Faciaya doğru gidilirken yapılan ihmaller ve 18 işçinin suya gömülmesiyle sonuçlanan ‘olaylar’ zincirinde de çok ilginç ve iç burkucu detaylar dikkat çekiyor. 

18 işçinin 50 metreyi aşkın bir su kütlesinin altında kaldığı madende, üretimin 2 ay önce durduğu, ancak şirket yetkililerinin işçileri 'yemek vermeme' şartına ikna ederek 15 gün önce yeniden üretime başladığı, su baskınının yaşandığı sırada da işçilerin ocakta evden getirdikleri yemekleri yedikleri öne sürüldü. Buna göre, eğer işletme işçilerin öğle yemeğe hakkını ‘tasarruf’ amacıyla kaldırmasaydı, dünkü faciada ölen işçiler, yemeklerini yemek için ocak dışına çıkmış olacaklardı. 

Karaman’da bulunan ve 18 işçinin toprak altında kaldığı Has Şekerler Madencilik Ltd. Şti.'ne ait madenin de aralarında bulunduğu 9 madende, 2 ay önce üretimin tamamen durduğu, ancak madenciler ile işletmeciler arasındaki görüşmeler sonucunda "yemek vermemek" şartıyla tarafların anlaştığı ve madenin 15 gün önce yeniden üretime geçtiği belirtildi. Yine iddiaya göre, işçiler yemeklerini evden getiriyordu.
 

Milliyet gazetesinden Türker Karapınar’ın haberine göre ise bazı işçiler, ocak yetkililerinin kendilerine, TBMM’de kabul edilen torba kanunun ardından maden sektöründe günlük çalışma saatinin 6’yı geçemeyeceğine yönelik düzenleme nedeniyle, “Yemek için madenden çıkmayın, çıkarsanız yevmiyenizden olursunuz“ telkininde bulunduklarını söyledi.