BBC Türkçe’den Leo Kelion'un haberine göre; Google ‘Loon Projesi’ adı verilen süper basınçlı balon planını ilk olarak 2013 Haziran'ında, Yeni Zelanda'dan 30 kadar şişirilebilir plastik "zarf" uçurulduğunda açıklamıştı. "Havadan da hafif" balonların altında şunlar asılı:
Veri akışını kontrol etmek için iki, ihtiyaç halinde kullanılmak üzere de bir yedek alıcı-verici ünite
Bir uçuş bilgisayarı ve GPS konum belirleme cihazı
Balonu istenen yöne götürecek rüzgarı bulmak üzere alçalmasını veya yükselmesini sağlayacak kontrol sistemi
Tüm cihazlara enerji sağlayacak güneş enerjisi panelleri
Orijinal kurguda 3G benzeri hız mevcuttu. Ancak şimdiki donanım, 4G'ye yakın hızda bir internet erişimi sağlıyor.
“Balonlar 187 gün dayanıyor”
Loon Projesi'nin başkan Yardımcısı Mike Cassidy, "Başlarda balonlar 5, 7, 10 gün dayanıyordu. Şimdi 187 güne kadar dayanan balonlarımız var. Fırlatma aşamasında da gelişme kaydettik. Eskiden bir balonun uçurulması bir iki saat sürüyor ve 14 kişi gerektiriyordu. Şimdiyse otomatik vinçle 15 dakikada bir iki-üç kişiyle bir balon uçurabiliyoruz" dedi.
Endonezya'dan da üç cep telefonu şebekesi gelecek yıl "Loon Projesini" denemeye istekli olduklarını duyurdu.
İlk balon çemberi gelecek yıl
Mike Cassidy, proje planlandığı şekilde yürürse 2016'da hedeflerden birine ulaşılacağını kaydetti ve "Dünya çevresini kesintisiz sarmak için 300 dolayında balona ihtiyacımız var. Bir balon rüzgarla sıradan çıkarsa yerine bir başkası giriyor. Gelecek yıl ilk kesintisiz balon çemberimizi oluşturmayı ve bazı bölgelerde sürekli internet erişimi sağlamayı umuyoruz. Her şey yolunda giderse, daha sonra ilk ticari müşterilerimizle iş yapmaya başlayacağız" dedi.
Her balonun altındaki yalnızca 40 kilometre çapındaki bir alana internet bağlantısı sağladığından ilk çemberin, güney yarı kürede, yeryüzünün görece küçük bir kısmıyla sınırlı kalacağı tahmin ediliyor.
Süper basınçlı balonlar, havadan da hafif çok fazla basınç altına alınmış gazları hapsedebilecek sıkı sıkıya kapalı plastikten üretiliyor.
Amaç, ısıda değişimler olsa da, balonun hacmini görece istikrarlı tutabilmek. Bu sayede balon, biçim değiştiren diğer türlere kıyasla, belli yüksekliklerde daha uzun sürelerle kalabiliyor.
Özellikle de geceleri balonların içindeki gazların soğumasıyla alçalmaları sorunu önlenmiş oluyor.
100 milyonu aşkın Endonezyalıya internet götürme yolu
Google, sık ormanlık alanlar ve dağlık bölgelerden oluşan tüm Endonezya adalarına, fiber optik kablo döşenmesinden veya cep telefonu için baz istasyonları kurulmasındansa, Loon Projesi'nin daha ucuza mal olacağını belirtiyor. Şirket, bu projeyle, 255 milyon nüfuslu ülkede hâlâ internete erişimi olmayan 100 milyondan fazla insana bu hizmetin sağlanabileceğini kaydediyor.
Bakımı daha ucuz olacağı için uydu sisteminden ziyade, balon sistemine dayalı internet hizmeti tercih ediliyor. En azından tüm teknolojik sorunların üstesinden gelindiğinde.
Bununla birlikte Google, diğer seçenekleri de değerlendiriyor. Şirketin yürüttüğü Titan adlı diğer proje de, güneş enerjisi panelleriyle çalışan insansız hava araçlarıyla internet erişimi bulunmayan bölgelere hizmet götürmek.
Facebook da, yine insansız hava aracıyla benzer bir proje geliştiriyor.
