Diyarbakır'da, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Meclis Komisyonu ve Keskesor Amed Lezbiyen Gay Biseksülel Transeksüel İnisiyatifi'nin (LGBTİ) planladığı LGBT paneli, tepkiler üzerine iptal edildi. İptal edilmesine rağmen bu panelin düzenlenmek istenmesine tepkiler devam ediyor. Eski Diyarbakır milletvekili Sebgetullah Seydaoğlu da böyle bir panelin Diyarbakır'da düzenlenmek istenmesinin manevi kimliği yozlaştırmaya açık bir örnek olduğunu belirterek tepkisini ortaya koydu.
HDK Meclis Komisyonu ve LGBTİ'nin ortak yapmayı planladığı, Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Februniye Akyol Akay ile DBP PM üyesi Demir Çelik'in konuşmacı olarak katılacağı "Devlet Şiddetine Karşı Özerk Mücadele Alanları ve LGBTİ Hareketi" konulu panel, Diyarbakır'daki İslami sivil toplum örgütlerinin hafta içerisinde gösterdiği tepki nedeniyle iptal edildi. Panelin iptal edilmesini oldukça haklı ve yerinde bulan 20. ve 21. dönem Diyarbakır milletvekili Sebgetullah Seydaoğlu, böyle bir panelin Diyarbakır'da yapılmak istenmesinin kabul edilemeyeceğini söyledi. Diyarbakır'daki değerlerin gurur vesilesi olduğunu dile getiren Seydaoğlu, "Son zamanlarda memleketim Diyarbakır'da ve bölgede yaşanan çatışmalar sadece insanımız ve tarihi mekanlarımızı tahrip etmekle kalmayıp sahabeler şehri Diyarbakırımızın manevi atmosferini de etkilemektedir. Memleketimdeki değerler şüphesiz gurur vesilemiz ve umudumuzdur. 33 medeniyetin varlığına şahit olan bu mübarek topraklarda manevi kimliği ile öne çıkan halkımızın geçmiş medeniyetle bağları koparılmak istendiği aşikardır. Kadim şehrimiz Diyarbakır'ın yaşamış olduğu derin acılar günlerdir hepimizi derinden etkiliyor ve üzüyor iken ve de mübarek üç aylara yeni girmiş iken, dün Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Meclis Komisyonu tarafından yapılması planlanan ahlak dışı LGBTİ paneli halkın manevi kimliğinin yozlaştırılmasına apaçık örnektir. Ancak haysiyet ve şeref sahibi halkımız bu etkinliğe tepkisini ciddi bir şekilde ortaya koyarak ahlak dışı bu faaliyete engel olmuş, nitekim program iptal olmuştur. İslam'ın beşinci Harem-i Şerifi olarak kabul edilen Diyarbakır Ulu Cami'den yoğun bir maneviyatla tekrar yükselen ezan seslerinin barışa ve kardeşliğe vesile olmasını dilerim. En kötü barış en haklı savaştan daha iyidir şiarıyla kardeş katliamına, huzur ve barış ortamının bozulmasına sebebiyet verecek her türlü çatışmadan uzak kalınmalıdır. Taraflar arasında kaosun bir an önce sona erdirilmesi ve memlekette oluşan gergin havanın dağıtılması için herkesi duyarlı olmaya davet ediyorum. Barışın hakim olması için iyi niyet gösterileri ile atılacak adımlar, Türkiye'nin geleceği açısından oldukça önemlidir" dedi.
Savaşın bir kazananının olmayacağını da sözlerine ekleyen Seydaoğlu, "Diyarbakır güzellikler şehridir, insanlık şehridir, medeniyet şehridir ve asla şiddet şehri olamaz. Halkımız makus kaderini değiştirerek dış mihrakların oynamak istediği bu satranç oyununa ve piyonlarına dur demelidir. Savaşın kazananı barışın kaybedeni olmaz. Binlerce insanımız öldü, acı ve gözyaşından başka ne kaldı. Unutmayalım ki bir insanı öldürmek, bütün insanları öldürmek gibidir. Cenab-ı Hak, insanları birbirine muhtaç bir halde yaratmıştır. Peygamber Efendimiz, mü'minlerin birbirlerine karşı büyük mes'ûliyetlerinin bulunduğunu, bir duvarın tuğlaları gibi birbirine kenetli olmaları gerektiğini bildirmiştir. Bu sebeple insanlar, birbirlerine hem muhtaç hem de zimmetlidirler. Bunu idrak etmemiz gerekiyor. Boş bir savaş uğruna nice canlar feda ediliyor. Artık analarımız ağlamasın, kardeşlerimiz bacılarımız dul kalmasın, evlatlarımız yetim kalmasın. Artık yeni bir sayfadan başlamalıyız. Halkımız psikolojik, sosyolojik ve ekonomik olarak büyük bir çöküntü yaşadı ve yaşıyor. Kadim medeniyetimizin bu güzel şehrini hak ettiği yere getirmek için hepimize büyük görevler düşüyor. Kirli ve tehlikeli emellere hizmet eden bu savaş oyunları ile halkın huzur ve barışına kimsenin kast etme hakkı olamaz. Emeğimiz ve çabamız insanlara hizmet için olsun. Sahip olunan makamlar gelip geçidir. Her daim mesul olduğumuzu bilelim, dış mihrakların oyununa gelmeyelim. Önce huzur ve barış ortamı ile istikrarın tesis edilerek ilimizde ve bölgede acil önlemlerin alınması gerekir. Daha sonra dinamik genç nüfusun iş gücünden faydalanmak üzere ilimize yatırımların yapılması elzemdir" diye konuştu.
