Muhafazakar Yükseliş Partisi (MYP) Lideri Ahmet Reyiz Yılmaz, siyasi liderler ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a çağrıda bulunarak, "AYM'ye yapılan dokunulmazlıkların kaldırılması başvurusuna destek olun. Oligarşi görünümlü seçkinler sınıfını kaldırın" dedi.
Muhafazakar Yükseliş Partisi (MYP) Lideri Ahmet Reyiz Yılmaz, yaptığı yazılı açıklamayla siyasi liderler ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a "Dokunulmazlık başvurumuza sahip çıkın" çağrısında bulundu. Yaptığı açıklamada, "Oligarşi görünümlü seçkinler sınıfını kaldırın" diyen Yılmaz, "Ülke, fiilen Oligarşi anlayışı ile uyumlu seçkinlere teslim edilemez. Vekil olan asıl olan milletin üzerine hak ve yetki bakımından çıkarılamaz. Bir vekil yani vekalet edenin maksimum elde edeceği hak ancak asıl olanın sahip olduğu maksimum hakla sınırlıdır. Buna göre vekalet edenin vekil tayin edende daha fazla hakka ve imtiyaza sahip olması yalnızca anayasaya değil eşyanın tabiatına da aykırıdır" ifadesini kullandı.
"ANAYASA ÖNÜNDE EŞİTLİK İLKESİNE UYUN"
Herkesin anayasa önünde eşit olduğunu söyleyen Yılmaz, "Buna göre Türkiye'de ters ve hastalıklı olan bir durum var. Derhal düzeltilmelidir. Yıllarca askeri oligarşi var diyenler şimdi üniformasız oligarşi inşa ediyorlar. Anayasanın vazgeçilmez eşitlik ilkeleri ve demokrasi ayarlarına dönmek zorundayız. Aksi durumda Türkiye'de demokratik sosyal hukuk devleti ve bir cumhuriyet yönetiminden söz edilemez. Dokunulmazlıktan faydalanan meclisteki imtiyazlı sınıfa sesleniyorum. Sizi halk seçti. Halka hizmet etmeniz için seçildiniz. Elinizi vicdanınıza koyun ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti anayasasına saygı gösterin. Anayasa önünde eşitlik ilkesine uyun. AYM" ye yapılan dokunulmazlıkların kaldırılması başvurusuna destek olun" diye konuştu.
"DOKUNULMAZLIKLAR OLDUĞU SÜRECE BU ÜLKE FİİLEN OLİGARŞİ İLE YÖNETİLEN BİR ÜLKE DURUMUNA DÜŞMEKTEDİR"
MYP Lideri Yılmaz, "Oligarşi tanımı tam olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin "Mecliste Dokunulmazlık Zırhı'na bürünen imtiyazlı sınıf olan milletvekilleri ve onların bu ülke de kurduğu düzeni tanımlamaktadır. Bizim bu şartlar altında Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne, "Sosyal, laik, kanunlar önünde herkesin eşit olduğu bir hukuk devleti bir cumhuriyet" diyebilme şansımız yoktur. Türkiye de yapılan seçimlerin demokratik mana da hedefine ulaşan bir seçim olduğunu söylemek doğru olamaz. Bir gurup imtiyazlı sınıfı seçmek için sandığa götürülüyoruz. Seçimlerimiz ve sonuçları demokrasi değil yeni oligarklar ve onların kuracağı oligarşi yönetiminin zaferine dönüşüyor. Hiçbir şekilde kazanan halk olmuyor" dedi.
"ANAYASA 83. MADDE DIŞINDAKİ BÜTÜN MADDELERİ ÇALIŞTIRMALIDIR"
Anayasada yer alan 83. maddenin kaldırılması gerektiğini savunan Yılmaz, "Anayasamızın ruhunu yapısını amaç ve hedefini bozan dokunulmazlıkları tanıyan ve bu yolla ülkede oligarşi yönetimine geçişe izin veren sonra bu oligarkları korumaya hizmet eden anayasamızın 83. maddesi ya kaldırılmalı ya da diğer maddeler ışığında yetkili kurullarca lağvedilmelidir. Doğrudan yetkili olan mecliste bulunan milletvekilleridir. Fakat onlar bu konunun tarafıdır. Taraftan yarar beklenemez. O zaman anayasa üzerinde tasarrufu olan kuvvetler ayrılığı prensibine uygun şekilde diğer yetkili kurullar anayasal haklarını kontrol etmelidirler" şeklinde konuştu.
"İMTİYAZ NİMETİNDEN FAYDALANAN SEÇKİNLER KURULU RAHATLARINDAN VAZGEÇMİYORLAR"
"Bugün imtiyazlı sınıf olan milletvekilleri kendilerine verilmiş olan bu üstünlük haklardan vazgeçmek istemiyorlar" diyen Yılmaz, "Bu son derece doğaldır. 80 milyonun yaşadığı bir ülke de imtiyazlı 550 kişi olmak ve bu yolla kanunlara dahi hükmetmek büyük bir yarar doğurmaktadır. Dolayısı ile dokunulmazlıkların kaldırılmasını faydalanan taraf olan bu zümreden beklemek ancak iyi niyet olur. Bu nedenle anayasa çerçevesinde farklı açılımlar bularak ilgili kurullar bu konu da daha fazla emek vermeli ve ülkeyi anayasamızın sarsılmaz temel ilkeleri olan 1 ve 2. madde ışığında 10. madde içeriğine çekmek zorundadırlar" ifadesini kullandı.
