vermek, kişinin ameliyattan sonraki davranışları ile büyük ölçüde ilişkilidir. Bu sebeple de ameliyattan sonra beslenme düzeni ve kilo verme süreci önemlidir ve operasyon sonrası profesyo-nel bir ekip tarafından takip edilmesi gerekir." uyarısında bulundu.

TÜP MİDE AMELİYATI KİMLERE UYGULANIR?

Vural, tüp mide ameliyatının uygulanacağı kişilerle ilgili olarak da şu bilgileri verdi:

"Tüp mide operasyonu VKİ 35′ten fazla olan ve beraberinde yandaş bir hastalığı olan ( tip 2 diabet, Hipertansiyon, karaciğer yağlanması, uyku apnesi, trigliserit ve kollesterol yüksekliği ) veya bunlar olmadan vücüt kitle indexi 40 ve üzeri olan bireyler miktar olarak çok ve katı besinlerle ve özellikle ağırlıklı olarak hamur işi ve et ile beslenen, hastalar için daha uygun bir operasyondur. Bunun haricinde süper obez denilen (VKİ> 55) kişiler için de ilk aşama ameliyatı olarak uygulanır. Uygulaması diğer obezite ameliyatlarına göre daha kolay olan hasta için tolere edilmesi çok daha iyi olan bu operasyonun obeziteyi gidermede başarısı klasik zayıflama programları, diet, egzersiz ve spor gibi yöntemlerden çok daha başarılıdır çünkü diğer tüm yöntemler bireye ve onun iradesine bağlıdır dolayısıyla devamlı yüksek motivasyon gerektirir kilşinin ruhsal durumu değişdiğinde, moti-vasyonu kaybettiğinde klasik yöntemleri devam ettiremez halbuki cerrahi işi hastaya yada onun morivasyonuna bırakmaz 7 gün 24 saat nöbeti kendi tutar iştah hormonuda alındığından kişinin hem canı hem yemek istemiyecek hemde mide hacmi küçültüldüğünden çabucak doyacaktır. Bu nedenle cerrahi operasyonlar en başarılı ve en kalıcı kilo verdirme yöntemleridir. Her cerrahi operasyonda olduğu gibi bu cerrahi operasyonunda minimalde olsa riskleri vardır ama obezite ve onun yandaş hastalıklarının bireyde oluşturduğu riskler ve herşeyden önemlisi kalitesiz yaşam çok daha risklidir. (Kaynak: http://drobezite.com)

Cihan

Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İstanbul Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim