Kocaeli'nin Gebze ilçesinde 2011 yılında tecavüz iddiasıyla dava açılan A.A. isimli şahsa 13 yıl ceza verilmiş ceza Yargıtay tarafından bozulmuştu. Yargıtay tarafından bozulan dosya için Gebze Adliyesinde bugün yeniden yargılama başladı.
Olay, S.D. isimli kadın 2009 yılında İstanbul Bostancı'da yemekli bir arkadaş ortamında Kocaeli'nin Gebze ilçesinde iş adamlı olan A.A. ile tanışmış. A.A. yemekte buluşanları evlerine bırakmak üzere otomobiline aldıktan sonra herkesi evlerine bırakıp S.D.'yi kendi evine götürmüştü. S.D.'yi evine götüren A.A.'nın kadına defalarca tecavüz ettiği iddia edilmişti. Yaşanan olay sonrasında mağdur Gebze Adliyesine giderek şikayetçi olmuş ve 2011'de başlayan dava 2013 yılında sona ermişti. 2013 yılında sona eren davada sanık A.A. "Kişiyi hürriyetinden yoksun etme ve cinsel saldırı" suçundan 13 yıl ceza almıştı. Ceza sonrasında sanık avukatları kararı Yargıtay'a taşımıştı. Yargıtay karar dosyasını inceleyerek, mağdur ile sanığın olaydan sonra kahvaltı yapması ve darp izi olmaması nedeniyle verilen kararı 2016 yılında bozdu. Bozma kararının ardından duruşma bugün Gebze Adliyesi 1.Ağır Ceza Mahkemesinde yeniden görülmeye başlandı.
Gebze 1. Ağır Ceza Mahkemesinde yenide görülmeye başlanan davaya sanık A.A. Avukatı Osman Özgür Alparslan, mağdur S.D., mağdur S.D.'nin vekilleri Avukat Meriç Eyüpoğlu, Avukat Perihan Meşeli ve Avukat Mevhibe Canan Arın katıldı.
"Şikayetim ve müdahalem devam ediyor"
Duruşmada söz verilen mağdur S.D., "A.A. beni tamamen savunmasız bir şekilde bıraktı, eşyalarımı ve telefonumu aldı. Kendisine bana dokunmamasını söyledim. Sonrasında mutfağa yöneldi. Bıçakla mı silahla mı öldüreyim seni diye tehdit etti. Tek isteğim kendisinin elinden kurtulmaktı aç olduğumu söyledim. Sanık her şeyi planlı programlı yapmış. Kahvaltıyı yapacak durumda değildim. Sonrasında Salacak sahilde arabanın içerisinde sanık bana gel dediğim zaman gelecek, git dediğim zaman gideceksin birine anlatıp şikayetçi olursan seni öldürürüm diyerek tehdit etti. İş yerime geç kaldığımı bahane ettim. İş yerime gittim. Bir müddet sonra arkadaşım N.Ö.'nün durumumu fark etmesi ile olanları ona anlattım. O da şikayetçi olmamı söyledi. Bunun üzerinde İçerenköy polis karakoluna gidip şikayetçi oldum. Görevliler olay yerinin Gebze olduğunu ve orada şikayette bulunmamı söylediler. Gebze'ye gidip şikayette bulundum. Beni Adli Tıp Kurumuna gönderdiler. Orada bir takım sorular sordular. Ben bu kişinin ceza almasını talep ediyorum. Ben İstanbul Çapa Tıp Fakültesinde bu olaydan kaynaklı olarak tedavi görüyorum. Şikayetim ve müdahalem devam ediyor" dedi.
"Yargıtay bozma ilamına uyulmamasını talep ediyoruz"
Mağdur S.D.'nin avukatı Mevhibe Canan Arın, "Yargıtay kararı hayatın olağan akışına aykırıdır. Zira hiçbir kadın arabasına bindiği kişinin kendisine tecavüz edeceğini bekleyip de binmez. Yine hayatın olağan akışına göre ilk defa arabasına bindiği şahsın evinde kalmak için onun evine gitme teklifinde bulunmaz. Olayın mahiyeti gereği tanığın olması mümkün değildir. Dört duvar arasında cereyan eden bu olayda mağdurun beyanlarının aksine dairde bir delil yoktur. Biz Yargıtay bozma ilamına uyulmamasını talep ediyoruz" şeklinde konuştu.
