Seminerin açılış konuşmalarını Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Dinçer, eski bakanlardan Brookings Enstitüsü Başkan Yardımcısı ve Institut du Bosphore Bilim Kurulu Eş-Başkanı Kemal Derviş, Bosphorus Enstitüsü "Inovasyon 2030" Komisyonu ve Bilim Kurulu Eş Başkanı Anne Lauvergeon yaptı. Türkiye'nin Avrupa Birliği üyelik müzakereleri kapsamında attığı adımların güçlendirilmesi, Fransa ve Türkiye arasındaki siyasi, ekonomik ve sosyal işbirliklerinin desteklenmesi ve iki ülke arasındaki sivil diyalogun arttırılması amacını güden Bosphorus Enstitüsü'nün 6 senelik semineri, "Avrupa neden önemli? Krizi aşmak ve ortak geleceğimizi inşa etmek" ana temasıyla gerçekleştirildi.
BLOKAJLARN KALDIRMASI ÇAĞRISI
(TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Dinçer yaptığı açılış konuşmasında "Hem Türkiye hem de AB için en önemli sonuç, Türkiye'nin AB üyeliği ile gerçekleşecek. Er ya da geç, AB mevcut ekonomik krizi atlatacak. AB, kendi çıkarlarını gördüğü takdirde laik ve istikrarlı Türkiye'yi ortak olarak talep edecek" dedi. "Türkiye önemli bir enerji koridoru, bir ekonomik merkez ve onu çevreleyen bölgeler için hem ekonomik hem de siyasi olarak mıknatıs olmaya devam edecektir" şeklinde konuşan Dinçer, bu yüzden üyelik müzakerelerinin mutlaka canlandırılması gerektiğini vurguladı. Türkiye'nin üyelik müzakerelerine Fransa'nın desteğinin çok önemli olduğunun belirten Dinçer, "Bu çerçevede de Fransız hükümetine tek taraflı olarak bloke edilen fasıllarla ilgili bu blokajları kaldırması çağrısında bulunuyoruz" ifadesini kullandı.
"TÜRKİYE ENERJİ VE UMUT KAYNAĞI"
Fransa "Inovasyon 2030" Komisyonu Başkanı ve Institut du Bosphore Eş-Başkanı Anne Lauvergeon da Türkiye ile yürütülen müzakerelerin Avrupalıların geleceğinin nasıl inşa edilmesi konusunda fikir verdiğini belirterek, "Türkiye ve AB tarihleri birbiriyle çakışıyor, gelecekleri ortak, Türkiye enerji ve umut kaynağı" diye konuştu.
TEHLİKELİ GERİLİMLERİN YENİDEN CANLANDIĞINI GÖRÜYORUZ
Brookings Enstitüsü Başkan Yardımcısı ve Institut du Bosphore Bilim Kurulu Eş-Başkanı Kemal Derviş ise Türkiye'nin eskisine kıyasla çok daha gergin ve zor bir dönemde bulunduğunu belirterek, "Dünya yönetişiminin zaafa uğradığını ve tehlikeli gerilimlerin yeniden canlandığını görüyoruz" dedi. Derviş, öte yandan Rusya'nın hala çok güçlü bir ülke olduğunu değinerek, küresel düzeyde Rusya'yla gerilimin en endişe verici gerilim olduğunu söyledi.
