Kazan İlçe Müftülüğü Kutlu Doğum Haftası kutlamaları kapsamında bir konferans düzenledi. Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Sami Şahin, konferansa konuşmacı olarak katıldı.

Salona gelen dinleyiciler güllerle karşılandı, peygamber sevgisini anlatan kitaplar hediye edildi.

Kur'anı-ı Kerim okunmasıyla başlayan konferansın açılış konuşmasını yapan İlçe Müftüsü Halil Karagöz İslam ümmetinin bugün tarihin en zor süreçlerinden birini yaşadığını ve bu yüzden bugün müslümanların her zamankinden daha çok Tevhid ve Vahdete ihtiyacı olduğunu belirterek, fitne ve tefrika ateşinin İslam coğrafyasını her taraftan kuşattığını, Allahu ekber nidalarıyla intihar saldırıları düzenlenerek camilerin bombalandığını, şiddet vahşet ve dehşetin durmaksızın devam ettiğini ve İslam Kültür ve Medeniyetinin talan edilmekte, izzet ve onuru tarihte hiç olmadığı kadar bizzat birbirlerinin eliyle yok edildiğini söyledi.

Daha sonra kürsüye gelen Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Sami Şahin İslam Coğrafyasında yaşanan sıkıntılar ve birlik ve beraberlik konusunda bir konferans verdi.

Konuşmasında Türkiye'nin çok zor bir dönemden geçtiğini ve bütün islam ülkelerinin, mazlum milletlerin gözünün Türkiye'de olduğuna dikkat çeken Doç Dr. Şahin, "Şu anda aslında ülkemiz 3. Dünya Savaşı'nı yaşıyor. Artık savaşlar Çanakkale veya Kurtuluş Savaşı'nda olduğu gibi meydan muhaberesi şeklinde olmuyor. Savaşlar artık terör örgütlerini desteklemek suretiyle oluyor. O süper güç dediğimiz, batılı ülkeler dediğimiz birçok ülke bizimle şu anda fiilen savaşıyor. Çünkü savaş artık değişti. Terör örgütlerini maddi ve manevi desteklemek suretiyle bizimle savaşıyorlar. İşte bizim şu anda en çok ihtiyacımız olan şey birlik beraberliktir. Peki bu birlik nasıl olacak, nerede olacak. Tarikatta mı olacak cemaatte mi olacak mezhepte mi olacak? Cemaat çok güzel bir şeydir ama cemaatçilik çok kötü bir şeydir. Mezhep güzel bir şeydir ama mezhepçilik çok kötü bir şeydir. Parti güzel bir şeydir ama particilik çok kötü bir şeydir ve İslam'ın istemediği Allah Resulü'nün istemediği bir şeydir. Bizi parçalayan bölen ve müslümanlığımızdan ayıran bir husustur. Cemaat insanların Allah için bir araya geldiği bir grupken ama cemaatçilik benim cemaatim hak diğerleri batıl diyorsa bir insan işte bu insan cemaatçidir ve bu İslam dininde Kur'an'da sünnette yeri olmayan bir husustur. Cemaatlerimiz, mezheplerimiz tarikatlarımız farklı olabilir ancak biz aynı dinin mensuplarıyız. Biz Allah'ın kullarıyız. Vahdet dediğimiz şeyi ancak bu şekilde sağlayabiliriz" diye konuştu.

Kur'an Kursu öğrencilerinden oluşan ilahi grubu seslendirdiği ilahi ve salavatlarla programa ayrı bir renk kattı.