• BIST 9716.77
  • Altın 2427.694
  • Dolar 32.5699
  • Euro 35.0032
  • İstanbul 22 °C
  • Ankara 27 °C
  • İzmir 22 °C

Tutuklu gazetecilere emektar meslektaşlarından selfieli destek

Tutuklu gazetecilere emektar meslektaşlarından selfieli destek
Cezaevinde bulunan gazetecilere destek için tutulan umut nöbeti, emektar gazetecilerin katılımıyla Silivri Cezaevi önünde sürüyor.

Cezaevinde bulunan gazetecilere destek için tutulan umut nöbeti, emektar gazetecilerin katılımıyla Silivri Cezaevi önünde sürüyor. Umut nöbetini bugün eski gazeteciler Nevzat Onaran, Cengiz Erdinç ve Levent Cinemre devraldı. Cezaevi önünde selfie çekerek tutuklu meslektaşlarına destek verenlerden Cengiz Erdinç, "28 Şubat'ı savunmuyorum ama temel hakları 28 Şubat'ı mumla aratır biçimde ihlal ediyorlar. Bunu toplumun gözünün içine baka baka, onların bilme hakkını, tercih hakkını iğfal ederek yapıyorlar." dedi.

Umut nöbetinde sırayı mesleğin eski emektarları aldı. Nevzat Onaran, Levent Cineme ve Cengiz Erdinç, Silivri Cezaevi önünde tutuklu meslektaşlarına destek olmak için nöbet tuttu. Cihan Haber Ajansı'na (Cihan) nöbeti değerlendiren ve görüşlerini açıklayan gazeteciler, gazetecilerin meslektaşlarıyla birlikte işlerini yapmaları gerekirken cezaevinde olmalarından duydukları rahatsızlığı dile getirdi. Emektar 3 ismin değerlendirmeleri şöyle:

Nevzat Onaran: " Türkiye'de ifade özgürlüğünün ne durumda olduğunu anlamak istiyorsak Can Dündar ve Erdem Gül özelinde tutuklu gazetecilere bakmamız lazım. Türkiye'de can ve mal güvenliğinin varlığını öğrenmek istiyorsak Sur'a ve Cizre'ye bakmak lazım"

Cengiz Erdinç: "Dönemler değişiyor, ara dönemler yaşıyoruz. Darbeler,postmodern darbeler, demokrasiye o veya bu biçimde müdahaleler yaşıyoruz. Bu müdahalenin en temel göstergesi de gazetecilerin tutuklanması, soruşturulması ve mesleklerini yapamaz hale gelmesi. Dolaylı olarak toplumun bilme hakkının engellenmesi. Bu biz gazeteciler için yeni bir süreç değil, Cumhuriyet tarihinin hemen her döneminde gezeteciler bir şekilde baskı altında olmuş, cezaevine girmiş, ağır bedeller ödemiş. Ödemeye de bu toplum için devam edecek. Ama 2016 yılındayız dünya bambaşka bir noktaya giderken biz hala ifade özgürlüğünü cezaevi önünde bedel ödeyerekerk, belki vurulan gazetecilerle... Güneydoğu'da da durum farklı değil. Onlar da toplumun bilme hakkını temsil ediyorlar. Hemen her zaman diktatörlüklerin ayırt edici noktası gazetecilere yandaş, terörist, aslında o gazeteci değil, aslında o şöyle aslında o böyle diyerek sahip oldukları aslında yansız olması gereken adalet mekanizmaları, emniyet ve güvenlik mekanizması üzerinden bir takım komplo davalar geliştirmeleri. Bunun dönemleri var, iktidarlar değişiyor. Bu iktidarların mağdurları, mesela 28 Şubat'ın mağdurları bugün iktidarda ama 28 Şubat'tan beter bir özgürlük gasbında bulunuyorlar. 28 Şubat'ı savunmuyorum ama temel hakları 28 Şubat'ı mumla aratır biçimde ihlal ediyorlar. Bunu toplumun gözünün içine baka baka, onların bilme hakkını, tercih hakkını iğfal ederek yapıyorlar"

Levent Cinemre: "İşlerini yaptılar diye halkın bilme hakkını, halkın haber alma hakkını gerçekleştirdiler diye gezeteci arkadaşlarımız içeride. Onların çıkmasını ve çıkıp yeniden eski işlerine, eskisi gibi, yine toplumun bilmesi gereken vahim haberleri, hepimizin bilmesi gerekenleri bize bildirmelerini bekliyoruz"

Tutuklu gazetecilere emektar meslektaşlarından selfieli destek

Tutuklu gazetecilere emektar meslektaşlarından selfieli destek

Tutuklu gazetecilere emektar meslektaşlarından selfieli destek

Tutuklu gazetecilere emektar meslektaşlarından selfieli destek

Tutuklu gazetecilere emektar meslektaşlarından selfieli destek

Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İstanbul Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim