"Başarılı Engelli Öğrencilere Yönelik Umre Programı" kapsamında Türkiye genelinde başarılı olan 100 öğrenci, 11 günlük umre programıyla bu gece Medine'ye gidecek.
Geçtiğimiz aylarda engelli öğrencileri kabul eden Diyanet İşleri Başkanı Görmez'in engelli öğrencilere kendisinden bir istekleri olup olmadığını sorduğunda hepsinin aynı anda umre istemesiyle başlayan süreç, Başkan Görmez'in talimatıyla bir projeye dönüştürüldü. Proje kapsamında Türkiye genelinde başarılı olan engelli öğrenciler arasından belirlenen 100 öğrenci, umre programına dahil edilerek Diyanet İşleri Başkanlığı'nca görevlendirilen rehberler eşliğinde bu gece umreye götürülecek. Yolculuk öncesi Diyanet İşleri Başkanlığı'nda düzenlenen programda konuşan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, "Siz burayı ziyaret ettiniz. Bende size sordum, "benden ne istiyorsunuz" diye. Fakat benden "hepimizi umreye götürün" diyeceğinizi hiç tahmin etmemiştim. Soruyu sorduktan sonra işaret diliyle tercüme ediyordu. Hepiniz birden ayağa kalkarak aynı işaretleri verince "Umreye götürün" dediğinizi anlamış oldum. Bende size söz verdim. Allah'ta beni size mahcup etmedi. Hamdolsun bugün sizi umreye uğurluyoruz. Hem Kabe sizi çok özlemiştir, inanıyorum ki Kabe kolay kolay her ziyaretçisini karşılamaz ama sizi bizzat karşılayacaktır. Medine'ye gidiyorsunuz, Peygamberimiz (SAV) inanıyorum ki sizin selamınıza karşılık verecektir. Bizim de selamımızı iletiniz. Bu gece ihramlarınızı giyeceksiniz. İhram giydikten sonra telbiye getirmeye başlayacaksınız. İnanıyorum ki bizim dille yaptığımız, ağızdan yaptığımız, dilimizle yaptığımız telbiyelerden sizin telbiyeleriniz çok daha makbul olacaktır. Çünkü siz gönülden telbiye getireceksiniz" diye konuştu.
"ASIL AMAÇ KABE'YE DEĞİL, KABE'NİN SAHİBİNE VARMAK"
"Telbiye getirmeyi öğrendiniz mi?" diye soran Görmez, öğrencilerle birlikte telbiye getirdi. Engelli öğrenciler işaret diliyle Görmez'e eşlik etti. Görmez, konuşmasına şöyle devam etti:
"İnanıyorum ki, sizin bu telbiyenize Allah karşılık verecektir. Allah'ın insana verdiği hayata biz ömür diyoruz. Eğer hayat boş geçmemişse ona ömür denir. Eğer boş geçmişse ona ömür denmez. Yaptığımız iyi işlere biz imar diyoruz. Umre ile ömür aynı kökten gelir. Ömre ile ömür aynı kökten gelir. Hem umre ibadeti hem hac ibadeti 7 yolculuktan ibarettir. Birinci yolculuk, kalbe yolculuk. Siz bu gece hepiniz aynı zamanda kalbinize yolculuk yapacaksınız. Kalp Allah'ın Kabesi'dir. Kabe ile kalp arasında bir ilişki vardır. Onun için siz Kabe'yi tavaf ederken Kabe'yi kalbinizin tarafına koyarak soldan tavaf edeceksiniz. İkinci yolculuk ahrete, ebedi hayata yolculuk. Üçüncü yolculuk, kardeşlerimize yolculuk. Dünyanın her tarafından kardeşlerimizle buluşacaksınız. Dördüncü yolculuk tarihimize yolculuk. Hazreti Adem ile başlayan, Hazreti İbrahim ile devam eden, Hazreti Muhammed Mustafa ile süreklilik kazanan büyük tarihe yolculuk. Beşinci yolculuk, Kabe'ye yolculuk. Altıncı yolculuk, Efendimize, Peygamberimize yolculuk. Yedinci yolculuk Kabe'nin sahibine Rabbimize yolculuk. Asıl amaç Kabe'ye değil, Kabe'nin sahibine varmak. Siz bütün bu yolculukları yapacaksınız."
