• BIST 9645.02
  • Altın 2429.254
  • Dolar 32.552
  • Euro 34.8813
  • İstanbul 22 °C
  • Ankara 26 °C
  • İzmir 28 °C

Sağlıklı bir gülümseme için önemli tüyolar

Sağlıklı bir gülümseme için önemli tüyolar
Ağız sağlığımızı nasıl koruyabiliriz? Dişlerimizin beyazlaması için ne yapmak gerekir? Ağız sağlığı için önemli bilgiler haberimizde...

Bağcılar Hospitadent Diş Hastanesi Başhekimi Diş Hekimi Oğuz Kara,sağlıklı bir gülümseye sahip olmak için uzak durulması gereken 10 zararlı yiyeceği ve içeceği açıkladı.

Sigara: Diş ve diş etlerine zarar verir,ağız kokusuna neden olur

Alkol: Tükürük ağızımızdaki plağın ve asidin etkisini azaltacak ilk savunmamızdır. Bu yüzden ağız kuruluğuna sebep olacak her şey diş için zararlıdır. Alkol de ağız kuruluğuna sebep olacağı için kullanılmaması gereken bir içecektir.

Meyve Suları: PH‘ı 7 den düşük olan gıdalar dişlere zarar verir. PH ‘I 2,5 olduğu için meyve suları da dişlere zararlıdır Limon : PH‘ı 2 olduğu için dişler için zararlıdır.

Kola: En zararlı içeceklerden biridir. Çünkü hem fosforik asithem şeker hem de sitrik asit içerir.

Enerji içeceği : Sitrik asit ve şeker içerdiklerinden dolayı dişler için zararlıdırlar.

Yapışık gıdalar (lokum, jeli bon vb.): Tatlı şekerlemelerden daha zararlıdır. Çünkü daha fazla şeker verirler ve aynı zamanda sitrik asit içerirler.

Kuru Meyve: Kuru meyveler karbonhidrat ihtiva eder. Aynızamanda kuru meyveler yapışkanlığı sebebiyle ağız içinde daha uzun süre kalır. Sürekli kuru meyve yiyip dişlerinizi fırçalamamanız dişlerinizin çürümesine sebep olur.

Buz: Buz çiğnemek iyi bir fikir değildir. Buz çok serttir. Eğer eski büyük dolgularınız varsa buz yediğiniz zaman çok kolay bir şekilde dişleriniz kırılabilir. Soğuk aynı zamanda dişlerinizin kamaşmasına sebep da olabilir.

Beyaz Ekmek: Tükürükte bulunan amiloz enzimi karbonhidratları şekere çeviren enzimdir. Fakat şekeri zararlı kılan şey ağızdaki bakterilerin şekeriyemesi ve asit ortaya çıkarmasıdır. Eğer ağızda hiç plak yoksa şekeri aside çevirecek ve diş çürüğü oluşturacak bir şey de yoktur.

Diş Sağlığı İçin Yapılması Gerekenler

Gün boyunca ayıracağımız kısacık zamanlar ağız ve diş sağlığımızı, dolayısıyla da estetiğimizi korur. Uygun bir diş fırçası ve diş macunuyla günde iki kez fırçalamak, dişlerimizin inci gibi görünmesini sağlar. Ayrıca altı ayda bir diş hekiminde yapılacak kontroller dişlerimizin ömrünü uzatır!

Medical Park Bahçelievler Hastanesi Ağız ve Diş Sağlığı Uzmanı Dr. Ahmet Mihmanlı, ağız ve diş sağlığı konusunda bilinmesi gerekenleri anlattı.

1- ÖNCE DİŞ FIRÇASI ALIN

Diş estetiği, diş fırçalamayla başlar. Bunun için de öncelikle uygun bir diş fırçası ve diş macunu almak gerekiyor. Çok sert fırçalar dişleri aşındırabilir, çok yumuşak fırçalar ise dişleri temizlemeyebilir. Dişler, orta sertlikte diş fırçasıyla fırçalanmalı. Ancak dişlerde hassasiyet varsa yumuşak diş fırçaları kullanabilir. Fırçanın üzerine konulan macunun miktarı, ‘mercimek tanesi’ büyüklüğünde olmalı. Dişlerin mine tabakasını çizebileceğinden, granülleri büyük olan macunların uzun süreli kullanımından kaçınılmalı. 

