100 yıl önce hiç savaşmadan Allahuekber Dağları'nda donarak ölen Sarıkamış şehitleri, İzmir Gençlik Spor İl Müdürlüğü ve Kemalpaşa Belediyesi tarafından organize edilen yürüyüş ve programla anıldı.
100 yıl önce hiç savaşmadan Allahuekber Dağları'nda donarak ölen Sarıkamış şehitleri, Kemalpaşa'da düzenlenen yürüyüşle anıldı. Kemalpaşa Rekreasyon Alanı'nda başlayan yürüyüşe; Kemalpaşa Kaymakamı Kamuran Taşbilek, Garnizon Komutanı Jnd. Yzb. Erhan Gönülbağı, Kemalpaşa Belediye Başkanı Arif Uğurlu, İzmir Gençlik Spor İl Müdürü Ali Osman Tatlısu ile kamu kurum ve kuruluşlarının daire müdürleri, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı. Çevre yolu üzerinden ilçe merkezine dev Türk bayrağı ile yürüyen grup, anma töreninin düzenleneceği Dere mesire alanındaki Atatürk salonuna geldi.
"GENÇLERİMİZE SARIKAMIŞ'I ANLATMAMIZ GEREKİYOR"
Buradaki törende bir konuşma yapan İzmir Gençlik Spor İl Müdürü Ali Osman Tatlısu, anma töreni için kendilerine destek olan Kemalpaşa Belediye Başkanı Arif Uğurlu'ya teşekkür etti. Tatlısu, "Sarıkamış denince akla, Allahuekber Dağları ve şehit düşen askerlerimiz geliyor. Bizlerin gençlerimize Sarıkamış'ı anlatmamız gerekiyor. Berlin Antlaşması ile Erzurum, Kars, Artvin ve Iğdır; Rus'lara teslim edilmiş ve 22 Aralık 1914 tarihinde askerlerimiz buraları geri almak için harekete geçmiş. 15 Ocak tarihine kadar sürmüş, fakat o zaman ki ordunun gücü, imkansızlıkları ve stratejik hatalar sebebi ile 90 bin askerimiz Allahuekber Dağları'nda donarak şehit düşmüşlerdir. İşte bugün bizler burada bu şehitlerimiz anıyoruz. Sevgili gençler, bugün ülkemizin içinde bulunduğu durumu görüyorsunuz. Eğer şehitlerimize sahip çıkmazsak, onların ne için şehit düştüğünü anlamazsak, bizim yaptığımız her çalışma boşa gider ama kötümser değilim. Biz bugün bu gençliği karşımızda görüyoruz. Bu gençlik bugün bu ülkenin topraklarını, kültürünü, örf ve adetlerini alışkanlıklarını sürdürmekte kararlı. Bugün bunu Kemalpaşa'da bir kez daha gördük" dedi.
"BİRİLERİ "HENDEK" DESE DE BİZ "KARDEŞ" DEMEYE DEVAM EDECEĞİZ"
Kemalpaşa Belediye Başkanı Arif Uğurlu da şunları söyledi: "Ertuğrul Gazi, korkmadan Domaniç'te bir medeniyetin tohumlarını attı. Vatan şairimiz Mehmet Akif Ersoy, genç cumhuriyetimiz kurulurken, "korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak" derken, "korkmamak üzere vatan sevgisiyle, milletinizi savunmaya geçerseniz yeni bir devlet kurarsınız" demiştir. Bugün coğrafyamızın halini görüyorsunuz ama korkmayın. Vatanınızı, milletinizi, bayrağınızı, ezanınızı korkmadan tutabildiğiniz müddetçe onu kimse indiremeyecektir. Bugün bizler Çanakkale şehitlerini de anlamanın ötesinde, onların manevi huzurunda bir söz vermek zorundayız. Şehitlerimize manalar ötesinde buradan seslenmek zorundayız. Şehidim, torunun olarak, Osmanlı'nın evladı olarak, en ağır bedelleri ödeyerek, en ağır şartlarda, vatan için, namus için, şan için, tahammül sınırlarını zorlayan şartlarda toprağın bağrına düşerek bu mukaddes vatanı bizlere bıraktın. Bize bir kardeşlik destanı yazdın. Şehidim merak etme, senin bize bıraktığın bu vatan için gerekirse bizlerde şehit olur, emanetine sahip çıkarız. Birileri "hendek" dese de, birileri düşmanlık dese de bizler, Kürt, Türk, Laz, Çerkez olarak "kardeş" demeye devam edeceğiz. Genç kardeşlerim. Bana "nerelisin?" diye sorduklarında ben hep şu cevabı veriyorum; "biz Cihan Padişahı Fatih Sultan Mehmet Han kadar Türk'üz. Kudüs'ün fatihi, asrın komutanı, Selahaddin-i Eyyübi kadar Kürt'üz. Biz Kafkas dağlarında destan yazan Şeyh Şamil kadar Kafkas'ız. Yüreği yanık vatan şairimiz Mehmet Akif Ersoy kadar Arnavut'uz. Biz, bilge kral Ali İzzet Begoviç kadar Boşnak'ız. Biz Osmanlı'yız" diyeceğiz. Bunu korkusuzca söyleyeceğiz."
Konuşmaların ardından sahnelenen "90 bin kar tanesi" adlı tiyatro gösteri ile, anma töreni sona erdi.
