Adana'da bazı Kürt politikacılarla, kamuoyunda Hizbullah olarak bilinen bir grubun üyelerinin evlerine pompalı tüfek kartuşu ile mermilerin konulduğu ortaya çıktı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, mermilerin insanları korkutmak, sindirmek, geri çektirmek ve işledikleri suçların üstünü örtmek isteyenlerin koyduğunu belirterek, "Biz bu mermileri ve yaşanan ölümleri Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine götürdük. Bunun peşini asla bırakmayacağız." dedi. Beştaş, Türkiye'de çok karanlık bir dönem örülmeye devam edildiğine vurgu yaparak, "Açıkladıkları demokrasi paketleri içi kof paketler hiçbir şeye yaramadıysa bugün 10 maddelik master planlarının akıbeti de o olacak." iddiasında bulundu.

Beştaş, partisinin il binasında parti yöneticileri ile birlikte düzenlediği basın toplantısında ülke gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türkiye'nin doğusunda yaşananlara değinen Beştaş, Cizre'de şu anda yapılanlar ve yaşatılanların toplu bir katliam olmasının ötesinde Türkiye'nin batısı ile doğusu, Kürt halkı ile diğer Türkiye halkı arasında bir kopuşu hedeflediğine dikkat çekti.

ASIL BÖLÜCÜLÜĞÜ KENDİLERİ YAPIYOR

Duygu olarak bu olaylardan Türk halkını asla sorumlu tutmadıklarına değinen Beştaş, bütün halkların, bütün inançların, bütün kimliklerin, bütün dillerin partisi olduklarını hatırlattı. Şu anda bölücülükle mücadele ettiğini iddia edenlerin asıl bölücülüğü yaptığına vurgu yapan Beştaş, "Bu katliamlar, bu vahşet uygulamaları, yaralılara reva gören uygulamalar Türkiye'de aslında bölmeyi hedeflemektedir. Bölücülükse eğer mesele bu halkla birlikte Türkiye'de ortak vatanda, demokratik ulus temelinde eşitçe ve özgürce yaşam istemine katliamla cevap verenler bu halkı birbirinden bölmeyi hedeflemektedir. Bu bölmeye, bu duygusal kopuşa bu zihinsel kopuşa, bu siyasi manevralara rağmen Türkiye halklarının birlikte bu mücadeleyi verdiklerine, vereceklerini ifade ediyoruz." diye konuştu.

FAİLLER BİLİNİYOR KATLİAMLARI YAPANLAR AYNI

Adana'nın da aynı İstanbul gibi en büyük Kürt nüfusunun yaşadığı şehirlerden biri olduğunu ifade eden Beştaş, Adana özelinde Çukurova'nın diğer illerinde devletin partisine yönelik uygulamaları ve yaklaşımlarının dikkat çekici şekilde Kürt illerine aynen benzerlik göstermeye başladığını bildirdi. Adana üzerinde büyük bir oyun oynandığını hatırlatan Beştaş, ilk bombanın 7 Haziran'dan önce 18 Mayıs'ta Adana ve Mersin'de patlamasının asla tesadüf olmadığını dile getirdi. Adana ve Mersin'de patlayan bombaların faillerinin bulunmadığını kaydeden Beştaş, şöyle devam etti:

"Bu failler bulunamadı değil bulunmadı. Failler gayet iyi biliniyor. İstenirse bir gün içinde failler ortaya çıkarılabilecekken aynı failler hemen sonrasında 5 Haziran'da Diyarbakır'da, 20 Temmuz'da Suruç'ta 10 Ekim'de Ankara'da büyük katliamlara imza attılar. Ve maalesef bu katliamların ve katliam girişimlerinin ilk startı Adana'da verilmiş oldu. MİT TIR'larının Adana'dan geçişi sırasında yapılan aramalar ve şu anda Türkiye gündeminde en önemli yerini koruyan TIR soruşturması da davası da yine Adana'dan başlayan bir soruşturma. Ve hala Can Dündar ve Erdem Gül sadece gerçekleri yazdıkları için işlenen suçları tüm açıklığıyla ortaya koydukları için Silivri Cezaevi'nde tutukludurlar. Bu da Türkiye'nin düşünce ve ifade özgürlüğü, basın yayın özgürlüğü konusunda kötü bir leke bir utanç sayfası olarak halen varlığını devam ettiriyor."

İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ VAR DEMESİN

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Merkel'in yanında, "Bu ülkede düşünce ve ifade özgürlüğü var, kimse tutuklu değil" dediğini anımsatan Beştaş, "Biz sonuçta bu işin tanığıyız, mağduruyuz. Ve bu hakikatleri Başbakan'ın dışa dönük beyanları ile propaganda dili ile konuşmasına hiç kimse inanmıyor. Çünkü arkasında büyük bir yalan olduğunu herkes biliyor" dedi.

