Diş ağrısından uyuyamıyor musunuz? Beklemeden, randevuya gerek kalmadan, kliniğimiz uzman kadro ve güvenilir personelimizle 7/24 acil diş kliniğimizde hizmetinizde. Ağız ve diş sağlığı kesinlikle hafife alınacak bir konu değildir. Sindirim Sitemine giden yol diş ve ağız sağlığından başlar. Doğru tanı ve tedavi yapılmayan dişler bir süre sonra mide ve bağırsak sorunları gibi ciddi hastalıklara davetiye çıkarabilir. Kliniğimizde uzman doktorlar eşliğinde her türlü ağız ve diş sorunu tedavinizi güvenilir bir şekilde yaptırabilirsiniz.

1.Diş Eti Hastalıkları

Diş eti hastalıklarının en büyük sebebi zamanla dişlerin üzerinde biriken bakteriyel diş plağıdır. Genelde dişlerin düzenli fırçalanmaması sonucu diş ve diş etlerini etkileyen iltihabi periodental bir hastalıktır. Erişkenlerde diş kaybının sebepleri arasında % 70 etkendir. Kanayan, şişen, hassas dişler, iltihap ve koku, diş eti hastalıklarının göstergesi olabilir. Aksine hiçbir belirti olmaksızın da ileri safhalara ulaşabilir. Bu sebeple düzenli olarak bir diş hekimine muayene olmanız gerekir.

2.Kanal Tedavisi

Diş çürüğünün zamanla ilerleyip dişteki pulpa denilen damar ve sinirlerin bulunduğu yere kadar yayılması sonucu kanal tedavisine ihtiyaç duyulabilir. Önce çürümüş hasarlı doku uzaklaştırılır ardından kök kanalları ve pulpa odası dezenfektanlar ile iyice temizlenir ve kanal dolgu maddesi ile doldurulur. Kanal tedavisi, genelde en korkulan tedavi şeklidir. Fakat günümüzde tıbbi teknolojinin de gelişmesiyle birlikte beyaz dişler bir seansta, rengini kaybetmiş olanlar ise genelde iki seansta tedavi edilmektedir.

3.Diş Çekme

Diş çekimi, dişin soket denilen yuvasından ayrılması işlemidir. Genellikle tedavisi mümkün olmayan, çürük ya da kırık nedeniyle zarar görmüş, dolgu ya da kuron gibi yöntemlerle tedavi edilemeyen dişlere uygulanır. Lokal anestezi ile ağrı pek hissedilmez, cerrahi çekimlerde ağrı oluşmadan önce ağrı kesici alınması tavsiye edilir. Fakat aspirin gibi olası kanamayı arttırabilecek ilaçlardan uzak durulması gerekmektedir.

4.Ortodonti

Çene büyüklüğü ve diş büyüklüğü uyumlu olmadığı zaman dişler çapraşık ve ya aralıklı bir şekilde çenede gelişir bu da maloklüzyon yani çenenin kötü kapanmasına sebebiyet verir. Hem estetik hem de sağlık olarak hastanın yaşam kalitesini düşürür. Bunun içinde tercihe bağlı olarak diş teli, braket, şeffaf plak ve porselen braket gibi ortodontik malzemelerle tedavi gerçekleştirilebilir. 7 yaşından önce her çocuğun ortodontik  muayene olması tavsiye edilmektedir. Ortodontik tedavide en çok sorulan sorulardan bir tanesi de yaş kriterinin olup olmadığıdır. Cerrahi müdahale gerektiren durumlar (çene ameliyatı) dışında her yaştan birey bu tedaviyi yaptırabilir.

5. İmplant Tedavi

En uzun en ve doğal diş yapısına en uygun olan tedavi yöntemidir. Çene anotomisine uygun olarak üretilmiş malzemeden, kemiğe yapay diş kökü yapılarak hastalara rahat, konforlu bir kullanım imkanı sunar. İmplant diş tedavisiyle porselen köprülerle kurulmuş, 10 yılda bir değişmek zorunda olduğunuz bir diş yerine ömür boyu kullanacağınız bir dişe sahip olabilirsiniz.

6. Porselen Diş Tedavisi

Porselen diş tedavisi, ortodontik tedavi gibi, estetik ve fonksiyonel  kaygılardan dolayı tercih edilen bir tedavi yöntemidir. Genelde kırık, sararmış, çürük ya da kapanma sorunu olan diş yapısına uygulanır. Dişi kaybetmemek adına porselenle kaplanması işlemidir. 18 yaşından büyük herkese yapılabilir.