Sanık A.A.'nın Avukatı Osman Özgür Alparslan, "Tevsii tahkikat talepleri süreci uzatmaya yöneliktir. Reddine karar verilsin. Dosyanın geldiği aşama itibariyle mütalaa doğrultusunda karar verilsin" ifadelerini kullandı.
Yapılan savunmaların ardından yapılan duruşmada bazı kararlar verildi. Verilen kararlarda, "İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının mağdure ile ilgili olarak hazırlayacağı bildirilen raporun beklenilmesine, müdahillerin belirttiği isimlerin dinlenilmesine, İstanbul Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesine müzakere yazılarak 2009-2010 yıllarında açık kimliği yazılacak mağdurenin varsa tüm tedavi evraklarının mahkemeye gönderilmesi istenmesine, müdahil tarafından diğer tevsii tahkikat taleplerinin reddine ve duruşmanın 11 Nisan 2017 saat 11.00'a ertelenmesine karar verildi" denildi.
"Şahıs, müvekkilimi öldürmek tehdit etti"
Mahkeme sonrasında mahkemeyi izlemeye gelen Kadın dernekleri adına açıklama yapan Mağdur S.D.'nin Avukatı Perihan Meşeli, "Ne yazık ki ülkemizde en fazla görülen cinsel şiddet davalarından bir tanesi yine başımıza geldi. Gebze'nin ünlü tanınmış bir iş adamı tarafından 2009 yılında bir akşam yemeğinde tanışmışlar ve sonra eve gitmek isteyen müvekkilimi eve bırakmak suretiyle arabasına almış ve sonradan Gebze'ye getirmiş. Olanlarda eve geldikten sonra olmuş. Bu şahıs bu evi kendi ikametgahı olarak kullanmıyor. Olay, sanık müvekkilimi seni bıçakla mı silahla mı öldüreyim demek suretiyle müvekkilimin kıyafetlerini zorla çıkartmaya başlıyor. Müvekkilim o güne kadar hiç cinsel ilişkiye girmediğini bakire olduğunu ve ona acımasını söylüyor fakat bu şahıs cinsel saldırıya devam ediyor. Sabaha kadar ona tecavüz ediyor ve onu öldürmekle tehdit ediyor. Sonrasında bu kişi ceza aldı. Kişiyi hürriyetinden yoksun etme ve cinsel saldırı suçundan 13 yıl ceza aldı" dedi.
"Yargıtay darp izi olmadığı için kararı bozdu"
Verilen ceza sonrasında Yargıtay tarafından cezanın bozulduğunu ifade eden Meşeli, "Yargıtay, sabah kahvaltı etmiş olmalarını ve darp izi olmaması sebebiyle bu kararı bozdu. Kadın biran önce evden çıkmak ve hayatını kurtarmak için ona normal davranmaya çalışarak elinden kurtulmak istemiş. Bu kişi seni denize atarım öldürürüm demek suretiyle tehdit etmiş. Müvekkilim olayın yaşandığı ertesi gün şikayetçi olmuş kendisinden. Bütün raporlar alındı. Bu tarz saldırılara dair bütün emareler ortaya çıktı. Buna rağmen Yargıtay bu kararlara değinmedi. Bazı tanıklar dinlenmemiş durumda" şeklinde konuştu.
"Gerekirse AİHM'e kadar bu dosyada gideceğiz"
Dosyanın takipçisi olacaklarını belirten Meşeli, "Tecavüz dosyalarını biz biliyoruz ki iki kişi dışında hiçbir tanık zaten olamaz. Yargı kadının beyanını sorguluyor ve rıza varmış gibi bir uygulamada bulunuyor. Hiçbir kadın durup dururken Türkiye gibi bir yerde tecavüze uğradım diye şikayet etmez ve kendisini bu kadar kişi önünde tekrar tekrar yargılanırken bulmaz. Bu davanın peşindeyiz. Bu kişi Gebze'nin ileri gelenlerinden olabilir. Bizi tehdit edebilir. Biz bu davanın takipçisiyiz. Yargı olarak olabilir ama bizim gözümüzde aklanmayacak. Gerekirse AİHM" kadar bu dosyada gideceğiz" ifadelerini kullandı.
Açıklamayı yapan grup bir süre adliye önünde slogan attıktan sonra olaysız bir şekilde dağılırken polisin adliyede geniş güvenlik önlemi aldığı görüldü.
