Türkiye'de süt ihracatının düşmesi ve iç pazardaki talep azlığı sebebiyle firmalar, üreticilerden çiğ süt alımını durdurdu. Kayıtlı 12 bin üreticinin bulunduğu ve yaklaşık yıllık 162 bin 200 ton süt üretiminin yapıldığı Muğla'da da sütlerini satacak yer bulamayan üreticiler, önceki gün sokağa döktü. Süt birlikleri, üreticiyi koruyucu ve talep arttırmaya yönelik çalışmalar yapılması gerektiğini belirtti.
Milas Süt Birliği Başkanı Ali İhsan Gezgin, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın 2008 yılında faizsiz, ilk iki yıl ödemesiz ve beş yıl taksitli kredi vermesiyle herkesin hayvancılık yapmaya başladığını söyledi. Aradan fazla zaman geçmeden, ülkedeki hayvancılık sektörünün krize girdiğini, sütlerin satılmadığını, et piyasasının düştüğünü ve sonunda da hayvanların kesildiğini dile getirdi.
'AVRUPA'DAKİ DÜVELERİ BİTİRDİK'
Sektörün bugün yine aynı sıkıntılarla karşılaştığını belirten Birlik Başkanı Gezgin, "Bugün dünya, aile çiftçiliğine dönerken biz büyük işletmelere doğru geçiyoruz. Büyük işletmelerden de 5 bin, 10 bin baş hayvan olmak üzere bütün sanayiciler, tekrar hızlı bir şekilde bu sektöre girdi; bu işi bilmeyen insanlarla girdiler. Bu sanayiciler devlet desteklerine daha çabuk ulaşırken benim üreticim, devletin verdiği imkânlardan faydalanamadı. Bugün yaşanan sorunun temeli, arz ve talep meselesidir. Artık arz ve talep birbirini tutmuyor. Yurtdışına ihracat yapamıyoruz, çünkü süt fiyatlarımız çok pahalı. Fransa'da süt 0,90 TL iken bizde 1,70 TL. Süt tozu 4 TL iken bizde 8 TL'ye mal oluyor. Biz bu şartlarda dışarıya süt ihraç edemezsek, hattâ dışarıdan süt ithal edersek sektörün sonu yine aynı olacak. Yurtdışından o kadar çok düve geliyor ki Avrupa'daki düveleri bitirdik." dedi.
'BU İŞ İSTANBUL'DAN OTURUP BODRUM'DA ÇİFTLİĞİM VAR DEMEKLE OLMUYOR'
Devletin sektöre yönelik yardımlarını sosyal proje olarak nitelendiren Ali İhsan Gezgin, bu projeden gerçek üreticilerin faydalanması gerektiğini vurguladı. Bakanlığın, ihraç edilen süt tozuna destek verdiğini belirten Gezgin, "Buna rağmen bu işi yapan diğer ülkelerin sattığı fiyata biz mal ediyoruz. Ayrıca pazar onların elinde; bizim ya fiyatı düşürerek ya da farklı bir uygulamaya giderek satmamız gerekecek. Bununla birlikte komşularımızda yaşanan savaş nedeniyle buralara da süt ihracatı yapamıyoruz. Ülkede oluşan süt fazlalığının eritilmesi gerekiyor. Üretici çok zor durumda. Bu noktada sektör, bakanlığımızın alacağı kararı bekliyor. Umutluyuz, inşallah hayırlı bir açıklama yapılır, biz de kurtuluruz ancak önemle ifade etmeliyim ki bu işi uzmanların yapması, yani köylünün yapması gerekiyor. Bu iş İstanbul'dan oturup, "Bodrum'da çiftliğim var." demekle olmuyor. Lisanslı üretici olmak gerekiyor. Üretiyoruz ama tüketime yönelik bir çalışma yapılması gerekiyor. İşin bu ayağı unutuldu." diye konuştu.
'BU İŞİ YAPAN ADAMIN AYAĞINA TEZEK DEĞMESİ LAZIM'
Muğla'da geçen gün, piyasadaki daralma sebebiyle sütlerini satacak yer bulamayan üreticilerin sokağa dökmesini, teşkilatların yetersizliğine bağlayan Birlik Başkanı Gezgin, Milaslı üreticinin böyle bir sıkıntısı olmadığını belirtti. Gezgin, şunları söyledi: "Birlik başkanının, sadece anladığı işi yapması gerekiyor. Bu işi yapan adamın ayağına tezek değmesi lazım. Bu işi yapanların, rant kapısı olarak görmemesi gerekiyor. Bazıları tacirlik yapıyor. Burada üretici bilgilendirilmiyor, üretici eğitilmiyor. Biz birlik olarak, idari yapılanmamızın yanında sütümüzün kalitesini de arttırdık. Firmalarla anlaşmamızı, sağlıklı bir temelde yaptık. Tabii ki üretici olarak bizim de sorunlar karşısında canımız yanıyor. Bizi yıkmak için farklı saldırılara maruz kalıyoruz ancak kurduğumuz birlik, hem üreticimizin haklarını koruyor, yani birlik Milas'ta borsa görevini üstleniyor. Sütümüzün fiyatını biz belirliyoruz, kimse aşağısına buradan süt alamıyor. Diğer yerlerde daha aşağıya süt alınıyor. Çoğu birlik başkanı, burayı rant kapası olarak görüyor. Birlik başkanı hayvancılık yapacak. Başkan hayvancılık yapmazsa köylünün derdinden anlamaz. Sahte temsiller yüzünden sektör can çekişiyor."
