Bingöl Cumhuriyet İlkokulu'nda Suriyeli göçmen çocuklar için özel sınıf açıldı. Bir sene içerisinde uyum sürecini aşarak, okuma ve yazmayı öğrenen öğrenciler, normal sınıflara geçiyor. Okulda ikinci sınıf düzeyinde eğitim gören 9 yaşındaki Rama'nın "çok şükür yaşıyoruz" sözleri, içler acısı durumu gözler önüne seriyor.
Bingöl Yenimahalle'de bulunan Cumhuriyet İlkokulu, İl Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde yürütülen "Başarıda Hedef 12 İçin, 12 Adım Projesi" değerler eğitimi kapsamında Suriyeli çocuklar için özel sınıf açtı. Toplam 23 öğrencinin bulunduğu okuldaki özel sınıfta uyum sürecini aşan 8'i, normal sınıflara dağılırken, 15 öğrenci ise hala okuma yazma öğreniyor. Yaş Aralığı 8 ila 13 arasında değişen çocuklar, Arapça, Kürtçe ve Türkçe öğretmenleri sayesinde hem uyum sağlıyor, hem de okuma yazma öğreniyor.
Suriye'den göç edip mülteci konumunda bulunan öğrencilere yönelik özel bir sınıf açtıklarını belirten Cumhuriyet İlkokulu Müdürü Aydın Başoğuz, "İlimizde Suriye'den göç edip mülteci konumunda bulunan velilerin talebi üzerine okulumuzda özel bir sınıf açtık. Şuan toplam 23 öğrencimiz bulunmakta. Anaokul ve 4. sınıf aralığında öğrencilerimiz var. Bu sınıfta birinci sınıfta uygulanan programı uyguladık. 1. hafta okulu tanıttık, sınıfları, bölümleri tanıttık. 2. hafta, el-kas becerilerini geliştirmek için çalışmalar yaptık. 3. hafta ise harf öğretimi yaptık akabinde hece çalışması yaptık. Şuanda okumaya geçenler var. Bu süre içerisinde Türkçe ve okuma yazmayı öğrendikten sonra normal sınıflarda eğitime devam edecekler" dedi.
"ÇOK ŞÜKÜR YAŞIYORUZ"
Suriye'de ki iç savaştan kaçıp geldiklerini belirten 9 yaşında ki Rama Alahras, "Biz Suriye'den kaçıp geldik. Beş kardeşiz, şuan burada okuyorum ikinci sınıftayım. Öğretmenimi, okulumu, müdürümü çok seviyorum. Çok rahat olmuşuz, çok şükür yaşıyoruz" diye konuştu.
"ÇOCUKLAR ÇOK MUTLU"
Eğitim ve toplum gönüllüsü emekli öğretmen Semiramis Karaarslan ise öğrencileri sınıflarında ziyaret etti. Karaarslan, "Bingöl'de tüm sorunlara eğildiğim gibi bu kez de mültecilerin sorununa eğilmek istedim. Ailelerini gidip gördüm onların yokluk içerisinde yaşadıklarını gördüm. Açlar ve yatacak yerleri yok. Onlardan edindiğim bilgiye göre bu okulda özel bir sınıf açıldığını duydum ve çıkıp buraya geldim. Buradaki ve Türkiye'deki tüm mülteciler çocukların, aileleriyle birlikte çocuklar eğitilmeli. Biz onlara balık yemeyi değil, balık tutmayı öğretmeliyiz. Bundan dolayı ben istiyorum ki sivil toplum örgütleri, vatandaşlar ve bürokrasi iç içe eğitim faaliyetleri düzenlemeli. Herkese kapı açılmalı, iş ve istihdam sahası oluşturulmalı. Çünkü çocuklar ve anneler dışarıda dilenmek zorunda kalıyorlar. Bu çok önemli bir şeydir. Biz onları dilenci pozisyonundan çıkarıp, onları eğitmeliyiz ve iş istihdam alanları oluşturmalıyız."
Öğrencilerin uyum problemlerini çözmeye çalıştıklarını belirten Arapça ve Kürtçe tercümanı Levent Söyler ise, "Sınıftaki 15 öğrencimizin uyum problemlerini çözmeye çalışıyoruz. Aralarında çoğu öğrencimiz, okuma yazmaya geçti. Çocukların sosyal alanlara geçmesi gerekiyor ama ailelerinin geçim problemleri var. Bu çocukların ailelerine istihdam alanları oluşturularak, eğitim görmeleri gerekiyor" dedi.