ÖLDÜRÜLEN İKİ GENÇ

Adana'da geçen hafta 17 yaşındaki Mahmut Can Çakır'ın Barbaros Mahallesinde polisler tarafından vurulduktan 4 gün sonra yaşamını yitirdiğini ileri süren Beştaş, Çakır'ın faillerinin bulunması için hiçbir şey yapılmadığını anlattı. Beştaş, avukatların olay yeri inceleme istemelerine rağmen şu ana kadar delillerin toplanmadığını ve olay yeri incelemesi yapılmadığını bildirdi. Murat Daşkan isimli gencin de iki sokak arasında sıkıştırılarak göğsüne gelen tek kurşunla katledildiğini anlatan Beştaş, "Olay yeri incelemesi hala yapılmadı. Elimizde güvenlik kamerası görüntüleri verilmese de Akrep ve TOMA'nın sıkıştırması sonucu iki polis aracı arasında rahatlıkla gözaltına alınabilecekken bilerek ve isteyerek kasten öldürülmüştür Murat Daşkan. Bu iki gencin katledilmesi Adana'da kesinlikle oynanan oyun kurulan tezgahın parçalarından biridir." diye konuştu.

EVLERE MERMİ BIRAKTILAR

HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, partili bazı üyelerinin evlerine üzerlerinde Hizbullah yazılı pompalı tüfek kartuşu ile mermilerin bırakıldığını söyledi. Beştaş, "İki yönlü bir mermi bırakma olayı var. HDP'li olarak bilinen bizim yöneticilerimizin, üyelerimizin evine üzerine Hizbullah yazılı olan mermiler bırakılmış. Başka bir düşünce ve yaşam felsefesinde olduğu tahmin edilenlere de PKK yazılı şekliyle gönderilmiş." dedi.

Beştaş, mermileri koyanların ne Hizbullah, ne de PKK olduğunu belirterek, "Bu başka bir güçtür. Bu mermileri koyanlar Mahmut Can Çakır'ı, Murat Daşkan'ı öldürenlerle aynıdır. Buraya bomba koyanlar ve faillerini yakalamayanlarla aynıdır" diye konuştu.

Baştaş, şöyle devam etti: "Bu mermi insanları korkutmak, sindirmek, geri çektirmek ve işledikleri suçların üstünü örtmek dışında hiçbir anlama gelmemektedir. Biz bu mermileri ve yaşanan ölümleri Türkiye Büyük Millet meclisi gündemine götürdük. Ve bunun peşini asla bırakmayacağız. Hem savcılık şikayetlerinde hem Meclis düzeyinde, hem ulusal hem uluslararası kamuoyunda bu faillerin ortaya çıkarılması için asla geri adım atmayacağız. Bugünden ilan ediyoruz ki evlerine bu mermilerin gittiği arkadaşlarımızdan biri ister PKK yazılı mermiler olsun ister Hizbullah yazılı olsun. Birinin kılına zarar gelirse biz hükümeti ve yetkilileri tanıyoruz. Fail olarak bildiğimiz ve tanıdığımız onlardır. Eğer bunu istemiyorlarsa derhal bu mermileri gönderenleri oraya koyanları soruşturup failleri kamuoyuna açıklamaları gerekiyor."

İÇİ KOF PAKETLER İŞE YARAMAZ

Adana ve Türkiye'de çok karanlık bir dönem örülmeye devam edildiğine vurgu yapan Beştaş, "Bu konuda hükümet ve işbirliği yaptığı güçler asla başarıya ulaşamayacaklar. Dün nasıl bir başarısızlığa maruz kaldılarsa açıkladıkları demokrasi paketleri içi kof paketler hiçbir şeye yaramadıysa bugün 10 maddelik master planlarının akıbeti de o olacak. Bu planlar artık sayısını unuttuk. Kaç yüz oldu onları unuttuk. Sadece kamuoyunu oyalamaya ve gerçekten yalan üzerine mesnetsiz söylemlerle muhalefeti, toplumun dinamiklerini ortadan kaldırmayı hedeflemektedirler" diye konuştu.

Bu arada, HDP'li parti yöneticisi ve üyelerinden 17'sinin evlerine üzerinde Hizbullah yazılı pompalı tüfek kartuşları ile mermiler gönderildiği ortaya çıktı. Bu kişilerin mermileri Dağlıoğlu Polis Merkezi'ne incelemek üzere teslim ettikleri bildirildi.