• BIST 9008.98
  • Altın 2281.851
  • Dolar 32.3198
  • Euro 35.0518
  • İstanbul 19 °C
  • Ankara 13 °C
  • İzmir 20 °C

'Türkiye ihracatta 2012 yılı değerlerine döndü'

'Türkiye ihracatta 2012 yılı değerlerine döndü'
2014 yılı başından beri düşüş seyrinde olan ihracat, 3,5 yıl önceki seviyesine geriledi.

2014 yılı başından beri düşüş seyrinde olan ihracat, 3,5 yıl önceki seviyesine geriledi. Kasım ayı itibariyle 145,2 milyar dolarlık ihracat yapan Türkiye, bu rakama 2012 Ağustos ayında ulaşmıştı. Ağustos 2012'de toplam 143,9 milyar dolarlık ihracat yapılmıştı. İhracattaki düşüşe dikkat çeken Özyeğin Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonomi ve Uluslararası İşletmecilik ve Ticaret Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ümit Özlale, ihracat gelirlerinde 2012 değerlerine dönüldüğünü söyledi. Özlale, "İhracatta maalesef 2012 Ağustos ayı seviyelerindeyiz. Sorunların bu şekilde devam etmesi halinde altı yıl öncesinin de gerisine dönebiliriz." dedi.

Ege İhracatçı Birlikleri'nin (EİB), "2015 Değerlendirmeleri ve 2016 Öngörüleri" konulu toplantısına katılan Prof. Dr. Özlale, ekonomik göstergeler üzerinden değerlendirmelerde bulundu. Türkiye'de ihracat ve sanayiyle uğraşmanın "deli işi" olduğunu ileri sürerek, "1998 yılında kadar sanayileşme hızlıydı fakat daha sonra yavaşladı. Son 12-15 senede ise ciddi bir ivme kaybı yaşandı. Kur, faiz, borsa üçgeninde debelenmemiz de bundan, çünkü ne üreteceğimizi bilemediğimiz için bu üçgen içinde düşünüp duruyoruz." diye konuştu.

'2016'DA PARA GELECEKSE YÜKSEK FAİZLİ OLACAK'

Türkiye'den 2015'te önemli miktarda yabancı sermaye çıkışı olduğunu belirten Ümit Özlale, şöyle devam etti: "Ülkemize 2016'da para gelecekse yüksek faizle gelecek. Türkiye'den sermaye çıkışının artması halinde en fazla zarar görecek ülkelerin başında biz geliyoruz. Buna ek olarak dolara karşı yapılacak bir atağa karşı Merkez Bankası'nın yeterli rezervi yok. İşadamları uzun süredir günü kurtarıyor fakat karşılaşılabilecek faiz artışları bir tehdit oluşturuyor. O açıdan 2016, siyasi gerginlik istenmeyecek bir yıl olacak. Özel sektörün de yüksek faizlerle borcunu çevirebilmesi, temel sorunların başında gelecek. İhracatta ise maalesef 2012 Ağustos ayı seviyesindeyiz. Sorunların bu şekilde devam etmesi halinde altı yıl öncesinin de gerisine döneceğiz ki bu da hiç iyi bir şey değil."

'RUS PAZARI 2020'YE KADAR BİZE KAPALI'

Rusya ile yaşanan krizin ihracata etkisine de değinen Prof. Dr. Özlale, "Bizim ihracatçımız için en önemli pazarlardan biri Rusya. Bu ülkeyle aramızdaki ticarete baktığınızda, uçak aslında 2015'ten itibaren düşmeye başladı. Doların ruble karşısında değer kazanmasıyla zaten işler kötüye gitmeye başlamıştı. Petrolün 36,7 dolara düştüğü bir dönemde, Rusya'nın ekonomisinin hemen toparlanmasını bekleyemeyiz. Rusya'nın istediği büyümeyi yakalaması için petrolün varil fiyatı 60 dolarlara çıkmak zorunda ama bu da çok zor. İhracatçılarımız ise hem küresel kriz hem de Rusya ile yaşananlar nedeniyle zor bir dönem yaşayacaktır. Bu nedenle ihracatçılarımız, yeni pazarlara entegre edilmeli. Yaşananlar, Rusya pazarının 2020'ye kadar bizimle olmayacağını gösteriyor." diye konuştu.

'ÜRETTİĞİMİZİN YARISI İTHALATA GİDİYOR'

Türkiye sanayisinin dünya sıralamasında artık ilk 15 ülke içinde yer almadığını söyleyen Özlale, ekonominin lokomotif sektörü olan sanayinin ithale bağımlı olduğunu, bunun da Türkiye'nin önemli meselelerinden biri olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Özlale, "Bugün ürettiğimiz her 100 liralık ürünün 50 lirası, ne yazık ki ithalat olarak gidiyor." ifadelerini kullandı. Asgari ücretin maliyetinin de can acıtıcı olacağını dile getiren Özlale, şunları söyledi: "Verimlilik rakamları, reel ücretin çok altında. Bu nedenle asgari ücreti arttırmak çok doğru değil. Bu da rekabet gücümüzü azaltacak bir etmen. Rekabet edemeyince de cari açığımız artıyor, yani doğru sanayi politikası, doğru ticaret politikasıyla birleştirilemeyince cari açık artmaya devam ediyor."

'YABANCI SOMUT ADIM İSTİYOR'

Yabancı yatırımcıların somut bir adım görmek istediğini de aktaran Prof. Dr. Özlale, "1 Kasım seçimlerinden sonra araba satın alma ihtimali, aylık bazda yüzde 26 arttı. Konutta ise bu oran yüzde 36 oldu. Hane halkının beklentisi bu. Bunun karşılanması için iyi bir büyüme hikayesi yatırımcıların önüne koyulmalı. İşsizlik verilerine baktığınızda da işler iyi gitmiyor. İstihdam kaybı yaşanırken asgari ücreti arttırırsanız, bunun sonucu kayıtdışı olur, bu çok net. İşsizlik rakamlarımızın yüzde 10'da kalması için bile ülkenin her yıl 750 bin kişiye istihdam yaratması gerekir ama potansiyelimiz bunun oldukça altında kaldı." şeklinde konuştu.

'Türkiye ihracatta 2012 yılı değerlerine döndü'

'Türkiye ihracatta 2012 yılı değerlerine döndü'

Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İstanbul Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim