Gazi
Vücudun içinde biriken zararlı atık maddeler, pigmentler, toksinler ve organlarda biriken fazla yağların oruçla
ORUÇ İNSANA BUNLARI KAZANDIRIR
"Oruç, bütün dürtülerin kaynaklandığı nefs bedenimizi temizler. Nefs bütün bedenimizin idare edildiği, duygularımızın doğduğu, psikolojik yapımızın belirlendiği yerin, soyut kimliğimizin adıdır. Nefsimize yapışmış cimrilik, bencillik, müsriflik, zamanı boşa harcama, aşırı yeme, düşüncesizlik, sabırsızlık gibi kirli davranışları temizler. Böyleceoruç sayesinde kendimize daha hakim ve başkalarına daha açık, şefkatli hale geliriz."
Prof. Dr. Çevik, ramazanda gündüzleri uyumaya geceleri ise aktif olmaya eğilimin arttığını ifade ederek, "Bu iki halde hormonlarımızın salınımının, enerji yakıtlarımızı kullanmatercihlerimizin, biyoritmimizin değişmesi doğaldır" ifadesini kullandı.
KARACİĞERE FAYDALARI
Hazreti Muhammed'in sahurun mümkün olduğunca uzatılmasını tavsiye ettiğini anımsatan Çevik, böylece karaciğerdeki mevcut glikojen deposuyla vücudun ihtiyacı olan glikozunkarşılanabileceğini belirtti.
PEYGAMBERİMİZ BİZİ TEŞVİK ETMİŞTİR
Prof. Dr. Cemal Çevik, "Karaciğer açlıkta diğer organların kullanımına sunmak üzere glikojen depolarını bozarak kana glikoz salar. Karaciğerin glikojen deposu, vücudunglikoz ihtiyacını 12-18 saat karşılayabilecek kadardır.
KARACİĞER YAĞLANMASINI ÖNLÜYOR
Sünnete uygun olarak fazla yemek yemeden tutulan oruç sayesinde karaciğer yağlanmasının önlenmesinin sözkonusu olabileceğini anlatan Çevik, orucun kalp üzerinde de olumlu etkileri olduğunu bildirdi.
KALP ÜZERİNDE ÖNEMLİETKİSİ VAR
Prof. Dr. Çevik, ramazanda kalp kaslarının
Oruç esnasında kalbin, daha fazla enerji üretebildiği halde daha az yükle karşı karşıyaolduğunu dile getiren Çevik,"Kalp ritm bozukluğu ve yetmezliği olanlar oruçla daharahatlayabilir" diye konuştu.
Orucun insülin düzeyiyle de ilişkisi olduğunu bildiren Çevik, oruç esnasında kan glikozu ve seviyesi düşeceği için beta hücrelerinin yeteri kadar glikozla karşılaşmadığını, bunun sonucunda insülin salınımının azaldığını söyledi.
Ramazanda kılınan yatsı ve teravih namazlarının bir egzersiz yerine geçtiğini, ayrıca rüku ve secde esnasında üzerinde baskı oluşan dalak ve karaciğerin tuttukları kanı boşalttığını, böylece dolaşımdaki kan hacminin arttığını bildiren Çevik, secde ve rüku esnasındaki doğrulmayla kanın tekrar karaciğer ve dalak tarafından geri alınabildiğini söyledi.
Çevik, "Bu eğilip doğrulma hareketleriyle karaciğer, dalak ve cilt altı damarlarda kan tutulup geri bırakılarak, nabız ve tansiyon düzenlemesi yapılıyor olabilir" şeklinde
UYKU DÜZENSİZLİĞİNİ ÖNLER
Prof. Dr. Çevik, uyku düzensizliğinin tedavisinde, uykudan önceki 2 saat egzersizin yararlıolduğunu belirterek, "Ramazan boyunca kılınan teravih namazı böyle bir egzersiz yerine de geçer. Ramazanda kazanılan bu alışkanlık yatsı namazı şeklinde devam edecek olursa uyku düzensizliği için iyi bir tedbir alınmış olur" önerisinde bulundu.
KOLESTROLÜ DÜŞÜRÜYOR
Ramazan boyunca kolesterol değerlerinde düşme de saptandığını belirten Çevik, şu önerileridile getirdi:
"Kolesterolün düşürülmesinde fertlerden ziyade toplumlar hedeflenmelidir.