• BIST 9693.46
  • Altın 2496.161
  • Dolar 32.4971
  • Euro 34.5977
  • İstanbul 13 °C
  • Ankara 10 °C
  • İzmir 16 °C

Fethullah Gülen neden ABD'ye gitti?

Vatan Gazetesi Yazarı Yiğit Bulut Fethulah Gülen'in Amerika'ya gitmesine neden olan kasetlerin perde arkasını yazdı.

Ali Kırca'nın atv Ana Haber'de anchorman'iyken Fethullah GÜlen'le ilgili bir kasedi yayınladıktan sonra Gülen'in ABD'ye gitmesiyle karanlıkta kalan bazı soru işaretlerini geride bıraktı. Yiğit Bulut Vatan'daki yazısında bunların Ali Kırca'ya sorulması gerektiğini savundu.

ALİ KIRCA MUTLAKA KONUŞMALI!
Aylar önce bir yazı yazdım ve “bir döneme ait yaşananların ardında hangi devlet olabilir?” sorusunu sordum! Sormak zorundaydım. Bugün yaşananları anlamak için, 1997'de “Amerika'nın ve İsrail'in” Ortadoğu'ya yönelik değişen “konseptini”, Vatikan-İsrail çekişmesini ve detaylarını anlamak için sormak zorundaydım.

Bu sorular sonrası bazı okuyucularımız beni Gülen'e destek çıkmakla bile suçladı. Evet bir gerçek vardı; başlatılan “operasyon” sonucu Gülen, Türkiye'yi terk etmek zorunda kaldı! Gitti “daha iyi mi” oldu? Bugün geldiğimiz noktada “operasyon-kontroperasyonlara” bakınca “sebebi ne olursa” olsun, başka devletler ile işbirliği “yapanların” attıkları adımlar doğru muydu?

Sevgili dostlar, o yazımda bir soru sormuş; “Ali Kırca, Gülen operasyonunu başlatan kaseti neden yayınladı?” demiştim. Kimden aldı diye detaylandırmış ve Çevik Bir'in “İsrail ile ilişkilerini” de sorgulamıştım.

O sorularımdan birine Sabah gazetesi yazarı Mahmut Övür cevap verdi. Övür'ün cevap vermesi, benim için “dikkate almam” açısından önemli. Kendisi “kurşun yiyecek kadar” haber yapma inadını sürdüren, beni de Kanal 6'da ilk televizyonculuğa başlatan kişi. Dürüst ve mert bir insan. Tanıdığım kadarıyla bence “yazdığı” mutlaka dikkatle sorgulanması gereken bir isim. Peki Övür soruma ne cevap verdi? Aynen aktarıyorum:

“...atv Haber'in başında Ali Kırca vardı. Ben atv Haber'deki odamı terk etmemiştim. O günlerde haber merkezine ilginç bir adamın elinde çantalarla sık sık gelip gittiğini görüyordum. Sima olarak tanımadığım bu adamı merak edip sordum. Adının Ergun Poyraz olduğunu söylediler. Poyraz, tarikatlar ve Refah Partisi ile ilgili yazılar yazan, kitaplar yayınlayan biri olarak biliniyordu. Ama atv Haber'de herkes ona 'derin devlet'in adamı gözüyle bakıyordu. Onun geliş gidişlerinden sonra işte o meşhur kaset olayı patladı. Bu kampanya Fethullah Gülen
'in ABD'ye gitmesiyle sonuçlandı. Bu çok net biçimde bir 28 Şubat operasyonuydu. Yayınlanmasını da onlar sağladı... 6 ay önce Vatan gazetesinde Yiğit Bulut tam da bu konuyla ilgili bir yazısında merak ettiği birçok soru sordu: 'Ali Kırca bu kaseti neden yayınladı ve nereden aldı? Gülen'in Orta Asya'daki okulları hangi ülkeleri rahatsız etti? 1997'de öne çıkan isimlerden örneğin Çevik Bir'in hangi ülke ile arası iyiydi?'Gördüğünüz gibi bu soruların cevabı ortada duruyor...”.

Sevgili dostlar, şimdi konuşma sırası Ali Kırca'da. Kırca'nın açıklamaları bugün yaşadıklarımızı özellikle “operasyon-kontroperasyon” döngüsünde “çok derinden” aydınlatabilir... Kimler hangi “motiflerle” yola çıktılar, kimlerle işbirliği içinde olabilirler ve hangi güçlerden etkilendiler? Bu ülkede “darbeciliğin” veya “irticanın” kökü nerelere gidiyor? Bütün su sorular “Kırca'nın açıklaması” ile yeni bir “tartışma boyutuna” taşınabilir...

Sonuç: Bu ülkede hangi makamda olursa olsun birilerinin “yabancı güçler” ile işbirliği ihtimaline sonuna kadar karşıyım! Dış güçler ile “irticaya” var tehlikesi ve algılaması adı altında bile “işbirliği” yapılmasını bu ülkede gerçek demokrası isteyen bir olarak asla hazmedemem! Bazı okuyucularımız yine yazının Gülen kısmına takılacak. Sorun “kime, ne yapıldığı” değil, sorun ülkemizde “ne oynandı” sorunu! Kimler “bu kaseti” hangi amaçla, nasıl bir psikolojik savaş için ortaya attı. Bunu bulmazsak, buradan başlayamazsak, asla sonrası detaylara ulaşamayız!

Son söz: Bu ülkede gerçekten kendi çıkarları için darbe tezgahlayanlara karşı duracaksak, sorgulamamız gereken bir diğer bölüm “Ecevit'in hastanede yattığı” ve “yarı baygın” halde geçirdiği dönem! Bana göre o dönem çok ama çok karanlık! Kimler ne istiyordu? Kimi Cumhurbaşkanı yapacaklardı? Kimler “kendi hırsları için” TSK'ya ne empoze ettiler?

Not: Ali Kırca'ya bir çağrım var; bu konuda bir “siyaset meydanı” programı yapsın. Daha önce o çağırdı, her çağırdığında katıldım. Şimdi ben diyorum ki; Kırca, yap bir program, Mahmut Övür'ü, Fikret Bila'yı kesin çağır! Sen de bildiklerini anlat, bir dönemi birlikte aydınlatmaya çalışalım! O dönem yapılan “operasyonu” anlayamadan, bugün yaşananları asla ama asla “anlayamayız”!

Yaşasın “manipülasyonlardan arınmış, tam bağımsız Türkiye”!

İSTANBULHABER AJANSI

Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İstanbul Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim