Uğradığı suikast sonucu hayatını kaybeden Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in ailesi, dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler ve İstanbul Vali Yardımcısı Ergun Güngör hakkında soruşturma izni verilmemesi üzerine Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurdu.
Avukatlar, cinayette ilişkin hakkında soruşturma izni verilmeyen kamu görevlileri esas olmak üzere tüm sorumluların belirlenmesini talep etti.
Dink ailesinin avukatlarının AYM’ye verdiği dilekçede, cinayette sorumluluğu bulunduğu iddia edilen Trabzon İl Jandarma Komutanlığı, Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü ile İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü görevlileri hakkında soruşturma yapılmaması üzerine ve buna dair yapılan başvuruların reddi üzerine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurulduğu hatırlatıldı. AİHM’in de 14 Eylül 2010’da yaşam hakkının ihlal edildiğine ve kamu görevlileri hakkında etkin soruşturma yapılması gerektiği yönündeki kararın hatırlatıldığı dilekçede, bu kararın ardından yapılan suç duyurularına ilişkin başlatılan soruşturmanın halen sonuçlanmadığı ifade edildi.
Dilekçelerinde kamu görevlilerinin yargılanması için yaptıkları tüm başvuruları ayrıntılı olarak anlatan avukatlar, İstanbul Valiliği İl İdare Kurulu Müdürlüğü’nün 28 Kasım 2013 tarihli kararıyla Ergun Güngör ile birlikte dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler ve istihbarat şubede o dönem görevli olan müdür yardımcıları, amir, komiser ve polis memurları B.K., İ.P., İ.Ş., V.A., Ö.Ö., B.T. hakkında soruşturma izni verilmediğini kaydetti.
Dilekçede söz konusu isimler hakkında soruşturma izni verilmemesine gerekçe olarak, ’haklarında inceleme yapılan İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü görevlileri hakkında daha önceki tarihlerde verilen kararlar’, Ergun Güngör hakkında ise ’24 Şubat 2004 tarihinde yapılan görüşmeye izafeten yapılan suçlamaların da zamanaşımına uğraması’nın gösterildiği hatırlatıldı.
Anayasa ve AİHS’nin adli yargılanma hakkı, kanun önünde eşitlik ilkesi ve ayrımcılık yasağına aykırı hareket edildiği, kamu görevlileri hakkında etkin soruşturma yürütülmediği belirtilen dilekçede, "Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü, Trabzon İl Jandarma Komutanlığı, İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü ve İstanbul Valilik görevlilerinin cinayeti gerçekleştiren örgüte kasıtlı olarak operasyon yapmamaları ve/veya koruma tedbirleri almamaları nedeni ile Hrant Dink cinayetinin işlenebildiği açıktır ve eksik yürütülen inceleme ve soruşturmalara rağmen bu konuda önemli delillere ulaşılmıştır. Bahse konu kurum görevlilerinin cinayetin işlenmesinde ciddi sorumlukları bulunmasına rağmen Trabzon İl Jandarma Komutanlığı’nın bir kısım görevlisi hakkında açılan davalar ayrık olmak üzere kamu görevlileri hakkında davalar açılmamıştır" denildi.
Dilekçede, cinayet sonrasında etkin bir soruşturma yürütülmediği, cinayet öncesi ve sonrasında kamu görevlilerinin sorumluluğunu ortaya çıkarmanın amaçlanmadığı, aksine cinayette sorumluluğu açıkça ortada olan kamu görevlilerinin korunmasının amaçlandığı ileri sürüldü. Dilekçede, "Başvurucular öncelikle Hrant Dink cinayeti ile ilgili olarak başta kamu görevlileri olmak üzere sorumluların tespiti konusunda etkin ve adil bir soruşturma yürütülmediği, devletin tüm kurum ve kuruluşları ile cinayetin çözümü için çaba gösterilmediğinin tespitini, hakkında soruşturma izni istenen kamu görevlileri esas olmak üzere tüm sorumluların belirlenmesini talep ediyoruz" denildi.
