Şırnak'ın Uludere ilçesi, Gülyazı ve Roboski (Ortasu) köyü Irak sınırında dört yıl önce uçaklardan atılan bomba sonucu hayatını kaybeden 34 kişi Adana'da anıldı.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şubesi'nin İnönü Parkı'nda düzenlediği programa olayda ilköğretim öğrencisi yeğeni Erkan Encü'nün (12) müzik defteriyle katılan Zeynep Encü, Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a seslenerek, "Elinizi vicdanınıza koyup, bu deftere bakın. Bu ne PKK'ydı, ne askerdi, ne teröristi. Bu sivildi, bu halktı, bu çocuktu, bu okuyan bir çocuktu. Yazıktır, günahtır; poliste ve asker de bizim evladımız. Roboski şehitlerinin her birinin askerde bir ağabeyleri vardı. Hani bunlara saygı, sevgi." dedi.

Türk halkının sesini yükseltmesini isteyen Encü, şunları söyledi: "Roboski'de, Silopi'de aynı askerler, polisler çıkıyor. Bunlar hep vatandaş, bunlar hep yüreğimizin evladıdır. Yeter bu katliamlara sesiz kalmayın. Bunlar terörist değildi, çoluk çocuktu, gelin bakın. Elinizi vicdanınıza koyun, ondan sonra konuşun. Bir adalet verin, yeter artık. Roboski yarası derin. Yeter, insanlar ölüyor, çocuklar bombalanıyor, ekmeksiz kalıyor. Yeter artık, barış istiyoruz. Kürt, Türk kardeştir, beraber yaşayacak. Bu polisleri görüyorum; anlıyorum... Onlarda evladımız, yeter artık... Sayın Cumhurbaşkanı sana sesleniyorum: Elini vicdanına kat, katliama son ver, yeter artık." diye konuştu.

Olayda ölen vatandaşların isimlerinin yazıldığı dövizleri boyunlarına asan katılımcılar, saygı duruşunda bulup, "Roboskiyi unutma; unutturma, faşizme karşı omuz omuza; Cizre, Nusayin halkı yalnız değildir." şeklinde sloganlar attı.

İHD Adana Şube Başkanı İlhan Öngör, bu katliamın yargılanmaya dahi gerek duyulmayarak, "takipsizlik" kararıyla sonuçlandığını hatırlattı. Öngör, şöyle devam etti: "TCK'nın 24. maddesinde "konusu suç teşkil eden emir kesinlikle yerine getirilemeyeceği, böylesi bir emri yerine getiren ve emri verenin sorumlu olacağı" açıkça belirtilmiştir. Yasanın açık hükmüne rağmen bizzat talimatı veren Genel Kurmay "şüpheli" listesine alınmamıştır. Üstelik katliamın mağduru Roboskili aileler devletin zulmüne maruz kalmış. Katır sırtında gencecik ölülerini taşıyan aileler yargılanmış, haklarında davalar açılmıştır. AKP'nin 7 Haziran yenilgisi sonrasında bütün şiddetiyle tırmandırılan saldırılar bugün hendekler bahane edilerek, sokağa çıkma yasakları ile toplu katliamlara dönüşmüştür. Sokağa çıkma yasaklar ile öğretmenler süresiz izinlere çıkartılmakta, öğrenci yurtları, okullar boşaltılmakta. Katlettikleri anne karnındaki bebekten, 73 yaşındaki dedesinden, annesinin kokmasın diye cesedini derin dondurucuda günlerce sakladığı 10 yaşındaki Cemile'den terörist çıkartmaya çalışan bu iktidarın meşruiyeti kalmamıştır. Buradan Türkiye halkına sesleniyoruz: Bebekler, çocuklar katledilirken uyumayın."

Kimi parti ve sivil toplum temsilcilerinin destek verdiği anma program için sıkı güvenlik önlemleri alan polis, alanda sırt çantalı bazı katılımcıların kimliklerini sorup, arama yaptı. Konuşmaların ardından bir süre oturma eylemi yapan grup daha sonra dağıldı.