Malatya Ortak Değerler Platformu üyesi Doç. Dr. Hüseyin Polat, Ankara'da 37 kişinin hayatını kaybettiği saldırıda masum insanların hayattan koparıldığını belirtti.
Doç. Dr. Hüseyin Polat, Ensar Vakfı'nda düzenlediği basın toplantısında, Ankara'da 37 kişinin yaşamını yitirdiği saldırıyı kınadı. Ankara'nın en kalabalık semtinin en yoğun olduğu saatten vicdansız bir saldırı gerçekleştirildiğini söyleyen Polat, "Yine hiçbir şeyden haberi olmayan masum insanlar hayattan koparıldı veya yaralandı. Bu terör olaylarında hayatlarını kaybeden tüm kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifa, yakınlarını kaybedenlere taziye ve teselli dileklerimizi iletirken, hala terörle bir yerlere varabileceklerini düşünen tüm terör örgütlerini, onları kullanan, destekleyen, güç veren veya bu terör eylemleri üzerinden menfaat devşirmeye çalışan tüm iç ve dış mihrakları nefretle kınadığımızı belirtmek istiyoruz. İslam Dünyasına bu terör örgütlerini sokarak, onlar üzerinden bizi şekillendirmek isteyen, Müslümanları diz çöktürmeye çalışan emperyalistlere seslenmek istiyoruz. "İslama ve İslam medeniyetine alternatif olarak ortaya attığınız bütün tezleriniz iflas etti. Egemen olduğunuz günden bu yana insanlığa kan, gözyaşı, yıkım, fitne ve fesattan başka bir şey getirmediniz. İslam Dünyasında adınız, artık terör ve yıkımla özdeşleşti. Bu torakları kana bulayan teröristler, her gün sizin fabrikalarınızda ürettiğiniz silahlarla, bombalarla masum insanların kanlarını döküyorlar. Biz biliyoruz ki, kendiniz bizzat yapamadıklarınızı terör örgütlerine yaptırıyorsunuz. Biz, artık televizyon ekranlarında, konferans salonlarında, gazete ve dergi manşet ve köşelerinde ortay attığınız insan hakları, demokrasi, eşitlik ve özgürlükle ilgili yaldızlı sözlerinize inanmıyoruz. Çünkü siz, bu söylediklerinizde samimi değilsiniz" diye konuştu. Terörün hiç kimseye bir şey sağlamayacağını vurgulayan Polat, "Terör ve şiddet, boş hayallerle süslenmiş, çıkmaz bir sokaktır, karanlıktır ve sonu hüsrandır. Onun için, gün akl-ı selime, insaf, iz'an ve rüştümüze dönme günüdür. Gün, içinde bulunduğumuz fasit daireden çıkarak, her türlü kin, nefret, düşmanlık, kısa vadeli, kişisel veya grupsal hesap ve çıkar duygularından uzaklaşarak karşı karşıya bulunduğumuz küresel tezgahlara karşı bilinçlenme, yeniden birbirimize sahip çıkma, yaralarımızı sarma, direnme, ve değerlerimizin etrafında bütünleşme günüdür. Kendi başarılarını Müslümanları birbirine kırdırmakta görenlerin emellerini kursaklarında bırakma günüdür" şeklinde konuştu.