2- FIRÇALAMADAN YATMAYIN

Diş fırçalamak diş estetiğini sağlamak için en kolay ve en ucuz yöntemdir. Dişlerinin üzeri bakteri plağıyla (mikrop tabakası) kaplı olan, dişeti kenarlarında tartar dediğimiz diş taşları bulunan ve ağız kokusu olan bir kişinin diş şekli ne kadar güzel olursa olsun, yine de kimseye estetik görünmez. Bu nedenle dişler mutlaka günde en az iki kez; kahvaltıdan sonra ve yatmadan önce fırçalanmalı. Diş fırçalama işlemi bitince, dilin üst kısmı da yumuşakça fırçalanmalı.

3- DOĞRU FIRÇALAYIN

Dişleri nasıl fırçaladığınız da diş sağlığı ve estetiği açısından önemlidir. Dişleri fırçalarken şu yöntem izlenmeli: Fırçayı diş-dişetinin birleştiği kısma yerleştirip, dairesel olarak masaj yapar gibi ovalayıp, sonra üst çeneyi aşağı doğru, alt çeneyi de yukarı doğru fırçalamalıyız. Dişler sert fırçalarla ve sertçe fırçalanırsa, dişlerde aşınmalar oluşabilir. Bu da estetik açıdan kötü görünmeye neden olur. Ayrıca diş fırçası, fırçalamaya başlamadan önce ıslatılmamalıdır. Macunun köpürmesi için de yeterli sıvı ağızda mevcuttur. 

4- DİŞ HEKİMİNİZİ İHMAL ETMEYİN

Ağız sağlığı için 6 ayda bir diş hekimine kontrole gidilmeli. Yılda bir kez dişlerdeki taşlar, nikotin lekeleri ve çay-kahve  lekeleri temizletilmeli.

5- DİŞ SAĞLIĞI BEBEKLİKTEN BAŞLAR

Ağız ve diş yapısında estetik olmayan görüntü, genellikle çocukken ya da yetişkinlik döneminde edinilen kötü alışkanlıklardan kaynaklanır. Çocukken parmak emme ve tırnak yeme alışkanlığı, ağız açık olarak uyuma ve emziğin uzun süre kullanılması diş estetiğini bozar.

6- BALLI SÜT DİŞİ ÇÜRÜTÜR

Bebekken biberonun içindeki süte bal-pekmez gibi şekerli yiyeceklerin katılarak çocuğun uyutulması ve biberon alışkanlığının uzun süre devam etmesi; süt dişlerinin yapısını bozar ve dolayısıyla daimi diş estetiğini bozar.

7- SÜT DİŞİNİ HAZİNE GİBİ KORUYUN:

Daimi dişlere rehber olan süt dişlerinin vaktinden önce çürümesi ve kaybedilmesi, ağızdaki diş dizisi dengesi ile diş estetiğini bozar. Süt dişinin erken çekimi, alttan gelen daimi dişlerde çapraşıklığa ve çene kemiği gelişiminde bozulmalara neden olur. Bu yüzden süt dişlerini sallanıp düşünceye kadar korumak gerekir. Süt dişleri çürükse dolgu yapıp ağızda tutmak gerekir. Süt dişi çekilmek zorundaysa çekip, ‘yer tutucu’ dediğimiz apareyi yapıp, altındaki daimi dişin rahatça ve düzgün çıkması sağlanmalı.  

8- SICAK-SOĞUK ŞOKU DİŞİ ÇATLATIR

Aşırı sıcak içeceklerden sonra çok soğuk şeyler içilmesi, dişlerin mine tabakasında çatlaklara neden olur; bu da dişin görüntüsünü bozar ve dişlerde hassasiyet meydana getirir. 

9-  AĞIZ KOKUSUNUN İLACI FIRÇALAMA

Geçmeyen ağız kokuları; kişinin ağzı açmadan konuşmasına ve gülmemesine, bu da ağız yapısının estetiğinin bozulmasına neden olur. Şiddetli ağız kokusu varsa; uyanır uyanmaz dişleri fırçalayıp, kahvaltıdan sonra bir defa daha fırçalayıp işe öyle gidilmeli. Ayrıca gece yanımızda uyuyana saygı açısından mutlaka uyumadan önce dişler fırçalanmalı! 

10- ÇOCUKLARA DEĞİL YETİŞKİNLERE DE DİŞ TELİ

Dişlerimiz çapraşıksa, hayatımızın her döneminde, diş teliyle düzeltebiliriz. Ortodonti (tel tedavisi) alanındaki gelişmeler sayesinde; tel tedavisi sadece çocuklara değil, erişkin hastalar için de uygulanabiliyor. Tel tedavisi sayesinde her yaşta düzeltme yapılarak, güzel gözüken dişlere sahip olunabilir. 

