Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Sebahat Tuncel, Doğu ve Güneydoğu'daki çatışma ve çözüm sürecini değerlendirerek, "Hendeklerin kapatılmasını mı istiyorsunuz, kapatalım. Bir yol var, çok masrafsız. İnsan ölmeyecek, doğa ölmeyecek: Kürt halkı önderi Öcalan'la müzakereye başlamaktır." dedi.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) 6. Genel Kurulu, İnşaat Mühendisleri Odası'nda (İMO) başladı. Yeni dönem HDK Eş sözcüleri ve Genel Meclisi'nin belirleneceği genel kurula, HDP Eş Başkanları Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ, HDK Eş sözcüleri Ertuğrul Kürkçü ve Sebahat Tuncel, milletvekilleri ve davetliler katıldı. Açılış konuşmasını gerçekleştiren Sebahat Tuncel, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da yaşanan çatışma ortamına değinerek, yaşananların sadece hendek meselesi olmadığını söyledi. Tuncel, "Bu mesele tam da Kürt halkının kendi kaderini tayin etmek istemesidir. Birlikte yaşamının yolu Kürt halkının özgürlüğünden geçer. Eğer Kürt halkı özgür değilse bu ülkede hiç kimse özgür değildir. Özgür olmadığı sürece de mücadele etmeye devam edecektir. Barikatlarda hendeklerde her yerde mücadele etmeye devam edecektir. Hendeklerin kapatılmasını mı istiyorsunuz, kapatalım. Bir yol var, çok masrafsız. İnsan ölmeyecek, doğa ölmeyecek. Kürt halkı önderi Öcalan'la müzakereye başlamaktır. Başka yolu yok. Bu süreci başlattığında, gençler ölmesin diye bu süreci önemli görüyordu. Biz de bu söz çok anlamlı görüyoruz." ifadelerini kullandı.
Tuncel, şöyle devam etti: "Bu süreci bozanlar, masayı devirenler, Kürt halkına soykırım dayatanlar zannediyorlarsa başarılı olacaklar, dönsünler bir 100 yıllık cumhuriyet tarihine, 30 yıllık da geçmişe baksınlar. Dünyada her yerde aynı yöntem uygulanmıştır. Önce inkar etmişler, imha politikalarını hayata geçirmişler, asimilasyon politikalarını devreye koymuşlar, başaramamışlar. Tek bir seçenek kaldı o da müzakeredir. Müzakere içinde başta Kürt halkı önderi Öcalan olmak üzere, Öcalan'ın özgürlüğünü sağlamak, müzakere masasını kurmaktan başka şansı yok. Biz bunu söylediğimiz için yargılanıyoruz. Halkların Demokratik Kongresi'ne bir not yazmışlar, "yürütme kongresi emniyetin üst kata gelsin" diye kapıya bırakmışlar. Böyle bir gayri ciddiyet olabilir mi? HDK bir kurumdur, kişi değildir. "