"SİZİN DİLİNİZLE KALBİNİZ ARASINDA HİÇ ENGEL YOK"
"Keşke bende aranızda olsaydım" diyen Görmez, "Lütfen bana da dua eder misiniz orada? Bizim maalesef dilimizle kalbimiz arasında çok engeller var. Fakat sizin dilinizle kalbiniz arasında hiç engel yok. Onun için sizin dualarınız daha makbul olacak. Bu ödülü Allah size verdi. Kitabını öğrendiğiniz için Allah sizi davet etti. Biz sadece vesile olduk" ifadelerini kullandı.
Başkan Görmez, konuşması esnasında duygusal anlar yaşadı.
"TOPLAM 16 HOCAMIZ REHBERLİK YAPACAKLAR"
Diyanet İşleri Başkanlığı Sosyal ve Kültürel İçerikli Din Hizmetleri Daire Başkanı Abdurrahman Han da 100 engelli gencin bu gece yarısında Medine'ye yola çıkacaklarını belirterek, "Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüklerimiz, Milli Eğitim İl Müdürlüklerimiz ve ilgili STK'lar işbirliğinde ülke genelinde 100 tane engelli gencimizi tespit ettik. Bir takım ilkelerimiz vardı. Bunlar doğrultusunda 100 tane engelli gencimiz bu şansı yakalamış oldular. Bugünden itibaren 3 gün Medine, 8 gün Mekke olmak üzere 11 gün kutsal topraklarda umre ibadetini yerine getirmiş olacaklar. 100 tane öğrencimize rehberlik yapmak üzere Diyanet İşleri Başkanlığımızdan 2 görevlimiz, taşra teşkilatımız müftülüklerimizden 9 tane, Milli Eğitim Bakanlığı'ndan da 5 tane olmak üzere toplam 16 hocamız rehberlik yapacaklar. Ayrıca 31 tane engelli kardeşimizin aileleri de kendi istedikleriyle umre ibaretinde yavrularına eşlik etmiş olacaklar. Toplamda 150 kişilik bir grubumuz olmuş olacak. Umre ibadetinden önce il müftülüklerimiz bu kardeşlerimize gerekli olan eğitimi vermiş durumdadırlar. Umre programımız 23 Ocak ile 26 Ocak arasında Medine'de gerçekleşecek. 26'sından 3 Şubat'a kadar da Mekke'de Beytullah'ta bu ibadeti yerine getirmiş olacaklar" şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından Mukaddes Dağıstan, kendi elleriyle hazırladığı tabloyu Görmez'e takdim etti. Görmez, ise işaret diliyle "elinize sağlık" dedi.
"ÖZLEMLE BEKLİYORDUM, KABE'Yİ GÖRMEYİ ÇOK İSTİYORUM"
Bu gece umreye gidecek öğrenciler arasında yer alan Kezban Gökay, işaret diliyle duygularını şöyle anlattı:
"Akşam uçakla gideceğiz. Özlemle bekliyorum. Seviniyorum. Tam duygularımı anlatamıyorum. Kabe'yi görmeyi çok istiyorum. Allah'a hamdolsun. Önceden Kur'an-ı Kerim'e gitmeye başladım. Allah'ım umreyi istiyorum dedim ve nasip oldu. Allah'a çok teşekkür ediyorum."
Programda birkaç öğrenci ise işaret diliyle Fatiha Suresi'ni, İhlas Suresi'ni ve Elif Lam Mim Suresi'ni tilavet etti.