11- DİŞ ETİ HASTALIKLARI ESTETİĞİ BOZAR

Diş eti hastalıkları; en az önemsenen, en çok diş kaybına neden olan ve ağız estetiğini bozan hastalıklardır. Diş eti hastalıkları; dişeti ve dişleri destekleyen diğer dokuları etkileyen iltihabi hastalıklardır. Diş etinin kızarık, şiş ve ödemli görünmesine neden olduğu için diş estetiğini de olumsuz etkiler. Düzenli hekim kontrolleriyle ve gerekliyse diş taşları temizletilerek kontrol altında tutulabilir.

12- ESTETİK İÇİN SEÇENEK ÇOK

Ağzın gülme hattındaki estetiği yeniden sağlamak için beyaz dolgular, altında siyah metal olmayan kaplamalar (zirkonyum) ve  laminalar (yaprak diş) en çok tercih edilen tedavi şekilleridir.

13-  BEYAZLATMADAN KORKMAYIN

Eğer dişler yeterince beyaz değilse, beyazlatma (bleaching) denilen kimyasal bir yöntemle dişler rahatlıkla beyazlatılabilir. Beyazlatma; normal diş rengini daha da açmak için yapılır. Beyazlatmayı yapacak hekimin tavsiyelerine uyulursa, beyazlatmanın hiçbir yan etkisi yoktur

14- SAĞLAM DİŞİ KORUMANIN YOLU İMPLANT

Kaybedilen dişler nedeniyle estetiğimiz bozulmuşsa, bunları en uygun olarak diş implantı yaptırarak estetiğimizi yeniden kazanabiliriz. İmplant; eksik olan dişlerin yerine çene kemiğine yerleştirilen yapay diş kökleri olarak tanımlanabilir. Doğal dişlere en doğru alternatif olan diş implantlarının en büyük avantajı, bitişik dişlerin kesilmemesidir. İmplantlar sayesinde hem sağlam dişlerinizi korumuş olursunuz, hem de doğal bir gülümsemeye sahip olursunuz.

15- KALP VE ŞEKER KONTROL ALTINDA OLMALI

Kalp ve şeker hastalığı olanlar; hastalıkları kontrol altındaysa ve uygun çene kemiğine sahiplerse her yaşta diş implantı yaptırarak estetiklerine kavuşabilirler. İmplant; sadece büyüme ve gelişimini tamamlamamış çocuklarda ve kontrol altında olmayan kalp ve şeker hastalığı durumlarında yapılmaz.

16- PROTEZLER TUTMUYORSA İMPLANT

Alt ve üst çene hareketli damak kullananlar; protezleri devamlı hareket ediyorsa, düzgünce tutmuyorsa, rahat gülemiyor ve yemek yiyemiyorlarsa, bu hastalar diş implantı yaptırabilir. Böylece  tüm bu sıkıntılardan kurtulabilir ve özgüven ile estetiğe kavuşabilirler.

17- HAMİLELİKTE DE DİŞ TEDAVİSİ YAPILIR

Acil olan diş tedavileri, hamileliğin her döneminde yapılabilir. Gerekirse kadın doğum doktoru ile konsültasyon yapılabilir. Hamilelik sırasında çektiğiz diş ağrısının hamileliğe yan etkisi, diş tedavisinden kat kat daha fazladır.

18- YİRMİLİK DİŞİNİZDEN KURTULUN

Tam çıkamamış ve sürekli iltihaplanan yirmi yaş dişlerinizi mutlaka tedavi ettirmelisiniz. Bu dişler, diğer dişleri iterek özellikle ön bölge dişlerde çapraşıklığa neden olup diş estetiğini bozabilirler. Gömülü kaldıkları için iltihaplanmalara, kistlere ve dişlerde eğriliklere neden olurlar. Ağız sağlığında birçok probleme neden olan yirmilik dişlerden küçük bir operasyonla kurtulmak mümkün. Çekilen 20 yaş dişlerinin yerine protez diş yaptırmaya gerek yoktur.

19- DİŞ GICIRDATMA DİŞLERİ AŞINDIRIYOR

Diş sıkma ve gıcırdatma alışkanlığı varsa, mutlaka tedavi etme yoluna gidilmeli. Yoksa dişlerde aşınmalar oluşur ve ön bölge dişlerinin boyunun kısalmasına neden olur ki bu da diş görüntüsünü ve sağlığını bozar.

20- ÖNCE DİŞ HEKİMİ KOLTUĞU SONRA NİKAH MASASI

Evlenmeden önce mutlaka diş hekimi kontrolünden geçip, diş tedavilerini yaptırıp, dişler temizletilmeli. Böylece düğünde dişler ışıl ışıl parıldar, ömür boyu saklanacak düğün fotoğraflarına rahatlıkla gülümserken, dişler daha güzel ve estetik görünür.

Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İstanbul Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim