Görme problemi olan hastalara müjde!. Geliştirilen yeni teknoloji ile artık ülkemizde de kornea tahribatına bağlı tek göz körlüğünün kök hücreyle tedavi edilebilmesi için çalışmalara başlandı. Yeni tedavi sistemi yöntemin 2017 yılından itibaren hizmete gieceği bildirildi.
Kök hücre tedavileri her geçen gün birçok hastalığın tedavisinde kullanılmaya başladı. Birçok hastalığın ortadan kaldırılmasında umut olan kök hücre, bu kere körlüğünde şifası olacak.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) bünyesinde kurulan İzmir Biyotıp ve Genom Araştırma ve Uygulama Merkezinde, kornea tahribatına bağlı tek göz körlüğünün kök hücreyle tedavisi için çalışmalara başlandı. Türkiye'de 3 bine yakın hastayı ilgilendiren yöntemin, en geç 2017'den itibaren uygulanmaya başlanacağı bildirildi.
“Yeni teknolojiler geliştiriyoruz”
İtalya'daki Modena Üniversitesi Hücresel Tedaviler Programı Başkanı Prof. Dr. Graziella Pellegrini ve takımınca geliştirilen, Avrupa İlaç Ajansı tarafından onaylanan "ilk kök hücre tedavi yöntemi" kornealezyonu tedavisinin İzmir'de de uygulanması için ilk adım atıldı.
Prof. Dr. Pellegrini, 1986'dan bu yana hücresel tedaviler üzerinde araştırma yürüttüklerini, bu kapsamda özellikle kornea lezyonlarının giderilmesine karşı yeni teknolojiler geliştirmeyi başardıklarını dile getirdi.
Operasyon 1 saat sürüyor
Kornea hasarlarının doğuştan getirilebildiğini yahut kimyasal maddeyle yanma, trafik kazası şeklinde nedenlerle oluşabildiğini belirten Pellegrini, “Bu biçim şeyler tahribata niçin oluyor. Geliştirdiğimiz yöntemle sağlam gözden alınan 1 milimetrelik parçadaki kök hücrelerin laboratuvar ortamında çoğaltılıyor.
Bu hücrelerin tahrip olan göze uygulanması hemen sonra kornea, kendisini yeniden oluşturuyor. Operasyon ortalama 1 saat sürüyor. Bugüne dek 300'e yakın göze, bu yöntemle yine görme yetisi kazanmıştırrıldı” diye konuştu.
“2017’de uygulamaya başlayacağız”
İzmir Biyotıp ve Genom Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mehmet Öztürk ise "İzmir'de hücrelerle ileri tedavi uygulamalarını başlatmak için altyapı kuruyoruz. Bu tedavilerin geliştirilmesi ve uygulanabilmesi için çok sıkı yasal koşullar ve standartların yerine getirilmesi gerekiyor.
Bunun için de çok özel laboratuvar koşulları yaratmak lazım. İBG-İzmir'de Prof. Dr. Pellegrini'nin İtalya'daki laboratuvarlarına benzeyen bir laboratuvar birimi inşa ediyoruz. Kendi olanaklarımızla 4-5 yıl içinde uygulayabileceğimiz bir tedaviyi, yapacağımız ortaklık sayesinde 1 yıl gibi kısa sürede başlatabileceğiz. En geç 2017'de Hücresel Tedaviler Birimi'ni oluşturarak bu tedavileri İzmir'de uygulamaya başlamış olacağız" dedi.
